Karaman "Yunus Emre MTAL’deki bazı eğitim ünitelerine depreme dayanıksızlık raporu verilerek ilgili binalarda eğitim faaliyeti yürütülmesi durdurulmuştu. Eskişehir kamuoyu deprem riski taşıyan Yunus Emre MTAL okul binasının yerine sağlıklı ve güvenli bir okul inşaasının  üç yıldır gecikmesinde/ engellenmesinde okul bahçesinde hissesi olan Odunpazarı Belediyesinin en büyük sorumlulardan biri olduğunu biliyor. Bu sorumluluğu yerine getirmek yerine Belediye Başkanı Kazım Kurt’un işi siyasi rekabete döndürmeye ve kendini mağdur göstermeye çalışan açıklamalarının tam ifadesiyle karşılığı “şecaat arz ederken sirkatin söylemek” hikayesidir" dedi.

Karaman açıklamasına şöyle devam etti:

"Sayın Kurt açıklamasında okul yapımını engelleyen tavrının gerekçesi olarak Odunpazarlıların hakkını kimseye peşkeş çekmem demiş. Bir hukukçu olarak peşkeş çekmek deyimini sayın Kurt biliyordur. Peşkeş çekmek sözlüklerde “verilmemesi gereken bir şeyi uygunsuz bir amaçla veya yersiz olarak birine vermek” anlamıyla kullanılıyor. Peki Kurt’tan ne isteniyor? Zaten fiilen okul olarak hizmet veren depremde yıkılma riski bulunan bir binanın yıkılarak öğrencilerin daha güvenli daha sağlıklı bir binada eğitim almasına imkan tanıması isteniyor. Peki Kazım Kurt ne diyor. Hissemizi peşkeş çekmem. Yani Kurt öğrencileri daha güvenli bir okula kavuşturacak bina yapımına destek olmayı peşkeş olarak değerlendiriyor. İşte bu ifade Kazım Kurt’un halkçılığını ortaya koymuştur. Öğrenciye hizmeti desteği peşkeş çekmek olarak gören, binlerce öğrencinin göçebe bir halde eğitim almasına neden olan Kazım Kurt’un halkçılık iddiasına sadece gülünür.
Sayın Kazım Kurt bu bina riskli görülüp yıkılmak istenmeseydi siz o belediye hissesinin paradasını istemek için inat edemeyecektiniz. Oysa siz öğrencilerin yaşadığı bir mağduriyeti kullanıyor. Eğitimi aksatmayı umursamıyor ve para para diye tutturuyorsunuz.
Belediyeye bu kadar para lazım ise bu belediye kaynaklarını israf etmemekten geçer. Oysa siz belediyenin insan kaynaklarını hukuksuzca israf etmekten kaçınmadınız. 10 kişinin yaşadığı köye 3 Memuru ihtiyaçları tespit ettirmek için sürdünüz. %98’i trafiğe kapalı Hamamyolu’na tonlarca beton döküp köprü yaptınız. Yaptığınız köprünün altına da trafik ışığı koydurdunuz.
Ama bu tartışma kamuoyunun bir şeyi bir kez daha anlamasına imkan verdi. Odunpazarı Belediyesi öğrencileri güvenli bir okula kavuşturacak fedakarlığı peşkeş olarak değerlendiren bir Başkan tarafından yönetilmektedir. Yine anlaşılmıştır ki; Kazım başkan eğitimin dostu değil Kurt’u dur"