Deniz Çağlar Fırat yazdı...
Eskişehir Kadın Girişimciler Kurulu, kâğıt üzerinde bakıldığında Türkiye’nin en güçlü yerel girişimcilik platformlarından biri olmaya aday. Çünkü kurul, kentte üretime, istihdama ve ihracata yön veren kadınların oluşturduğu son derece nitelikli bir listeden oluşuyor. İsimler etkili, firmalar güçlü, potansiyel yüksek…
Ancak iş uygulamaya geldiğinde, yani kadın girişimciliğini geliştirmeye, politika üretmeye, eğitimler düzenlemeye, projeler hayata geçirmeye sıra geldiğinde ortada derin bir sessizlik var.
Ve kabul edelim:
Bu kadar etkin bir kadroyu, böylesine güçlü bir kadroyu bu kadar etkisiz hale getirebilmek ve sessiz tutmak da gerçekten maharet ister.
TÜZÜK NE DİYOR, KURUL NE YAPIYOR?
TOBB İl Kadın Girişimciler Kurulu’nun görevleri, yayımlanan usul ve esaslarda açıkça tanımlanmış durumda. Kurul ve İl İcra Komitesi;
- Kadın girişimcilerin niteliğini artırmak,
- Girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak,
- Eğitimler, seminerler, paneller düzenlemek,
- Gençleri girişimciliğe yönlendirmek,
- Yeni girişimcilere mentorluk sağlamak,
- İl ekonomisinin gelişimine katkı sunacak sektörlere kadınları teşvik etmek,
- Ulusal ve uluslararası gelişmeleri il düzeyine taşımak
gibi çok net, çok uygulanabilir ve çok değerli sorumluluklarla donatılmıştır.
Yani kurul, TOBB tarafından yalnızca “temsili” bir yapılanma olsun diye değil, çalışsın, üretsin, öncülük etsin diye oluşturulmuş bir mekanizmadır.
Peki, bu görevlerden hangisi Eskişehir’de hayata geçirildi?
Son iki yılda hangi proje duyuldu?
Hangi eğitim düzenlendi?
Hangi genç girişimci desteklendi?
Hangi girişimcilik politikası üretildi?
Eskişehir kamuoyu bu sorulara yanıt bulmakta zorlanıyor. Çünkü ortada görünür bir faaliyet yok.
BAŞKAN İKİNCİ DÖNEMİNDE… AMA SES YOK
Kurulun başkanı ikinci döneminde. Normal şartlarda bu durum, bir kurumun güçlenmesi, deneyim birikiminin artması ve etkisinin büyümesi anlamına gelir.
Ancak Eskişehir’de tablo pek böyle değil. Aksine,
Başkanın heyecanını kaybettiği, Kurulun ise adeta fiilen durduğu bir dönemden geçiyoruz.
Oysa ikinci dönem, başarıların katlanacağı bir dönem olmalıydı. Daha aktif, daha görünür, daha üretken bir yapı beklenirdi. Çünkü tüzük, başkan dâhil icra komitesinin her ay toplanmasını, politika üretmesini, proje geliştirmesini, faaliyet yürütmesini zorunlu kılıyor.
Fakat bunların hiçbirini duymuyoruz, görmüyoruz.
KADIN GİRİŞİMCİLER BU SESSİZLİĞİ HAK ETMİYOR
Eskişehir’de kadın girişimciler, üretimin ve ticaretin gerçek aktörleri.
Sanayide, perakendede, tasarımda, teknoloji girişimlerinde, ihracatta güçlü kadınlar var; hem de Türkiye ortalamasının üzerinde bir dinamizmle.
Buna rağmen bu kadar önemli bir kurulun kentte hiçbir görünürlüğünün olmaması, “girişimcilik” gibi çok kıymetli bir alanın bu kadar boş bırakılması hem kadın girişimciler için hem de Eskişehir için ciddi bir kayıptır.
Kadınlar isterse Eskişehir’in ekonomik dönüşümüne yön verebilir.
Ama bunun için önce Kurulun kendi içindeki sessizliği bozması gerekiyor.
Kurul ya tüzüğün gereğini yerine getirecek ya da Eskişehir kamuoyu bu sessizliğin nedenini sorgulamaya devam edecektir.
YENİDEN HEYECAN YARATMAK ŞART
Başkanın artık yeni bir perspektif geliştirmesi gerekiyor. Sessizlikle, görünmezlikle, pasiflikle bu kurul yürütülemez.
Başkanın ya bu heyecanı yeniden taşıması ya da bu yenilenmeye alan açması gerekir. Çünkü Eskişehir’de kadın girişimciliği temsil etme görevi, yalnızca bir unvan değil; bir sorumluluktur.
Kadın girişimciler, daha görünür olmayı, daha güçlü temsil edilmeyi ve daha etkin bir kurulu hak ediyor.
Artık birilerinin bu sessizliği bozma zamanı geldi.