Ondokuz Mayıs Üniversitesi araştırma ekibi, Türkiye’nin 81 ilini iki dönemli veri setiyle karşılaştırarak “Türkiye Yaratıcı Şehir Endeksi”ni hazırladı.

Çalışma İstanbul, Ankara, İzmir’in yanı sıra Eskişehir, Kocaeli, Gaziantep ve Kayseri’yi de “yükselen merkez” olarak öne çıkarıyor. Doç. Dr. Fatih Altuğ ile yüksek lisans öğrencisi Sedanur Arslan tarafından yürütülen proje, 2010–2012 ve 2021–2023 dönemlerini kıyaslayıp TÜİK, BTK, TÜRKPATENT ve URAK gibi resmi kaynaklardan alınan göstergeleri Richard Florida’nın 3T yani Technology, Talent, Tolerance modeline uyarlayarak ArcGIS tabanlı mekansal haritalara dönüştürdü.

A W575450 01

Araştırmanın temel bulgusu, uluslararası ölçekte Florida’nın endeksinde üretken şehir sayısının azalma trendi gösterdiği dönemde, Türkiye’ye uyarlanmış endekste üretkenlik odaklı şehir sayısının arttığı teknoloji ve yetenek bileşenlerinde büyük merkezlerle orta ölçekli iller arasında benzerlik görülmesine karşın tolerans göstergesinin kentler arasındaki ayrışmayı belirginleştirdiği şeklinde özetleniyor.

YÜKSELEN MERKEZ ESKİŞEHİR

Çalışmaya göre, Eskişehir’i de teknoloji ve insan sermayesi göstergeleriyle öne çıkan ‘yükselen merkez’ arasında sınıflandırıldı.

Eskişehir yerel aktörler arasında güçlü bir konum edindi. Eğitim, AR-GE ve kültürel altyapıya yatırım Eskişehir’in konumunu kalıcı hale getirebilir. Araştırmacılar, Eskişehir örneğinde görülen dinamizmin benzer ölçekli kentler için model teşkil edebileceğini, ancak sürdürülebilir gelişme için hoşgörü ve toplumsal katılımı güçlendiren politikaların eşlik etmesi gerektiğini açıkladı. Yani Eskişehir halkı yükselen merkezin ana faktörlerinden biri oldu.

Araştırma kamu, özel sektör ve üniversitelerin ortak akılla hareket etmesi halinde şehirlerin üretkenliğini artırıcı alanlara eğitim, kültür, mekansal planlama, yetenek çekme stratejileri odaklanabileceğini tek başına ekonomik yatırımın yeterli olmadığını, kültürel ve toplumsal dinamiklerin de yenilik kapasitesini belirlediğini gösteriyor.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı