Cihan Yıldırım yazdı...
Önce Milli Görüş sonra AK Parti’nin yerel yönetim anlamında örnek gösterdiği şehirlerden biridir. İlk akla isim Halil Ürün’dür. Efsane belediye başkanı…
AK Parti’nin şehirciliğiyle övündüğü kentlerden olmaya devam etti.
Eskişehir’de 2000’li yılların ortalarında yaşanan tüm tartışmalarda adı ilk zikredilen kent…
Yılmaz Büyükerşen’e yüklenmek isteyen, Hoca’yı yetersiz bulanların ‘’Gidin bi görün gezin kardeşim! Cadde nedir, park nasıl yapılır, sosyal belediyecilik neymiş görün’’ denilen yerdi.
Konya…
O zaman Konya’yı örnek gösterenlere ‘’Çok iyiyse git orada yaşa’’ denirdi! 90’lı yıllarda buna benzer bir tartışma vardı. Laikliğin en sert yorumlandığı yıllar… Yallah Arabistan’a denirdi… En küçük eleştiri karşısında…
Pazartesi günü Konya’daydım.
Hızlı trene binince 10-12 yıl olduğunu anladım. Eskişehirspor Galatasaray arasındaki Türkiye Kupası final maçı. Konya’da oynanmıştı. İbrahim Serhan’a şifa dileyip yola düştüm. O maçın oynandığı stadı yıkmışlar, yerine tıpkı bizde olduğu gibi millet bahçesi yapmışlar. Bahçeye yapılan büyük Ulu Cami inşaatı devam ediyordu. Sanırım külliye olacak.
Trende bir süre sonra yanımdaki yolcuyla tanıştım. Sakarya’dan Konya’ya gidiyor. Yaklaşık iki saat kimi zaman telefonlara baktık, kimi zaman sohbet ettik.
Konya’ya iş için gidiyormuş. Vinç yaptırıyormuş.
Vinç ve Konya ne alakası var? Başka yer yok mu? O kadar yolu gelip gidiyor? Üstelik 13 aydır…
Benden büyük olmasına rağmen ‘Abi dedi, Konya’da her şeyi yapıyorlar. Konya, Küçük Çin oldu’’ dedi. Sonra sanayinin büyüklüğünü ve derinliğini anlattı. Yedi düvelden işçilerden bahsetti. İstanbul’dan sonra en büyük para Konya’da dedi. Hiç duymadığım firmalar saydı. Altı yedi OSB’si varmış. Arabasını Konya’da bırakıyormuş. OSB içinde gezmek, başka OSB gitmek mümkün değilmiş.
Daha neler neler…
Denizli’de de yapıyorlar ama Konya başka bir boyutta dedi. Hep övmedi! Bir kusurları var dedi, işi zamanında teslim etmiyorlar! Konya’nın ustaları, patronları çok rahatlarmış! Yine kendisi ‘iş kaygısı yok çünkü adamların’ dedi…
Kendisi gibi iş yapmaya gelenler olduğunu da söyledi. Yolculuğun sonlarına doğru Çin’in 5-10 yıla kadar tüm sektörlerde piyasayı alt üst edeceğini söyledi. Hatta Çin’den vinç alan arkadaşları varmış…
Tahıl ambarı Konya, günün sonunda Küçük Çin olmuş! İyi mi, kötü mü bilemedim. Moğolistan dönüşü Celalettin Kesikbaş’ı ziyaret etmem lazım.