Eskişehir Anahtar Parti İl Başkan Yardımcısı Eren Atlı, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü tarafından açılan kızıl geyik ve Anadolu yaban koyunu avı ihalesine sert tepki gösterdi. Atlı, yaşanan iklim krizinin geri dönülmez bir aşamaya geldiğini belirterek, bu tür uygulamaların ekolojik yıkımı daha da derinleştirdiğini ifade etti.

Eren Atlı, yaptığı yazılı açıklamada iklim krizinin artık sadece bir tartışma değil, insanlık için hayatta kalma mücadelesi olduğunu vurguladı. Artan yangınlar, kuraklıklar ve sellerin bu durumun açık göstergesi olduğunu belirten Atlı, hiçbir kurumun doğayı katletme hakkı olmadığını söyledi. Özellikle korumakla yükümlü olan kurumların, canlıları ihaleye çıkararak öldürme kararı almasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi.

Açıklamasında, “Bugün doğada yaşanan çöküşün tam ortasındayız. Gözümüzün önünde yok olan yaşamı izlemekle yetinemeyiz” diyen Atlı, Eskişehir ve Kütahya’da ihaleye çıkarılan 15 kızıl geyik ile 1 Anadolu yaban koyununun av turizmi adı altında öldürülmesine karşı olduklarını bildirdi.

Atlı'nın açıklamalarının tamamı şu şekilde;

“Artık iklim krizi denen olguyu tartışma aşamasında değiliz. Çöküşün tam ortasındayız. Her geçen gün artan orman yangınları, kuraklık, ani seller ve sıcak hava dalgaları bunun en açık göstergesidir. Bu tablo karşısında hiçbirimizin “seyirci” kalma lüksü yok. Çünkü mesele sadece bizim değil, bütün canlıların hayatta kalma meselesidir.

Ama ne yazık ki, tam da bu süreçte, Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün Eskişehir ve Kütahya’da ihale yoluyla 15 kızıl geyiği ve 1 Anadolu yaban koyununu sözde “av turizmi” kapsamında öldürtme kararı kabul edilemez. Bir kurumun, korumakla yükümlü olduğu canlıları ihale masasına koyması sadece vicdansızlık değil, aynı zamanda ekolojik ihanettir. Buna spor demek, cinayeti meşrulaştırmaktır.

Peki çözüm ne? Öncelikle bu ihalenin iptali şarttır. Ama bu tek başına yeterli değildir. Biz Anahtar Parti olarak şunu savunuyoruz:

Bugün “kontrollü av” adıyla sürdürülen her uygulama aslında doğa katliamını meşrulaştırmaktadır. Devletin görevi hayvanı korumaktır, öldürtmek değil.

Ormanlarımızda ve doğal alanlarımızda ekolojik gözlemler yapılmalı, hayvan popülasyonları korunmalı, doğanın gerçek dengesi araştırmalara dayalı olarak yönetilmelidir.

Hayvana zarar veren, onları öldüren ya da kötü muamele edenlere karşı caydırıcı cezaların hayata geçirilmesi artık ertelenemez bir zorunluluktur.

Çocuklarımızın doğa ve hayvan sevgisiyle büyümesi için eğitim programları artırılmalı, medya ve yerel yönetimler bu konuda sorumluluk almalıdır.

Sahte ilan vurgunu Eskişehir’de patladı: 100'den fazla kişiyi 10 milyon lira dolandırdılar
Sahte ilan vurgunu Eskişehir’de patladı: 100'den fazla kişiyi 10 milyon lira dolandırdılar
İçeriği Görüntüle

Bugün hayvanlarımızın sesi çıkmıyor olabilir, ama onların sessiz çığlığı hepimizin vicdanında yankılanıyor. Onları korumak sadece bir duyarlılık meselesi değil; aynı zamanda insanlığın geleceğini korumaktır. Biz bu nedenle, Afyonkarahisar’da 22 Ağustos’ta yapılacak av ihalelerinin iptal edilmesini istiyor ve avcılık yasaklanana kadar mücadele edeceğimizi ilan ediyoruz.

Herkesi bu insanlık görevine ortak olmaya çağırıyorum. Çünkü mesele sadece hayvanların yaşam hakkı değil, bizim onurlu ve yaşanabilir bir dünyada var olma hakkımızdır.”

Kaynak: Bülten