Engin Çapar yazdı...
CHP’de 4–5 Kasım 2023’te gerçekleştirilen 38. Olağan Kurultay sonrası , bir kısım delegelerinin olağanüstü kurultay talebiyle açtığı dava ile yeni bir aşamaya taşınmıştı. Belirtilen davanın bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yapılacak duruşması ile sürecin hukuki / siyasal kaderi de belirlenebilecek.
Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı ve bir kısım delege tarafından 24 Mart 2025 tarihinde Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’ne açılan davada ; kurultayın usulsüzlüklerle gerçekleştirildiği öne sürülerek hem kurultayın hem de sonucunda seçilen yönetim organlarının “butlan” kapsamında olduğu iddia edildi. Aynı davada ; CHP. eski genel başkanının da yeniden göreve iade edilmesi talebi dilekçede yer aldı.
CHP ‘nin mevcut genel başkanı , partisine kayyum atanma ihtimaline karşı olağanüstü kongreye götüreceğini açıklayarak başkanlık yetkisine de dayanıp , ilan ettiği olağanüstü kurultayın 6 Nisan'da yapılacağını bildirdi.
6 Nisan 2025’te gerçekleşen kurultaya 1323 delege katıldı. Mevcut genel başkanın tek aday olarak yarıştığı kurultayda ; 1171 oyla yeniden seçildi. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17 Nisan 2025’te gerçekleşen ilk duruşmasında ; olağanüstü kurultayla ilgili başvurularla birlikte tüm talepler birleştirildi ve dosya değerlendirilmeye alındı. 26 Mayıs 2025’te yapılan ikinci duruşmada ; mahkeme mevcut eksiklikleri tamamlamak üzere , duruşmayı 30 Haziran’a erteledi ve artık karar bekleniyor.
( Bu aşamaya ulaşan hukuki süreç bu olmakla birlikte , mevcut parti yönetimi tarafından dosyaya sunulan ek beyan ve talep dilekçe içerikleri dahilinde de ; davanın Temmuz ortası yada adli tatil bitimine ertelenebilmesi de olası görünmektedir. )
PEKİ , BUTLAN VE KAYYUM NE ANLAMA GELİYOR.
Belirtilen davanın asli taleplerinden olan “mutlak butlan”, hukuken kurultayın baştan itibaren yok sayılması, bu kurultayda alınan tüm kararların da geçersiz sayılması anlamına geliyor. Eğer mahkeme bu yönde bir karar verirse, kurultayda seçilen başkan ve yönetimi hukuken hiçbir geçerliliği olmayan bir kurul haline gelecek ve partinin yeniden kurultaya gitmesi , önceki genel başkanın da tekrar göreve iadesi yolu açılabilecek.
Mahkemenin “mutlak butlan” kararı alması halinde ise bu kararın “tedbirli” mi “tedbirsiz” mi alındığı da oldukça önemli . Zira, kararın “tedbirsiz” alınması halinde “mutlak butlan” kararının yürürlüğe girmesi için üst yargı / temyiz süreçlerinin de tamamlanması yani yerel mahkeme kararının kesinleşmesi beklenecek. Bu süre içinde mevcut yönetim de göreve devam edebilecek.
Şayet mahkeme “kayyum” kararı alırsa da kayyum olarak nitelenen “çağrı heyeti” atayabilecek. Parti üyeleri arasından oluşturulacak çağrı heyeti, partiyi en kısa sürede kurultaya götürmek üzere görevlendiriliyor ki bu süre de 45 gün olarak belirleniyor.
Ancak , bu “Butlan” kararının da “tedbirli” alınması ihtimali mevcut ki bu durumda da partinin son kurultayı “hiç yapılmamış” sayılacağından mevcut yönetim düşecek yerine de kurultayda kaybeden eski genel başkanın yönetiminin göreve gelme ihtimali oluşacak. Bu yönetim ise ; çağrı heyetinden farklı olarak geniş yetkilere sahip olacağından kurultay kararı alabileceği gibi bunu yapmayıp , partiyi olağan süreç içerisinde yönetmeye devam da edebileceği yasal olarak mümkün görünmektedir.
