TMMOB Makine Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesinin 15'inci olağan genel kurul toplantısı Taşbaşı Kültür Merkezinde yapıldı. Makine Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Nezihe Hanecioğlu, toplantıda yaptığı konuşmasında, geçtiğimiz iki yılda ülkemizde pek çok felaket yaşandığına dikkat çekti. Hanecioğlu, Erzincan İliç’te siyanürlü altın madenindeki göçüğün göz göre göre geldiğini savunarak “Ülkemiz, batı devletleri için çöplük ülkesi haline gelmişken, ülkelerinden çok uzakta çevre felaketlerine yol açan ama asli kusurlu bulunmayan yabancı yatırımcılar ve onların Türk ortakları yeraltı kaynaklarımızı işletmektedir. Topraklarımızı zehirlemekte, sularımız ve havamızı kirlenmektedir” değerlendirmesinde bulundu.
“ESKİŞEHİR TEHDİT ALTINDA”
Hanecioğlu, Eskişehir halkı olarak Alpu Ovası’nda sürdürdükleri mücadele ve kararlılığı Sarıcakaya ve Mihalgazi’de kurulması planlanan gümüş ve altın madenleri için de sürdürmekte kararlı olduklarının altını çizdi. Hanecioğlu, Eskişehir’deki maden sahasında kullanılacak yöntemlerin Erzincan Çöplük Bölgesi İliç madenindeki benzerlik gösterdiğini savunarak, 723 futbol sahası büyüklüğünde bir orman alanını yok edileceğini kaydetti. Eskişehir’e kurulması planlanan maden sahasının doğaya ve insan sağlığına vereceği zararları sıralayan Hanecioğlu, şunları belirtti: “Patlatma yöntemi ile oluşacak çatlaklar ve göçükler su kaynaklarını yok edecek, ağır metaller içme ve kullanma sularına karışacak, Eskişehir ve Türkiye için büyük öneme sahip Sakarya vadisi zehirlenecektir. Toprağın ve yaşamın bitmesine yol açan ve kaza ve siyanür sızması riski taşıyan bu madeni kabul etmiyoruz.”
“İŞSİZ MÜHENDİS SAYISI ARTIYOR”
Türkiye’deki işsizlik sorununa da dikkat çeken Hanecioğlu, özellikle genç işsizlik oranının ciddi boyutlara ulaştığına işaret etti. İşsiz mühendis sayısının her geçen yıl arttığına vurgu yapan Hanecioğlu, “Yeni mezun olan arkadaşlarımız maalesef işsizlik yüzünden ciddi anlamda bunalıma girmektedir. Maalesef gençlerimizin umutları tükenmiştir. Ayrıca iş bulup, insanca yaşayamayacağını gören diğer bir grup meslektaşımız ise yurt dışına giderek ülkemizi terk etmektedir. Gidenler sadece bizim çocuklarımız değil, geleceğimiz ve yetişmiş insan gücümüzdür. İktidarlar yalnızca 4 sene daha işsiz görünmesin diye ülkenin ihtiyacından daha fazla mühendislik fakültelerine öğrenci almakta öğrenci ve ailelerini boş umutlarla oyalamaktadır” diye konuştu.
“İHTİYAÇ FAZLASI MÜHENDİS YETİŞİYOR”
Hanecioğlu, Türkiye’de şuanda 190’ın üzerinde makine mühendisliği fakültesi bulunduğu ve bu fakültelerin yılda 10 bin mezun verdiğine dikkat çekti. Fakültelerin eğitim kadrolarının ve fiziki koşullarının eğitim için yetersiz olduğunu belirten Hanecioğlu, “Eğitim kadroları eksik ve liyakatsız olan fakülteler derhal kapatılmalı, öğrenci sayısı azaltılmalıdır. Mühendislik fakültelerinin öğrenci kapasiteleri, ülke sanayisinin ihtiyacına göre yeniden düzenlenmesi ve kapasitelerinin düşürülmesi gerekmektedir. Öğrenci seçme sınavında ilk 100.000 arasındaki öğrenciler mühendislik fakültelerini tercih edebilmeli diğer öğrencilerin teknikerliklere yönlendirilmesi sağlanmalıdır. Böylelikle hem öğrenci kalitesi, hem kontenjanlar azaldığı için öğrenim kalitesi artacak ve ülkemizin gereksinimi kadar mühendis yetişecektir” dedi.
“MAAŞLAR MAVİ YAKADAN DÜŞÜK”
Mühendis maaşlarının benzer meslek gruplarına göre çok düşük olduğunu ve mesleklerinin değersizleştirildiğini savunan Hanecioğlu, şunları kaydetti: “Mühendis maaşları benzer meslek gruplarına göre çok düşüktür. Mesleğimiz değersizleştirilmiştir. Kamuda çalışan bir hekim ve mühendis maaşını kıyasladığımızda bunu daha açık görmekteyiz. 2020 yılında bir hekim arkadaşımız mühendisten yüzde 10 fazla maaş alırken bugün bu fark yüzde 110’a ulaşmıştır. Kritik pozisyonlarda milyonlarca liralık projeleri üreten, imza atıp sorumluluk alan bu arkadaşlarımız yanlarında çalışan mavi yakalı personelden daha düşük maaşlar almaktadır. Liyakat tamamen kalkmıştır. Yeni mezun ve KOBİ'lerde çalışan meslektaşlarımız için bu oran daha da düşüktür. İşin kötüsü çalışma hayatı boyunca düşük maaşa mahkum olan meslektaşlarımızın emekli olduktan sonra durumları daha da kötüleşmektedir. Mühendisler için yeni düzenlemelerin getirilmesi şarttır.”
