Cihan Yıldırım yazdı...
Yazımın başlığı Erdal Şahmat olabilirdi… Erdal Şahbaz’ın istifasından bahsediyorum... Son yerel seçimde siyasete hızlı bir başlangıç yaptı. Pek çok hızlı giriş gibi hızlı bir şekilde de sona erdi. Siyasi hayatı bitti diyemem, orası hiç belli olmaz çünkü…
Tepebaşı’nın entrika, kaos ve hizip dolu koridorlarında tedirgin olarak gezdi Şahbaz... Bana çoğu zaman Kemal Derviş’i anımsatıyordu… Başarılı bir iş insanı, sivil toplum tecrübesi var ama siyaset başka… CHP bambaşka… Tepebaşı ise hepsinden başkaydı…
Niyetim bu değildi ama yazı ‘Erdal Şahmat’ yazısına doğru gidiyor… Belki onu sonra yazarım ama bugün ‘şok’ istifanın Ataç’a bakan yönünü ele almak istiyorum.
Bence bu yönü daha önemli…
Tepebaşı halkı için, CHP için, belediye çalışanları ve son olarak elbette Ahmet Ataç için…
Erdal Şahbaz’ın ayrılığı ‘fikir çatışması’ yüzünden olsaydı çok önemli olmazdı. Ve belki yazılmasına bile gerek kalmazdı. Tarzı yüzünden istifa etse normal denebilirdi.
Partisi CHP ile de fikir ayrılığı yaşamadı Şahbaz… İş yoğunluğu, Allah korusun sağlık sorunu falan… Onlarca nedenden dolayı olabilirdi bu ayrılık.
Fakat bunların hiçbiri değildi neden! En azından biz öyle biliyoruz…
Şahbaz’ın ayrılık mesajı da onlarca mesaj içeriyor.
Ataç’a kırgınlığı ilk mesaj! Ataç’ın A’sı geçmiyor açıklamasında… Bu şifreleri de bir kenara bırakalım.
İstifaya bir ‘ses kaydının’ neden olduğu iddia ediliyor. Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı ve Meclis Üyesi Erdal Şahbaz, iddiaya göre birden fazla konuşmasında Ataç’ı eleştirmiş hatta kimi zaman Ataç hakkında ‘ileri geri’ konuşmuş.
Kim ya da kimler tarafından alındığı belli olmayan ses kaydı/kayıtlarını dinleyen Ataç, doğal olarak öfkeleniyor ve ‘artık çalışamam’ diyor.
Şahbaz da bunun üzerine hem başkan yardımcılığı hem de meclis üyeliği görevinden ayrılıyor.
Çok ciddi bir iddia…
Çok iğrenç bir iddia…
Çok profesyonel bir iddia…
Siyasete doğrudan müdahale var… Üstelik iddialar doğruysa ‘suç’ teşkil edecek bir operasyon var. İzinsiz kayıt alma, bunu yayma… İddialar araştırılır mı bilmiyorum ama durum vahim!
Türkiye’nin gözbebeği ilçelerinden biri olan Tepebaşı’nda yaşananlar kabul edilemez. Eskişehir’in en büyük ilçelerinden birinin ‘yönetim’ tarzı kabul edilemez. 90’lı yılların Türkiye’sini hatırlatıyor…
Ataç’a neden şah çekildi?
Satranç bilenler ne demek istediğimi anladı.
