AK Parti’de temayül günü…
Sekizinci il başkanını belirleyecek iktidar partisi, karar vermeden önce teşkilatına sormak istedi. Temayül kulağa hoş gelen bir kelime… Hele hele iktidar partisinin önemli bir atama yapacakken bunu teşkilatına sorması daha da güzel…
Peki, işin aslı öyle mi?
Kulağa hoş geliyor ama davul sesi misali… Uzaktan duyanlar için hoş!
AK Parti bunu ilk kez yapmıyor. Daha önce de defalarca bıkıp usanmadan temayül yaptı. Hatta bir seçim öncesi biraz abartıp STK’ları işin içine dahil etmişti. Cami ve hemşeri dernekleri ilgi göstermişti.
Ama elbette sonuç değişmedi!
AK Parti hep soruyor ama hiç gereğini yapmıyor.
AK Parti hep dinliyor ama hiç duymuyor.
İktidar Partisi bırakın temayülü dikkate almayı oradan çıkanı/çıkanları kapıdan içeri sokmuyor. Listenin sonlarında anca kendilerine yer buldular.
Hiç unutmam Hasan Kalın temayülden çıkmıştı. Altıncı sıraya konulmuştu.
Yine hiç unutmam sonraki seçimde Hasan Kalın yine temayülden çıktı.  Bu kez beşinci sıraya yazılmıştı. Hasan Abi’ye “Abi az sabret dört seçim sonra liste başındasın” dedik!
Sonra İbrahim Atıcı çıktı listeden… Ne oldu? Hiçbir şey olmadı…
Bu durum böyle defalarca tekrarlandı.
24 Haziran 2018’de AK Parti’nin her bir ferdi “Vekil listesini böyle görmek istemiyoruz” dedi. Ne oldu? Liste aynen geldi! AK Parti dördüncü vekilinden oldu!
Osman Yüksel tüm temayüllerden çıktı, milletin gönlüne girdi. Ne oldu? Hiçbir şey… 
Genel Merkez bu huyundan vazgeçmedi. İşin ilginç yanı partililer de ‘Ya kardeşim dediğimizin kıymeti yok ne diye bize sorup duruyorsunuz’ demedi, demiyor.
Belki bu sefer yanılırız, teşkilatın dediği olur. Genel Merkez tabanın sesine kulak verir, kim bilir…