Ajanda’mın 8 Ağustos 2006 satırında hayranı olduğumuz bir hemşerimiz var. Cüneyt Arkın…

Yılmaz Büyükerşen’in Atatürk Lisesi’nden arkadaşı ünlü aktör Tepebaşı Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Eski Türk Sineması Geceleri’ne katılmak için Eskişehir’e geldi.
Rahmetli Cüneyt Arkın, Eskişehir’de askerlik yaptı… Yine Eskişehir’den Anavatan Partisi’nden politikaya atıldı.
Odunpazarı Belediyesi ölmeden önce adını bir parka verince Arkın “Cüneyt Arkın parkına gidip bol bol karımın sevdiği papatyaları ekeceğim” demişti. Adeta bizlere, sevenlerine vasiyet gibi bir söz…
Her yıl ölüm yıldönümü ya da doğum gününde yapılması gereken bir etkinlik…
8 Eylül 1937’de Eskişehir, Karaçay köyünde doğdu. Mamure Mahallesi’nde adını taşıyan bir sokak vardır. Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi’nde heykeli bulunmaktadır.
Arkın ve Eskişehir ile ilgili daha çok şey yazılıp söylenebilir.
Ben bugün olaya birebir tanık olanlardan duyduğum bir hikayeyi anlatmak istiyorum.
Yıl 2006…
Eski Türk Sineması Geceleri’nde Cüneyt Arkın ve Fatma Girik'in başrollerini oynadığı Vatan ve Namık Kemal filminin gösterimi yapıldı. Cüneyt Arkın, halkla birlikte o film gösterimini izledi. Yasin Çakır Un Fabrikası yanına gösterim alanı yapılmıştı… Yazlık sinema havasında…
Ünlü aktör burada Türk sinemasını büyük fedakarlıklarla ayakta tuttuklarını kaydetti. Yine oynadığı rolü daha iyi yapabilmek için Kazak sirkinde gece gündüz demeden 1 yıl çalıştığını anlattı.
Ve ardından unutamadığım şu anısını paylaştı:
“Dalaman’da Malkoçoğlu'nu çekiyoruz. Yönetmen atla duvarı yıkarak kaleye girmemi istedi. Ama ata bir şey olmasın diye biraz dekor yaptık. İşçiler çimento kullanarak kale duvarını yaptı. Akşam olduğu için çekim yarına kaldı. Ertesi gün atla duvarı geçmeye çalıştım. At bir tarafa ben bir tarafa ama duvar olduğu gibi duruyor. Çimento bir gece kalınca donmuş kayadan daha sert olmuş. Fark edememişiz. İşte böyle kafamızı duvarlara vura vura Cüneyt Arkın olduk.”
Enfes bir hikaye değil mi?
Cüneyt Arkın kolay olunmadı.
Ara sıra sosyal medyada önüme girişimcilik ve kişisel gelişim hikayeleri düşüyor. Alın size yerli ve milli ve son derece Eskişehirli bir kişisel gelişim hikayesi…
Nur içinde yatsın…