Eskişehir, kökleri M.Ö. 3000’lere uzanan tarihiyle Anadolu’nun en eski yerleşim merkezlerinden biri olarak öne çıkıyor. Antik çağlarda Yunanca Dorylaion, Latince Dorylaeum adıyla bilinen kent, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden geçerek Cumhuriyet’le birlikte modern kimliğine kavuştu.
Antik kaynaklarda Frigya’nın önemli ticaret merkezlerinden biri olarak anılan Dorylaion’un, Eskişehir’in 3 kilometre kuzeydoğusundaki Şarhöyük olduğu bilimsel çalışmalarla ortaya konuldu. 1989’dan bu yana süren kazılarda, İlk Tunç Çağı’ndan Osmanlı dönemine uzanan kesintisiz yerleşim izlerine ulaşıldı.
Bizans döneminde stratejik önemi artan kentte İmparator Justinianos’un yazlık sarayının bulunduğu belirtilirken, 1176’daki Miryokefalon Savaşı sonrası bölge Selçuklu egemenliğine girdi. Uzun süre terk edilen Dorylaion’un güneyinde kurulan yeni yerleşim zamanla Eskişehir adını aldı.
1074’te Türklerin eline geçen Eskişehir, Selçuklular döneminde Haçlı seferlerine sahne oldu. Osmanlı döneminde ise özellikle 19. yüzyılın sonlarında demiryolunun gelmesiyle hızlı bir gelişim sürecine girdi ve önemli bir ticaret ile ulaşım merkezi haline geldi.
KURTULUŞ SAVAŞI’NIN KİLİT NOKTASI
Birinci Dünya Savaşı sonrası işgal edilen Eskişehir, Milli Mücadele’de kritik bir rol üstlendi. İngiliz işgalinin ardından 20 Temmuz 1921’de Yunan kuvvetleri kenti işgal etti. Sakarya Meydan Muharebesi sürecinde cephe hattında yer alan Eskişehir, ağır yıkıma uğradı.
26 Ağustos 1922’de başlayan Büyük Taarruz’un ardından, 2 Eylül 1922’de Eskişehir düşman işgalinden kurtarıldı. Ancak geri çekilen Yunan kuvvetleri, kentte büyük bir tahribat bıraktı. Resmi kaynaklara göre binlerce ev, iş yeri ve kamu yapısı yakıldı; kent adeta harabeye döndü.
CUMHURİYETLE YENİDEN DOĞUŞ
Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte 1923’te il statüsü kazanan Eskişehir, kısa sürede yeniden imar edildi. Demiryollarının onarılması, eğitim ve adalet kurumlarının açılmasıyla kent sosyal ve ekonomik olarak toparlandı.
Zamanla ilçe sayısı artırılan Eskişehir, bugün 12 ilçesiyle Türkiye’nin önemli sanayi, eğitim ve kültür merkezlerinden biri konumunda bulunuyor. Tarih boyunca stratejik önemiyle öne çıkan kent, Cumhuriyet döneminde yapılan yatırımlarla modern bir şehir kimliği kazandı.
