Cihan Yıldırım yazdı...

Ticaret Odası yeni binasına taşındı. Daha doğrusu bir aydır taşınıyormuş, 17 Kasım 2025 itibariyle hizmet vermeye başlamış. Ali Baş ve Soner Uçak ile yeni binayı görmeye gittik. ETO, Ankara yoluna kampüs kurdu. Fuar yapılan alan, kongre merkezi ve hizmet binası…
Ankara yolu tarafına dev bir direk dikildiğini gördük. Eskişehir’in en büyük Türk Bayrağı geliyor… 40-50 metrelik bir direkle… Yan tarafa ünlü heykeltıraş ve aynı zamanda hemşerimiz Metin Yurdanur’un Atatürk çalışması gelecek. Biraz uğraşıp kapıyı bulduk! Girişte “Hedef bir yılda bir milyon ziyaretçi” yazıyordu. Başkan Metin Güler, ETO Kampüs’te 2026 yılında bir milyon ziyaretçi ağırlamayı hedefliyor. Önceki akşam yapılan Mor ve Ötesi konserine 8 bin 500 kişi gelmiş… Bu nedenle bir milyon hedefi bana çok uzak gelmedi. Yine gelecek yıl voleybol turnuvasına ev sahipliği yapacak bu alan… 214 takım… Yüzlerce sporcu, binlerce veli…

Whatsapp Image 2025 11 18 At 10.19.20 (2)

Hemen girişte güleryüzle karşılandık… Az ileri gittik bir daha karşılandık… Dördüncü kattaki yönetim katına bir görevli eşliğinde çıktık. Sanırım Metin Güler’i görene kadar üç kere karşılandık…
Yönetim katına alındık… Çayları beklerken Faruk Akay geldi… Biraz sonra Gürdal Abacı da gelince ‘Gölge kabine de buradaymış” dedim. Gürdal Abacı gülümseyerek “Böyle şeyler demeyin, başkan benim 40 yıllık dostum” dedi. Abi dedim, siyasette 40 yıllık dostluk az bir zaman… 24 saat gibi düşün…
Özgür Alp geldi… ABD’de Savunma Bakanlığının ismi Savaş Bakanlığı oldu… ETO’da da bir komitenin adı Savaş Komitesi olmalı ve başına Özgür Alp gelmeli… Özgür Alp varsa adrese teslim göndermeler havada uçuştu elbette…

Metin Başkan iki üç kez “Dur oğlum, ya bırak şimdi” demek zorunda kaldı. Güler’in “Yüzde 50’yi evde zor tuttuğunu” gördüm! Haa bu arada hedefte adaylığı muhtemel olan Murat Özcan yoktu. Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş vardı… Üye gerilimi üst düzeyde çözülmüş gibi görünse de ekipler bazında devam ettiğini gördüm. Metin Başkan bi ara duygusallaştı… 1994’ten beri İki Eylül Caddesi’nde, ETO’ya hizmet etmiş. Son gün oturdum diyor, çay getirecek kimse bile yok… Makam odasında bir süre oturmuş ve geçmişe dalmış. Beni dedi, rahatsız eden hiçbir şey yok. Vicdanıma hesap eremediğim hiçbir şey yok. Kalp kırmadım, kimsenin hakkına girmedim dedi…

Başkan daha da duygusallaşacaktı belki ama Özgür Alp “Ben size binayı gezdireyim” dedi. Güler, bu fikri biraz ‘tehlikeli’ bulsa da Alp’e fazla direnemedi. Sabah, ilk yönetim kurulu toplantısı yapılmış. Yönetim tam kadro binadaydı… Meclis Başkanı Halil İbrahim Ara, yönetici Emre Demir…
Güler “Önce yemek, sonra gezi” dedi. Personel yemekhanesine gittik… Ankara yolu manzaralı yemekhanede yemekler yendi. Ve Özgür Alp’in turu başladı… Bi ara “Bu bina seçim kazandırır mı” diye sordum. Önce gezelim, sonra sen karar ver dediler…

Whatsapp Image 2025 11 18 At 10.19.20 (1)

