Hemen soralım, neden? Bunun için 10 yıl geriye gitmeliyiz. Kurt’un tüm siyasi hayatına değil son 10 yıla bakmak yeterli olacak.

10 yıl önce 2014 seçimine gidiyoruz. CHP’nin Odunpazarı için beş aday adayı var. Kurt ise 2011’de milletvekili seçilmiş ve hâlihazırda TBMM üyesi…
Kazım Kurt, Yılmaz Büyükerşen’in isteğiyle Odunpazarı adayı yapıldı. Parti önüne kurulan darağaçları, asılan pankartlar, varil başında ısınmaya çalışan partililer… Aday adaylarının ve Erman Gölet taraftarlarının tepkisi…
Dönemin ‘örgütünün’ isyanı… 
Kurt, ilk seçimine bu havada gitti…
Hiç kolay değildi. Yılmaz Hoca’nın da desteğiyle o cehennemden çıktı!
Kurt, ilk döneminde Büyükerşen ve Ataç’a iyi eklemlendi. Kendini ezdirmedi, gereksiz bir büyüklük içine de girmedi. Projeleri de fena değildi. Halk Market’ten Hamamyolu’na…
En önemli projesi herkesi dinlemesiydi! Çünkü bütün güzel, gerçek ve isabetli işler o dinlemelerden çıkıyordu.
AK Parti İlçe Başkanı Volkan Doğan’ın çoğu zaman vicdanları zorlayan kaba muhalefeti de Kurt’a yaradı. Kendisine mesafeli partililer bile arkasına geçmek zorunda kaldı.
AK Parti, beş yılın sonunda her şeye rağmen az farkla kaybetti.
Kurt, ikinci dönemine de gerginliklerle giriyordu. İYİ Parti’nin Odunpazarı ısrarı… Ve sonunda aday çıkarması… Gerçi bu hala tartışılan bir konu… İYİ Parti’nin aday çıkarması kime yaradı? Bu soruya herkesi tatmin edecek bir cevap bulunamadı!
2019 seçimine giderken de hava pusluydu…
İlk döneminde güzel işlere imza atan Kurt, “CHP’nin üçlü takımı bozulmasın” düşüncesinin de etkisiyle seçimi kazandı. Kurt’un ilk beş yılında yaptığı iyi işler arasına ‘uyumlu’ olmasını da eklemeliyiz.
2024 seçimine hangi duygularla, nasıl bir ortamda gidiyor?
Kurt’un ikinci beş yılı tartışmalı bir dönemdi. Proje ve hizmetleriyle öne çıkamadı. Yok, 100 kreş sözünü falan hatırlatmayacağım. Orada kendisini haklı buluyorum. Evet, vaat biraz afaki ama en azından kreş işini gündeme getirdi.
Keşke imkan olsa her sokağa yapılsa… Yine 25 vizyon projeden şunları şunları yapmadı, yapamadı demek istemiyorum. Bunlar ayrıca kalem kalem incelenebilir. Ben bu yazıda sadece belediye başkanı olarak gündemde değildi diyorum.
Kurt ikinci döneminde hedefi olan bir il başkanı, iddialı bir milletvekili, dikkat çeken bir genel başkan yardımcısı gibiydi! Siyasi yönünü daha ön planı çıkardı. Kongrelere daha çok ve daha sert müdahil oldu. Bunları yaparken de kırıp döktü.
En son il kongresi sonucu pek çok şeyi özetliyor.
Ataç ile sıkıntısı zaten biliniyordu. İkinci dönemde Yılmaz Hoca’yı da hedefine koydu. Kurt, bırakın kenti ikna etmeyi, tüm seçmenin gönlünü kazanmayı kendi mahallesinde bile giderek güç kaybetti.
Kurultay’ı Kılıçdaroğlu kazanmış olsaydı bugün siyasi hayatı bitmiş olabilirdi. Çünkü gücünü yapıp ettiklerinden değil ‘siyasetten’ alıyor! 10 yıllık bir belediye başkanını eğer işini iyi yapmışsa kimse yerinden edemez.
Örnek Ahmet Ataç… Tamam, Büyükşehir adayı olamadı ama Tepebaşı’ndan almaya da kimsenin gücü yetmedi.
İkinci beş yılını iyi değerlendiremeyen Kazım Kurt, bana kalırsa en zor seçimine gidiyor. Rakibi Özkan Alp… Beylikova’da mucizelere imza atan Alp, sakin ve iş odaklı bir kişi. Yani Kurt’a, Volkan Doğan’ın verdiği malzemeyi vermeyecek.
İkisinin de işi zor görünüyor. Kurt’un işi bu kadar zor olmayabilirdi ama kendi kendine bu hale getirdi.