Emme refleksi ise oral dönemin sonu olan 24. aya kadar devam eder. Şüphesiz ki emme eylemi bir çocuk için sadece beslenme anlamından daha fazlası demektir. Korktuğunda, canı acıdığında, uykusu geldiğinde hep sığınacağı bir limandır. Güvenli bağlanmanın birinci koşullarından biridir üstelik. 20. aylara yaklaştıkça çocuklarda emme refleksinde azalma başlar.
Çocuk bu azalmaya veremediği anlamla telaşa düşerek anne göğsünü daha çok ve daha sık emmeye başlar. Olanlara anlam verememektedir. Anneler ise bu durumda çoğu zaman telaşlanarak şu sözleri sarf ederler; O kadar çok emiyor ki beni yalancı emzik gibi kullanıyor, uykuya emerek geçiyor, geceleri çok sık uyanıyor. Bir an önce bu durumdan kurtulmalıyız.
Oysa bunlar veda emişleridir. Çocuğu bu güven huzur ve beslenme kaynağından geleneksel tiksindirme yöntemleri ile ayırmak çocuk ruh sağlığı için son derece sakıncalıdır. Hiç bir tepki vermiyormuş gibi gözükse de çocuğun güven bağına zede vurulmuş olunacak ve çocukta daha sonradan çeşitli hırçınlık, ısırma, vurma ya da dışavurumunu sağlayamadığı yaralar açılacaktır.
Yapılması gereken en doğru hareket üç aya yayılacak bir kademeli sütten kesme programı hazırlamaktır. Anne öncelikle çocuğunu gözlemleyerek, gün içerisinde emdiği saatleri not etmelidir. Ve ertesi gün bu bir öğünü keserek işe başlamalıdır. İlk önce tercih edilecek öğünler uykuya geçiş ve uykudan sonra ki uyanış öğünleri olmamalıdır. Örneğin çocuk kahvaltıdan sonra emiyorsa, ilk olarak bu emme vakti kesilmelidir. Çocuk emmek istediğinde ‘annecim süt henüz gelmedi, geldiği zaman ben sana haber vericem’ denilmelidir.
Bu arada çocuğunuz için sağlıklı atıştırmalıklar ve içecekler hazırlayabilirsiniz. Çünkü çocuğunuz ortada şiddetliye varacak kadar değişen ağlama tepkileri verebilir. Burada yapılması gereken annenin son derece kaygısız, kucaklayıcı ve kendinden emin olmasıdır. Çocuğunuzun dikkatini emmeden çekmek için çeşitli oyunlarda acil durumlar için hazırlanmış olabilir. (Su, kum oyunlar vb.) Çocuğun bir sonraki emme vakti geldiğinde, çocuk sormasa bile anne güven duygusunu kazanma için mutlaka verdiği sözü tutarak; süte geldi istersen emebilirsin demelidir.
Bu şekilde bu öğünün kesilmesi bir hafta sürmelidir. Bir hafta geçtikten sonra sıra başka bir öğünü kesmeye gelmelidir. Örneğin akşam emilen süt…
Burada da aynı prosedür uygulanmalıdır. Daha sonra sırayla öğlen uykusundan uyanınca emilen, sabah uyanınca emilen, öğlen uykusuna geçerken emilen, gece uykusuna geçerken emilen ve gece uyanınca emilen öğünler kesilmelidir. Her öğün kesim arasına en az bir hafta konmalıdır.
Muhakkak ki en zoru öğlen uykusuna geçerken emileni kesmek olacaktır. Burada kendi kendine uyumayı bilmeyen çocuk zorlanabilir.
Ama anneler sakin kalmalı, çocuklarına duygusal destek vermeli ve emme eylemi yerine, kucakta gezdirme, sallama, emzik gibi hiç bir şey konmamalıdır. Kendi kendine öğlen uyumayı öğrenen çocuk, gece anneleri zorlamayacaktır.
Son öğün kesilmeye yaklaştıkça anneler kadın doğum uzmanından süt bitimi için destek almayı unutmamalılar.
Sağlıklı nesillere…