Mahalli İdareler seçimlerinde ülke genelinde aldığı sonuçlar ile en çok belediye kazanan parti olan CHP’de şimdilik işler tıkırında gidiyor.

Peki,
Verilen sözler tutulacak mı?
Bekleyip göreceğiz…
Ülke genelinde olduğu gibi Eskişehir’de tam bir hayal kırıklığı yaşatan AK Parti’de ise moraller sıfır…
Herkes suçlu arıyor!
Kimse benim yoğurdum ekşi demiyor!
Teşkilatlar da alttan alta çaycısından çorbacısına, odacısından başkanına kadar faturayı Reise kesenler yok değil!
Yıllardır ülkenin içerde dışarda sorunlarını sırtlamış, çözmüş ve çağ atlatmış tek başına dünyaya meydan okuyan bir adamın da elbette hataları olmuştur.
Ve bundan sonra da olacaktır…
İşi hiç kolay değil;
Savaşlar, terör, pandemi, depremler, ekonomik krizler vs.
Hepsi başlı başına birer etken…
Tamam lakin;
Aday olmak için yalvar yakar, genel merkezi hacı yolu yapan, milletvekillerini kanka yaparak bir şekilde işlerini gören başkan adayları,  seçimden sonra nedense hatayı hiç kendilerinde aramıyorlar.
Aday göstersinler yeter ki; kesin kazanırım diyordunuz ya hani?
Keyifler iyi mi şimdi!
Çoğunun bahaneleri hemen hemen aynı...
 
Ülke geneli sıkıntılı Reis emekliye verseydi böyle olmazmış mış...
Ekonomi kötüymüş, politikalar yanlışmış…
CHP yalanla dolanla belediyeleri alıyormuş.
AK Partili seçmen sandığa gitmemiş
Teşkilat çalışmamış,
Yok İsrailmiş falanmış filanmış işte…
Dediğiniz gibi olsun iyi de;
 
Madem bunları önceden gördünüz, neden Reisi uyarmadınız!
Olumsuzluklar  ve
Ekonomik sıkıntı varken neden aday oldunuz?
Başkan adayı olmak için, milletvekili olmak için aylarca birbirinizi yediniz.
Küstürdünüz, kırdınız, döktünüz…
Bu mu sizin dava adamlığınız, partinize reisinize saygınız sevginiz.
Reisin rüzgârı ile nasıl olsa seçimleri kazanırız hesapları günlerce rüyalarınızı süsledi çünkü.
‘Ben olmazsam olmaz’ egosu ağır bastı.
Dil başka kalp başka söyledi.
Biz bu politika ile bu adaylar ile seçimleri kazanamayız diye Reise önceden söyleyen olmuş mudur onu da hiç zannetmiyorum!
Reklam ajanslarına, anket firmalarına üç kuruş fazla vermekle olmuyor maalesef..
Bazı isimlerin adaylıkları ‘Büyük ikramiye çıkması’ gibi kendilerine de sürpriz oldu.
Ya tutarsa denilen yoğurt mayası da tutmadı.
Seçim sonuçları ortada. Şapkayı önüne koyan bir tek reis!!!
Ama ne gariptir hâla istifa eden, sorumluluk alan yöneticiler ortalarda yok!
“Evden bir ölü çıkacak demişler herkes hizmetçinin yüzüne bakmış”  ya hani,
Galibiyetin sahibi çok olur, mağlubiyet ise yetimdir öksüzdür sahipsizdir. Sözü çok doğru.
Lafımız canla başla çalışan gece gündüz demeden ailesine bile vakit ayıramayan, hakiki dava insanlarına değil elbette…
Seçmeni karşısına alan inadım inat diyenlere...
Velhasıl,
Halkın istemediği, itibar görmeyen kişilerin başkan adayı, meclis üyesi ve teşkilatlarda aktif görevlerde yer alması onun bunun baskısı ile mükafatlandırılması seçmenin içine hiç ama hiç sinmemiş!
Hakiki AK Partililer uzaklaştırılıp, Akepelilere sahip çıkıldığı için,
İnanmışlarla değil, ikna edilmişler etrafı sardığı için,
Yancılar, rantçılar, stokçular, ıstakozcular bardağı taşırdığı için,
Halkı küçük görmeler başladığı için,
Kaleyi içten yıkmak isteyen hainler olduğu için,
Bürokraside vatandaşın işini zorlaştıran
Koltuk peşinde olan ağalar çoğaldığı için,
Aday profilleri tabana uymadığı için,
Bu kez dikiş tutmadı!
Köklü değişiklikler olmadan parti ayağa kalkamaz.
Bir musibet bin nasihatten iyidir derler ya;
AK Parti daha doğrusu Akepeliler RECEP TAYYİP ERDOĞAN’a zarar veriyordu!
Reis her şeyin farkında şimdi yeni bir sayfa açıldı.
 
Bu kez kol kırılır yen içinde kalır gibi durmuyor! Erdoğab çok yakında  operasyona başlayacak; Genel merkezden başlanarak il ve ilçelerde dananın kuyruğu kopacak.
Kabinede, bürokraside yapılacak olan köklü değişiklikler, ekonomik önlemler, ana muhalefet ile yeni süreç şimdiden yapılan hatalardan ders çıkarılmış izlenimi veriyor.
AK Parti biran önce kendini güncellemeli.
Bir seçim bitti yeni bir seçim başlıyor,
Önümüze bakalım,
Eskişehir  nasıl kazançlı çıkar biz buna bakalım.
Belki farklı düşünüyoruz,
Gayet doğaldır…
Yıkıcı değil, yapıcı olmak gerek.
Klasik bir tabir olacak ama
Biz “Bu şehre bir çivi bile çakandan Allah razı olsun” deriz.
Lakin,
Çivilerin de düzgün çakılması gerek…