Deniz Çağlar Fırat yazdı...
Yeşiltepe, Eskişehir’in en çok konuşulan ama en az hak ettiği değeri gören mahallelerinden biridir. Cihan Yıldırım’ın tabiriyle Beverly Hills olması gereken bir mahalle ne yazık ki amiyane tabirle varoş görüntüsünden kurtulamıyordu.
Yıllardır “komşu mahalle 3–4 kat, Yeşiltepe 2 kat” cümlesini defalarca duyduk. Hem belediyeye sitem edildi, hem siyasetçilere. Şimdi masada, bu tabloyu değiştirmeyi hedefleyen yeni bir imar planı var. Peki, bu plan ne diyor?
Teknik kelimelere boğmadan, anladığım kadarıyla en basit haliyle anlatmaya çalışacağım;
1. “Yeşiltepe’ye yapılan haksızlık” neydi?
Bugüne kadar Yeşiltepe’de kural şuydu:
- Binalar bitişik nizam ve 2 kat olabiliyordu.
- Yani hem yan yana yapışık, hem de alçak katlı bir yapı düzeni vardı.
- Komşu mahallelerde ise çoğu yerde 3–4 kat izni vardı.
Bu da Yeşiltepe’yi hem görüntü olarak geri bırakıyor, hem de ev sahiplerinin elini zayıflatıyordu. Çünkü aynı büyüklükte arsası olan biri, başka mahallede daha çok daire sahibi olabiliyor, Yeşiltepe’deki ise olamıyordu. İşte Başkan Ataç da buna “uzun süredir haksızlık” diyor.
2. “Emsal 1.60’tan 2.40’a çıkıyor” ne demek?
Belki en kafa karıştıran yer burası, onu da basitleştirelim.
- Emsal: Arsaya ne kadar inşaat yapılabileceğini belirleyen oran.
- Bugün Yeşiltepe’de bu oran 1.60.
- Yeni planla 2.40’a çıkıyor.
Kabaca şöyle düşünün:
Aynı arsa üzerinde daha fazla daire yapma hakkı veriliyor. Yani:
- Eskiden 2 katlı, yan yana binalar görüyorduk.
- Yeni planda 3–4 katlı, bahçeli ve ayrık nizam (yani binalar birbirine yapışık değil) bir düzen hedefleniyor.
Kısacası:
Daha ferah, daha yüksek, nefes alabilen binalar… Aynı arsa, daha değerli bir hale geliyor.
3. “Tapuya dokunulmayacak” ne anlama geliyor?
Vatandaşın en büyük korkusu:
“Benim tapuma el mi koyulacak, yerim elimden mi alınacak?”
Başkan Ataç bu konuda özellikle altını çiziyor:
- Hiç kimsenin tapu hakkına dokunulmuyor.
- Herkes kendi parselinde, kendi adasında kalıyor.
- Kimsenin yeri değişmiyor, yerinden sürülmüyor.
Yani bu bir “yerinden etme” projesi değil, yerinde yenileme projesi.
Oturduğun mahallen, sokağın, adan aynı kalıyor; sadece binalar yenileniyor, hakların artıyor.
4. Parseller birleşirse ne kazanılacak?
Plana göre önemli bir değişiklik daha var:
Ada bazında parsel birleştirme.
Bu ne demek?
- Bugün Yeşiltepe’de birçok arsa küçük, dar ve tek başına düzgün bir bina yapmaya uygun değil.
- Yeni planda 4 ya da 6 parsel bir araya gelebilecek.
- Komşu parseller birleşince daha büyük bir alan oluşacak.
Bunun avantajı ne?
- Daha büyük projeler yapılabilecek.
- Müteahhit için cazip hale gelecek.
- Vatandaş, “küçücük arsama kim gelir?” derdinden kurtulacak.
- Daha modern, daha düzgün, daha sağlam bloklar çıkacak.
Ve en kritik nokta:
Vatandaş para ödemeden, müteahhit ile anlaşarak bu dönüşüme katılabilecek.
Yani:
- Sen arsasını koyacaksın,
- Müteahhit inşaatı yapacak,
- Daha fazla daire hakkı olduğu için hem müteahhit kazanacak hem sen daha yeni, daha güvenli bir binaya kavuşacaksın.
5. Ticaret aksları: Esnaf için yeni fırsat
Plana eklenen bir başka unsur da ticaret aksları.
Bu ne?
- Mahallenin belli ana yollarında,
- Yürüme mesafeleri düşünülerek,
- Binaların zemin katlarına dükkân, küçük işyeri, ticari birimler gelebilecek.
Yani:
- Mahallelinin günlük ihtiyaçlarını karşılayabileceği,
- Küçük esnafın yer bulabileceği,
- Daha canlı, daha hareketli sokaklar öngörülüyor.
Kısaca:
Sadece konutları değil, mahalle ekonomisini de canlandırma amacı var.
Yıllardır “Yeşiltepe niye böyle kaldı?” diye sorup duruyorduk. Şimdi masada, “Yeşiltepe’yi nasıl ayağa kaldırırız?” diyen bir imar planı var. Şayet bu imar planı hayata geçerse Yeşiltepe, bizim Cihan’ın bir başka benzetmesi ile Eskişehir’in yeni Vişne Evleri olacağa benziyor.
Bekleyelim, görelim.
