Eskişehir - Bilecik Tabip Odası (EBTO), 1-3 Mart 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek olan Türkiye Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu'nun VIII. Ulusal Kongresi'ne ev sahipliği yaptı. Kongre açılışı, TTB Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı'nın da katılımıyla gerçekleşti.
Kongrede “Kadınlar İçin Nasıl Bir Sağlık Sistemi?” ana başlığı adı altında kadın hekimlerin, sağlık çalışanlarının sorunları ve kadınların sağlık sistemiyle yaşadıkları sorunlar konuşuldu.
Kongrenin açılış konuşmalarını EBTO Genel Sekreteri Seçil Biçer, TTB Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kol Yürütmesi Şükran Güleç Barutçu gerçekleştirdi.
“GÖZ ÖNÜNDE OLANIN GÖRÜNMEZLİĞİNİ ANLATACAĞIZ”
EBTO Genel Sekreteri Seçil Biçer, açılış konuşmasında, “Bu kongremiz boyunca, sağlık politikalarının kadına ve kadın sağlığına yaklaşımını, kadınların sağlık sistemi içinde hem hizmet sunan hem de alan olarak yaşadıklarını ve aslında olması gerekenin, açılmış uçurumun, bu uçurumun nedenlerini konuşacağız. Neyi, neden istediğimizi anlatacak ve kadınlar için olması gereken sağlık sistemini birlikte kurgulayacağız. Aslında göz önünde olanın görünmezliğini anlatacağız, ‘kadınlar vardır’ diyeceğiz. Biz bu üç gün boyunca bildiklerimizi, beklentilerimizi, olması gerekenleri konuşacağız” diye konuştu.
“KADINI SAĞLIĞIN ÜRETİMİNDE GÖRÜNÜR KILACAĞIZ”
“Kadını görünür kılmak” vurgusunu yapan TTB Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ise, “Sağlığın üretiminde başat üreticiler olarak kadınlar varken. Onların üretim içerisinden evlere itilmesiyle, tüketim düzenini oluşturma çabası açıktır. O zaman ne yapmak gerekiyor? Yeniden üreten insanlar, üreten kadınlar olarak toplumsal üretimle beraber, toplumsallaşmayı, üretimin toplumsallaştırılmasını ve bunun için mücadelenin de toplumsallaştırılmasını sağlamak gerekiyor. Biz de yakılan cadıların torunları olarak, bizi yakmayı hayal edenlere karşı sağlığın, özellikle de kadını, kadın bedenini görmeyen boyutunun ortadan kaldıracak ve kadınların yeniden sağlığın üretiminde en üretici güç olarak varlığını görünür kılacak çaba içinde bulunmamız hepimizin sorumluluğu olarak değerlendirilmeli. O yüzden buradaki çalışmalar da bizim için ufuk açıcı olacak. Bizi yakamayacaklar, biz yakılan atalarımızı da görünür kılmak için bu mücadeleyi devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.