Güler, giriş katında bulunan üç dükkanın kiraya verileceğini söyledi. İki Eylül Caddesi’ndeki eski binanın da kiraya verileceğini, böylece 125 yıllık Oda’nın tarihinde ilk kez kira gelirine kavuşacağını ifade etti. Yine Vehbi Koç Kongre Merkezi altındaki büyük dükkanda restoran olacakmış sanırım…
Alp’in gezisi en üst kattan başladı… Beşinci kat, meclis salonu katı… Daha girerken “TBMM gibi olmuş” dedim. Alp “Ankara’ya gidemeyenleri burada teselli edeceğiz” dedi… 90 üyeli meclise geleceği de düşünerek 140 sandalyeli meclis yapılmış. Her şeyiyle harikaydı… Akustik işine özel önem verilmiş. “Kavga gürültüyü kimse duymasın” diye yapıldı diye takıldım… Alp “Yok, dediklerimiz iyi anlaşılsın diye” dedi gülerek… Sahnenin arkasına kulis yapılmış. İkna odası benzetmesi yaptık… Gerçi ETO Meclisi daha önce de yazdığım gibi huzurevi… Kimsenin yönetime itirazı falan yok. Çayı bile yavaş karıştırıyorlar! Yanlış anlaşılmasın diye…

Whatsapp Image 2025 11 18 At 10.39.40

Aynı katta oldukça geniş sergi salonu, fuaye… ETO’ya gelen hediyelerin bina içine yerleştirileceğini öğrendim. Vazo, tablo, kalem… Ne varsa hepsi kalıt altında… ETO bu konuda öteden beri örnek bir kurum. Her şey kayıt altında ve şeffaf…
Dördüncü kat yönetim katı… Başkanın odası henüz bitmemiş… Kendi isteği üzerine ‘en son’ onun odası yapılıyor. Az ileride Meclis Başkanı odası… Halil İbrahim Ara’ya “Abi ilk ziyaretçin ben oldum” derken aklımdan Rüştü Şentuna geçti bir anda… Hayırlısı dedim, yürüdüm…
Her katta bir genel sekreter yardımcı var. Personel için harika bir çalışma ortamı hazırlanmış. Toplantı odaları… Komite görüşmeleri için odalar… Dışarıdan kullanmak isteyenler için odalar… Yönetim üyeleri için odalar…

ETO’nun borcu yok… Binayı gezerken bu ekonomik koşullarda yapılamayacağını düşündük. Yönetimde aynı fikirde… Teknik özellikleriyle şu an TOBB binası hariç diğer tüm oda binalarından çok ötede… 365 odanın böyle bir binası yok. En iyisi Eskişehir’de denebilir.
Üçüncü kat idari işler…
İkinci kat rezerv katı… Esprilere konu olan kat burası… Kat dediysem öyle aklına normal bi kat gelmesin! Başka bir oda rahatlıkla sığabilir…
Birinci kat ise üyelerin katı! Üyelerin tüm işlemlerini modern bir ortamda halledecekleri bir kat… İki küçük camlı oda dikkatimizi çekti. Sessiz odaymış… Ali Baş ile denedik. İçeri ses gelmiyor, dışarı da çıkmıyor. Ne işe yarayacak? Özgür Alp, odanın ne işe yarayacağını şöyle özetledi: “Adam geldi buraya evrak eksik ya da bir şey bekliyor. Arayacak elamanını hadi nerde kaldın diye bağıracak. İşte onu bu odada yapacak.”

Gezi bittiğinde Metin Başkan, kahveye davet etti. Özkan Alp, Gürdal Abacı, Faruk Akay, İsmail Çavdar, Hüsnü Ünalan, Ahmet Oğuz, Ali Ateş, Yasin Bakılan’ın da aralarında olduğu ekiple kahveler içildi.
Ticaret Odası ‘pasaj arasında’ hizmet vermekten kurtuldu. Metin Güler, fuar merkezi biraz tartışılsa da kente ve odaya kalıcı eserler kazandırdı. Güler’i huzurlu gördüm, görevini yapmış olmanın verdiği huzurdu… Ama iş bitmiyor… Çatılara güneş enerjisi sistemi geliyor.
Tam çıkarken “Bu bina seçim kazandırır mı” söyle bakalım dediler gülerek… Dedim aday yok henüz ortada, adayı bi görelim sonra karar verelim… Seçimin Mart 2027’e kalabileceği de konuşuldu. Fotoğraf çekimiyle gezimiz sona erdi.