Cihan Yıldırım yazdı...

Eskişehir’in önemli bir bölümü iki güne yakın susuz kaldı. ESKİ'nin ‘planlı bakım’ diye açıkladığı arıza, hızla bir kaosa dönüştü… Mahalleler susuz, vatandaş marketlerde ve yakın köylerde su kuyruğunda, evlerde hijyen krizi...

Batıkent'ten Sazova'ya, Orhangazi'den Çamlıca'ya kadar uzanan bu sorun, halkın öfkesini patlattı. Sosyal medyada #EskişehirSusuz etiketiyle binlerce paylaşım, şikayet yağmuru…
Peki, bu kriz karşısında muhalefet ne yaptı?

Özellikle Eskişehir'de muhalefette olan AK Parti, böylesi bir sıkıntıyı sadece birkaç sosyal medya paylaşımıyla mı geçiştirecekti? AK Parti'nin yerel temsilcileri, kriz patlak verir vermez klavyelere sarıldı: Takipteyiz, yetkililerden açıklama bekliyoruz, halkımızın yanındayız gibi genel geçer mesajlar.
Ama sahada ne bir eylem, ne bir basın toplantısı, ne de somut bir çözüm önerisi. Sosyal medya, elbette önemli bir araç ama bu kadar büyük bir halk sağlığı sorununda, muhalefetin görevi tweet atmakla sınırlı kalamaz!

Vatandaş ‘Su ne zaman gelecek’ diye isyan ederken, AK Parti'nin cevabı ‘belediyeyi eleştiriyoruz’dan öteye geçmedi.
Muhalefet olmak, sadece iktidarı eleştirmek mi? Hayır! Gerçek muhalefet, halkın sesi olur; alternatif çözümler üretir, mecliste hesap sorar, sokaklarda yanlarında durur.
Ama AK Parti, bu fırsatı kaçırdı!

Sosyal medya paylaşımları, belki like toplar, retweet alır ama susuz kalan ailenin musluğunu açmaz.
Neden kriz anında bir yardım ekibi kurup, su dağıtımı organize etmedi?
Gerçek bir muhalefet partisi ya da partileri sanal adımlardan çok daha fazlasını atmalıydı.
Ki geçmişti bunun örnekleri de yaşandı. Hasan Burgaz neredeyse tek başına damacana krizini ülke gündemine taşıdı. Şimdi ne oldu? Milletvekili tweet attı, il başkanı paylaşım yaptı, ilçe başkanı RT çekti!
Hadi milletvekili TBMM’de ve bütçe yorgunu… Dün atanan genç ilçe başkanı nerede? Gençlik Kolları nerede? Siyasetin sahada yapıldığını unuttular.

Eskişehirli, bu tür krizlerde muhalefetten, AK Parti’den daha fazlasını bekliyor. AK Parti'nin ‘sosyal medya muhalefeti’ artık inandırıcı değil. Eğer gerçekten halkın yanında olmak istiyorlarsa, klavyeleri bırakıp sokağa çıksınlar.
Bu kesinti bir uyarıydı…
Altyapı sorunları kronikleşirken, muhalefetin sessizliği veya sanal tepkileri, şehri daha da susuz bırakır. Eskişehir hak ettiği gibi yönetilmeyi, muhalefet de gerçek bir duruşu hak ediyor.