•    Tüm ülke Yılmaz Büyükerşen’i konuşurdu
•    Büyükerşen öyle şeyler yapardı ki herkes örnek gösterirdi
•    Büyükerşen aldığı önlemlerle İstanbul basınının gözdesi olurdu
•    Medya akın akın Eskişehir Örneği’ni incelemeye gelirdi
•    Bir süre sonra dünyanın da Büyükerşen’i konuştuğu yazılıp çizilirdi
•    Diğer Belediye Başkanları teknik ekiplerini sıra sıra Eskişehir’e gönderirdi
•    Sosyal medyada “Hoca aşıyı bulmuş” esprisi yapılırdı
•    Farkındalık için maske takan bir heykel yapardı ve başarılı olurdu
•    Ne Ekrem İmamoğlu, ne Mansur Yavaş kimsenin esamesi okunmazdı
•    Büyükerşen’in takipçi sayısı Sağlık Bakanı’nın takipçi sayısını geçerdi 


Yardım kuruluşu nasıl yönetilmeli?
Yazımın hemen başında “Eskişehir Kızılay’dan” bahsettiğimi ifade edeyim… Genç Başkan Egemen Temizsoy, bir süre önce kurumun başına geçti. Ciddi bir ekip oluşturdu ve yola çıktı. Eskişehir Kızılay’a çeki düzen verdi. Düzelttiklerinin çoğundan haberdar olmadık çünkü ‘kurumun’ imajını düşündü. Sessiz sedasız Kızılay’a asli görevine döndürdü. Bereketli bir Ramazan atlattı… Fitre, zekat rakamları uçtu. Toplanan ve dağıtılan tüm rakamlar inanılmaz arttı. Güven ortamı işe yaradı. Bu süreçte şeffaflığa büyük önem verdi. Ne olduysa kuruş kuruş, santim santim kamuoyuyla paylaştı. Erzincan depreminde de iyi bir sınav verdi. Sel baskınları oldu, anında müdahale etti. Temizsoy ve ekibi maaşından 60 lira bağışlamak için 6 kat yukarı çıkan insanların güvenine layık olmaya çalıştı. Son olarak Koronavirüs Günleri… Temizsoy ve ekibi inanılmaz iş çıkardı, çıkarmaya devam ediyor. Sahayı bir an olsun terk etmediler. 65 yaş üstü başta olmak üzere ihtiyaç sahibi herkesin yardımına koştular. Gururla izledik… Temizsoy ve ekibi ‘yardım kuruluşu nasıl yönetilmeli’ sorusunun cevabını verdiler.


İki teşekkür
Böylesi zamanlarda dayanışmanın önemi malum… Başkalarını düşünmek, yardım etmek… Düşündüğünüz kişiler sağlık çalışanı olursa iş daha başka bir boyut kazanıyor. Bu süreçte sağlık çalışanlarının önemi ortada. Görevimiz en başta onları korumak ve sağlıklı bir çalışma ortama sağlamak. İki isim var; Serhan Arıman ve Mehmet Şimşek… Hiç düşünmeden hareket geçtiler. Alkış, sosyal medyadan teşekkür tamam iyi güzel ama başka ihtiyaçlar da var. En acil ihtiyaç siperlikli maske ve tek kullanımlık tulum… Arıman ve Şimşek eldeki imkânları kullandı ve karınca kararınca yardım ettiler. Teşekkür ediyoruz, Allah razı olsun…


Bir düzeltme!
24 Haziran 2018 seçimi sonrasında “CHP’nin vekil sayısı 2’ye düştü, AK Parti yeni 3 çıkardı” demiştik. Yaklaşık iki yılı geride bırakmak üzereyiz. Şöyle bir yaşananlara bakalım… Kent gündemini hatırlayalım… Sosyal medyada hafızamızı tazeleyelim. Ve şöyle bir ‘düzeltme’ yapalım. Bir kere CHP’nin vekil sayısı ikiye düşmemiş! 25 ve 26’ncı Dönem Milletvekili olan Prof. Dr. Gaye Usluer’in ‘vekil gibi’ yoluna devam ettiğini görüyoruz. CHP’li başka aktörlerde bu süreçte ‘vekil gibi’ partilerine destek verdi. İl Başkanı olan Recep Taşel ve önceki il başkanlarından Sinan Özkar bu isimlere örnek verilebilir… Yani CHP ‘resmi olmayan’ sonuca göre vekil sayısını artırdı! AK Parti’ye bakalım… Seçim gecesi ‘yine üç vekil’ demiştik. İki yıllık süreçte öyle olmadığını gördük. Çoğu zaman “AK Parti’nin Eskişehir’de vekili var mı” diye soruldu. Soruya gönül rahatlığıyla ‘evet’ demek zor. Evet, ortada üç vekil var ama AK Parti’nin mi, Eskişehir’in mi, TBMM’nin mi belli değil! Geride kalan iki yılda AK Parti’yi ‘dış destek’ hiç gelmedi. Sendikacı Muammer Karaman dışında partiye ‘destek’ atan olmadı denebilir. Karaman’ınki de ‘destek’ mi, ayrıca tartışılır…


Siz size yetersiniz!
Birkaç ay önce Eskişehir.Net’in canlı yayınında kendisini konuk ettim. Programda “Başkanım kriz anlarında insanlar liderleri görmek ister. Lütfen daha fazla görünün” demiştim. İşte yine kriz günleri… Hem nasıl kriz… Ticareti durduran bir kriz… Ticaret Odası Başkanı Metin Güler’i yine görmüyorum. Para pul istemiyoruz, sadece kendisini görmek istiyoruz! Bir kepengi açarken, bir esnafı dinlerken, bir berberle dertleşirken, bir lokantacıdan akıl alırken, bir çay ocağı sahibine tecrübesini aktarırken görmek istiyorum. Sadece elini cebine sokup gezmesini istiyorum. Evet, bir salgın durumu var ama gerekli önlemleri alıp işini yapabilir. Paradan çok morale ihtiyaç var, konuşmaya, selam alıp-vermeye ihtiyaç var. Sadece Başkan Güler değil ekibinden de kimse yok… ETO bu süreçte esnaf ve tüccara “Siz size yetersiniz” mi diyor!