Eskişehir’de kentsel dönüşüm gündemden düşmüyor. Zemini ve yapı stoğu sıkıntılı olan, kendi adına fay hattı olan yine fay hatlarına yakın konumu nedeniyle riskli iller arasında yer alan şehrimizin en önemli gündemi kuşkusuz kentsel dönüşüm…
Kentimizde yıllardır ihmal edilen bu konu nedeniyle onlarca mahalle, binlerce vatandaş adeta çile çekiyor. Evini yapamıyor, başka yere de gidemiyor. Gündoğdu’dan Yeşiltepe’ye, Huzur’dan Küçük Sanayi Sitesi’ne kadar her yerde beklenti var.
Erenköy, Çankaya, Sazova…
Eskişehir’in dört bir yanı değişim, dönüşüm bekliyor.
Riskli olduğu bilim insanlarınca ve uzmanlarca ifade edilen cadde ve bölgeler de dönüşüm bekliyor. Herkes dönüşüm konusunda hemfikir… Kurumlar, uzmanlar, halk… Öte yandan bunun nasıl yapılacağı konusunda bir türlü orta yolu bulamıyoruz.
Yerel yönetim mi? Bakanlık mı? Bu değişim ve dönüşümü kim yapacak? Yoksa ikisi birden mi? Peki, kendi canı ve sevdiklerinin canı tehlikede olan vatandaş bu konuda bir fedakarlık yapacak mı?
Ne deniyor?
100 metrekare evi olan kişi, dönüşümden sonra 70 metrekare ev istemiyor!
Peki, bir miktar para ödemeyi kabul ediyor mu? Hayır… Halk, aynı büyüklükte ev, iş yeri istiyor. Bu nasıl mümkün?
Eskişehir Ticaret Odası Meclis Üyesi de olan İnşaat Mühendisi Atakan Bakılan, soruna açıklık getiren bir paylaşım yaptı. Bakılan “Kentsel dönüşümü yavaşlatan en büyük etken” olarak gördüğü hususu şu sözlerle açıkladı:
“Kentsel dönüşümü yavaşlatan en büyük etken: Mevcut alanlarımızdan feragat etmeyi kabul etmiyor olmamız. İkinci el bir aracımızı bayiye götürüp sıfırıyla değiştiremeyeceğimizi biliyoruz.
Ama eski evimizin yıkılıp, aynı metrekareye sahip yeni bir ev sahibi olmayı talep ediyoruz. Oysaki ciddi oranda imar artışı olmayan parsellerde bu mümkün değil, bunu artık kabullenmemiz gerekiyor.”
Ciddi oranda imar artışı… Evet, çözüm ancak bu şekilde mümkün!
Elbette bu kolay değil. İmar artışları da hele hele ciddi imar artışları başka sorunları beraberinde getirir. İşte tam bu noktaya sıkışıp kaldık.
Sektörün içinden gelen Bakılan, meseleyi çok güzel özetledi.
Herkes dönüşüm bekliyor ama aynı zamanda fedakarlığı da karşı taraftan bekliyor.