Cihan Yıldırım yazdı...
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Eskişehir Şubesi olarak Çağdaş Sohbetler adıyla bir programa başladık. Alanında isim yapmış kişilerle gazeteci arkadaşları sohbet ortamında buluşturmayı hedefliyoruz.
Haber yapmak için hep bir araya geldiğimiz isimler ama bu kez daha samimi bir ortamda çoğu zaman kayıt cihazını kapatarak sohbet edeceğiz. Hülya-Soner Yüksel çiftinin ev sahipliğinde, Kaldi Cafe’nin sıcak ortamı da sohbeti kolaylaştırdı…
İlk konuğumuz Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Görenek oldu. Şube Başkanımız Ali Baş’ın açılış konuşmasıyla etkinlik başladı. Bülent Hoca’nın da sohbete başlarken dediği gibi ‘beraber büyüdük’… Bazılarımızın 20 yılı geçen beraberliği var Hoca ile…
Bülent Hoca’nın varlığı hep güven verdi. Uzunca bir süre de ‘tedirgin’ olduk! Ya Eskişehir’i bırakıp giderse… Bu endişemiz yersizmiş. Hoca’nın Eskişehir sevgisi ağır bastı ve hizmetlerine ESOGÜ’de devam etti. Burada huzur ve mutluluğu sadece ‘maddiyatta’ aramaması da etkili olmuş…
Varlığı güven veren Bülent Hoca’nın özellikle yurt dışında aldığı görevler de gurur verdi. Atıf sayısı, başarıları derken günün sonunda verimli bir hayat var karşımızda…
Sohbet sırasında Eskişehir sevgisini sık sık dile getirdi.
Aklımıza gelen her şeyi sorduk. Benim ilk sorum kahve oldu… Çok kahve içmek ve kalp… Midene bir şey olmuyorsa içebilirsin dedi Hoca…
Yine akıllı saatler soruldu… Hoca “Valla çok pimpirikli değilseniz olabilir” dedi. Ama günde 117 kez bakacaksanız almayın dedi.
Kalp sağlığı için diyet ve yürüyüş… Hoca ‘iyi ve lezzetli yemeklerden uzak durun’ dedi. Bi ara sıcak ekmek almayın bile dedi. Çünkü alınırsa yenir! Yine evinize katı yağ sokmayın derken tereyağını da buna dahil etti. Dönerin üstüne gezdirilen tereyağa ‘hayır’ demek lazım!
Ülkemizdeki tıp eğitimi soruldu… Prof. Dr. Görenek “Doktor çoğalıyor, hekim azalıyor” diye cevapladı. Beş asistan varken şu an 20-25 asistan varmış. Kime ne kadar neyi gösterebilirsin demek istedi. 30 kişi olması gereken sınıf 60 kişi olursa ne olur?
Dünyada teknoloji olarak ne varsa bizde de var, dedi. Teknolojiyi uyguluyoruz ama üretemiyoruz.
Daha ‘zahmetsiz’ alanlara yönelme varmış. Kardiyoloji, kadın doğum pek tercih edilmiyor. Fizik tedavi, cildiye gibi alanlara yöneliyormuş genç doktorlar…
Hoca, son anda şekillenen kariyerini ve Eskişehir’e geliş hikayesini de anlattı… Ankara’da, kadın doğumcu olacakmış az kalsın…
Unutamadığı birkaç an… Kendisi sedyeyi iterken hastaya bir yandan hastaya yapılan müdahale… İki hafta önce yaptırdığı anjiyo… Çok şükür sıkıntı yok… Hekimin işine karışmamak lazım dedi…
Bilekten mi kasıktan mı? Hekimin işine karışılmaz, nasıl uygun buluyorsan öyle yap demiş.
Covid, aşılar, kalp krizleri… Hoca çok net konuştu: Her şeyin yan etkisi olabilir ama aşılar olmasa bugün burada olanların yarısı olmayabilirdi!
Ortamın samimiyetinden istifade edip alkol ve sigara konusunda ‘taviz’ koparmaya çalışanlar oldu. Bülent Hoca taviz vermedi: Az içersen az zararı olur, çok içersen çok zararı olur. En iyisi içmemek…
Hocam diyete uygun alkol… Diyete uygun alkol olmaz!
Sohbetin devamında Emrah Yaşar geldi. Hoca, Emrah’ı görünce ‘Tıp çaresiz, tıp şaşkın’ demesi hepimizi güldürdü. By-pass olan Emrah, kriz geçirdiğini anlayınca hastaneye kendi kullandığı araçla gitmişti. Hikayesini bir kez daha dinledik…
Prof. Dr. Bülent Görenek ile iki güzel saat geçirdik. Hoca’nın kıymetli tavsiyelerinin detaylarını haberde paylaşacağız.