Deniz Çağlar Fırat yazdı...
Yeşiltepe imar planı haftalardır hem meclisin hem de mahallenin gündeminde. Bir yanda “nihayet Yeşiltepe nefes alacak” diyenler, diğer yanda “bizi dinlemeden gelecek çiziyorlar” diye tepki gösteren mahalle sakinleri… Derken tartışmanın bir tarafı da “projeye karşılar” yaftası oldu.
AK Parti Tepebaşı Belediyesi Meclis Üyesi Mehmet Şimşek’in sosyal medyadan yaptığı açıklama bu açıdan önemli. Çünkü Şimşek, hem planın bazı temel ilkelerine “evet” dediklerini açıkça söylüyor, hem de itiraz ettikleri noktaları tek tek sıralıyor. Yani, tartışmayı “planı isteyenler – plana karşı olanlar” gibi kaba bir ikiliğe sıkıştırmak yerine, “neyin, nasıl yapıldığına” çekiyor.
Şimşek’in ilk cümlesi net:
“Cumhur İttifakı meclis üyeleri Yeşiltepe’nin yeni imar projesine ayrık nizamda EVET dedi.”
Bu ne demek?
Bitişik nizamdan ayrık nizama geçiş, Yeşiltepe gibi yıllardır sıkışık, sorunlu bir mahallede aslında kimsenin kolay kolay itiraz edeceği bir başlık değil. Daha ferah parseller, daha geniş yollar, sosyal alan için boşluklar, teknik olarak da daha güvenli ve değerli yapılar… Buna mecliste “evet” denilmesi, Yeşiltepe’nin yenilenmesine prensipte karşı çıkılmadığını gösteriyor.
Asıl tartışma bundan sonra başlıyor.
Şimşek’in itiraz listesine baktığımızda şunu görüyoruz:
- Yeşiltepe sakinleri dinlenmeden, bilgilendirilmeden planın meclise getirilmesine karşı çıkıyorlar.
- “Halkı dinlemeden” bazı teknik düzenlemelerin meclise taşınmasına itiraz ediyorlar.
- Plana bu haliyle karşı çıkan Yeşiltepelilere randevu verilmemesini sorun ediyorlar.
- Meclis üyelerine, “maksimum 4–5 parsel birleşecek” denilirken, sahada 8–9 parselin birleştirildiğini görüyorlar ve buna itiraz ediyorlar.
- 6 hissedardan 4’ü isterse, diğer iki kişinin rızası alınmadan arsaların birleştirilebilmesine karşılar.
- “Ofis açtık, halkı bilgilendirdik” denilirken, sahada böyle bir bilgilendirme sürecinin görülmemesini sorguluyorlar.
Yeşiltepe gibi yıllardır ihmal edilmiş bir mahallede dönüşüm yapıyorsanız, en çok sarılmanız gereken kavram “katılımcılık”tır.
- Mahalleli ne anladı?
- Ne zaman haberdar oldu?
- Projedeki hak kayıplarını ya da kazanımlarını kimin ağzından dinledi?
- Bilgilendirme ofisi gerçekten var mıydı, açıktıysa kimler gitti, kimler ulaşabildi?
Yeşiltepe uzun süredir haksızlığa uğradığını düşünen bir mahalle. Bugün masada, bu haksızlığı giderebilecek bir imar düzenlemesi var. Bu önemli. Ancak aynı derece önemli olan başka bir şey daha var: Bu düzenlemenin nasıl yapıldığı.
Eğer süreç,
- Şeffaf olmazsa,
- Bilgi kirliliği giderilmezse,
- “vatandaş dinlendi mi, gerçekten soruldu mu?” sorusuna ikna edici cevaplar verilmezse,
en iyi proje bile Yeşiltepelinin gözünde güven vermeyeceğe benziyor.
Çünkü mesele sadece bir imar planı değildir, Yeşiltepe’nin geleceği ve bu kente duyduğu güvendir. Süreci aksatmadan her detayı konuşmak ve tartışmak bu açıdan değerli görünüyor.