Avukat olan Dalgıç, eskisehir.net’in Facebook üzerinden yaptığı yayında Cihan Yıldırım’ın konuğu oldu. Üç yıldır CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığı görevini yürüten Atilay Dalgıç, şöyle konuştu: “Uzun yıllardır siyasetin içindeyim. Kafamda bir siyaset yapma fikri, biçimi var. Daha çok da örgütlenmeyle ilgili… Çünkü ben siyasetin daha çok örgütlenmeyle yapılacağını söyledim. Örgüte çok önem veririm. Güçlü örgüt olmadan siyaset yapamazsınız. Yaparsınız ama geçicidir. Lejyoner örgütler iktidarda olduğunuz sürece vardır. Ama CHP Örgütü öyle değildir. O yüzden CHP 100 yıllık bir parti.”

YOL YAPMAYINCA BELLİ OLMAZ YA…
“Yıllardır kafamda olan bir örgütlenme modeli var. CHP’de eksik olduğunu düşündüğüm… O yüzden başkan olur olmaz içe döndüm. Hazır bir örgüt vardı ama benim değiştirmem gereken bir örgüttü. Bu da zaman alacaktı. Tüzüğümüzde mahalle meclisleri vardı, sonradan kaldırdılar onları. Fakat uygulanmıyordu. Ama bizim mahallede bir örgütümüzün olması lazımdı. Örgütler yoktu, bir mahalle sorumlusu ile yapılıyordu işler. Ben daha çok burayı düzeltmeye çalıştım. Buna çok zaman harcadım. Bunu seçilerde de test ettik. Ha dışarıdan çok anlaşılmıyor olabilir alt yapı gibi… Yol yapmayınca belli olmaz ya…”

YAZDIĞI DELEGEDEN BİLE BİR KISMI OY VERMEDİ
Dalgıç’a şubat ayında yapılan İl Kongresi’nde verdiği ‘fireler’ de soruldu. Dalgıç “Örgütü hakim misiniz? İl Kongresi sonrası eleştiriler geldi… Fire verdiğiniz konuşuldu” denilmesi üzerine şunları kaydetti: “Bence çok haksızca eleştirildi. Dediler ki kendi yazdığı delegeden bile bir kısmı oy vermedi. Ee bu çok normal değil mi? Benim demokrasi ve siyasi anlayışım da buydu. Delege yazarken mahalle meclisleri yazacak dedim. Hiçbir mahallede bir tane isim önermem. Sadece mahalle meclisi olmayan yerlerde bir iki önerdim. Siz asker delege kendiniz yazar da oradan sonuç alamazsanız belki sıkıntı olur. Etkim olmayan delegenin böyle davranması kızdığım değil hoşuma da giden bir şey. Aslında demokratik de bir şey… Yoksa hepsi bana torba oy verseydi bu iyi bir şey miydi? Benim açımdan değil işin aslı.”

AHMET BAŞKAN’IN DA HAKKINI VERMEM LAZIM
“Üç aday vardı. Belediyede çalışan işçiler bile serbesttiler. Belediye’de çalışırken gidip başka adayın listesinde olan, oy veren insanlar vardı. Şimdi olsa yine aynısını yaparım bu benim demokratik anlayışımın bir gereği. Burada Ahmet Başkan’ın da hakkını vermem lazım. Bu zaten etik bi şey değil. Hem adama iş verip ondan sonra onunla tehdit ederek oy almaya çalışmak benim anlayışım gereği etik değil. Ne zaman olsa fire veririm.”