"Ülkemizde vatandaşlarımızın ve yasal statüde bulunan yabancıların tüm adres tescil işlemleri Nüfus Müdürlükleri ve İl Göç İdaresi Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir.

Yasal kalış hakkı bulunan yabancıların adres beyanlarının tamamında, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından titizlikle ve yerinde tahkikatlar yürütülmekte olup 2022 yılının başından bu yana 3 milyon 791 bin 198 yabancının adres tahkikatı yapılmış ve rutin olarak yapılmaya devam etmektedir.

Ülkemizde yasal kalış hakkı bulunan yabancıların sayıları ve yoğunlukları İçişleri Bakanlığınca düzenli olarak takip edilmekte olup belirlenen ilçe ve mahallelerin yabancıların ikametine kapatılması gibi düzenlemeler yapılmakta ayrıca yukarıda belirtildiği üzere yabancıların adreslerine ilişkin tahkikat işlemleri de devam etmektedir.

Bu çerçevede; gerek tahkikat ve taramaya gerekse şikayete bağlı olarak gerçeğe aykırı adres beyanında bulunulduğunun tespit edilmesi halinde vatandaşımız veya yabancı uyruklu ilgili tüm kişiler hakkında gerekli idari ve adli işlemler yapılmaktadır."

Bu açıklama İçişleri Bakanlığına bağlı Göç İdaresi Başkanığına ait.

İkamet izniyle Eskişehir'de 6 bin 934 yabancı kalıyor.

Peki göçmenler...

Üç tür göçmen var.

İlki ülkelerin kabul ettiği ki bunlara düzenli göçmen deniyor. Bunlar turistler, öğrenciler, çalışanlar, iş sahipleri, tüccarlar.  Yani yasal izinli kişiler.

İkinci tür göçmenler ise Suriyeliler ve Ukraynalılar gibi... Ülkelerindeki savaş ve benzeri olaylar nedeniyle başka ülkelere sığınanlar.

Üçüncüsü Türkiye'ye kaçak yollardan girenler... Yakalandıklarında geri gönderilenler var ya işte onlar. 

İzinsiz olarak ülkemize giren düzensiz kaçak göçmenler.

Buna göre Eskişehir'de 6 bin 934 ikamet izniyle bulunan, yasal olarak kalan yabancı var. 

Ülkemizde ise 1 milyon 342 bin kişi var böyle.

İçişleri Bakanlığına göre büyük bölümü bir yıllık kısa süreli ikamet izinli. Yani okulundan mezun olan veya işi biten 1 yıl içinde gidiyor.

Buna ilave olarak ülkesinde savaş olan farklı ülkelerden 320 bin kişi uluslararası koruma kapsamında Türkiye'de bulunuyor.

Bunlara 2011 yılından itibaren Suriye'den kaçıp ülkemize gelen geçici koruma kapsamında kayıtlı 3 milyon 629 bin kişiyi de ilave edelim...

Bunların hepsi resmi rakamlar.

Rakamlara bakarak bir kestirme yaparsak... 

Eskişehir'de yasal izinli kalanların 3 katı kadar da yukarıdaki satırlarda bahsettiğim tür göçmen olduğu tahmin ediliyor.

Yani 21 bin kişi...

Eskişehir'de 28 bin yabancı ve göçmen yaşıyor desek...

Buna bir de ev veya başka bir taşınmaz alarak vatandaşlık alanları eklerseniz kabaca 30 bin kişi diyebiliriz.

Diyeceksiniz ki rakamları net olarak neden veremiyorsunuz?

Verecektik vermesine ancak görevi kamuoyunu yani sizleri aydınlatmak olan, sürekli basın kartı taşıyan, tek geçim kaynağı gazetecilik olan, hayatında gazetecilikten başka hiçbir iş yapmamış hatta emekli dahi olmuş bendeniz, resmi makamlara yazılı müracaatta bulunmama karşın bilgi verilmedi.

Eskişehir'de ikamet izniyle yaşayan yabancıların dışında kaç göçmen olduğuna ilişkin bilgi verilmediği için bu şekilde kestirimde bulunuyoruz maalesef. 

Eskişehir'in yaklaşık 900 bin kişi yaşıyor. Yabancı ve göçmen sayısı nüfusun yaklaşık yüzde 3,2'sine tekabül ediyor.

Türkiye, 400 bin dolarlık gayrimenkul alıp, 3 yıl satmama taahhüdü veren yabancılara vatandaşlık veriyor malum.

Bu, yakın zamana kadar 250 bin dolardı.

Ev alana vatandaşlık programına göre yabancılar Türkiye’de istediği yerden gayrimenkul alma şansına sahip ve 4-6 ay içinde Türkiye vatandaşı oluyorlar.

Bu yazının sonucuna gelirsek...

İstanbul'a yakın zamanda gideniniz var mı bilmem ancak ben en son 6 ay önce gittiğimde çok fazla Arap ülkelerinden gelen yabancı olduğunu görmüş ve hayretler içinde kalmıştım.

Bunun bir siyasi tercih olduğunu söylemek yanlış olmaz.

AK Parti iktidarının göçmen politikası sonucu ülkemizde yaşananlar bir sonuç. 

Hiçbir plan ve çalışma yapılmadan oluşan bu tablo yarın demografik değişim başta olmak üzere nüfus ve eğitim planlamalarını alt üst edecek yönde...

Eskişehir belki bunun çok fazla sıkıntısını yaşamıyor ancak özellikle İstanbul ve İzmir gibi metropol şehirlerde bunu yakından gözlemleyebiliyoruz.

İstanbul'da Esenyurt, İzmir'de Basmane bölgelerinde Türkiyle vatandaşları neredeyse yabancı konumuna gelmiş.

Her ülkede yabancı var ancak bunun planlaması yapılmadığında misafir ettiğimiz başta Suriyeli ve Afganistanlı göçmenler yarın sorun olarak karşımıza çıkabilir ki bunu şimdiden büyükşehirlerde görüyoruz.

Gaziantep ve Kilis'in durumu malum...

Ucuz işgücü olarak bakıldıığında ise piyasanın dengesini değiştiren bir durumdan bahsediyoruz demektir...

"Afganistanlılar olmasa çoban bulamayacağız", "Suriyeliler olmasa işçi bulamayacağız" gibi düşüncelerin arkasına saklanarak göç politakısını yorumlamak sığ bir bakış açısı olur.

O nedenle varsa eğer göç politikasının baştan ele alınması konusunun yeniden gündeme getirilmesi hazır seçim de yakınken yararlı olur diye düşünüyorum.

Ne dersiniz sizce de öyle mi?