Tarih alanında çalışanların öncelikli kaynakları arasında dönemin kayıtlarını içeren evrak veya dokümanlar yer alır. Bu bağlamda tarihi materyalleri anlamak, onun diline hâkim olmayı da gerektirir. Ayrıca incelenen tarihi malzemenin dili yanında onun kullanıldığı toplum, coğrafya veya dönemdeki kelime/kavramların kullanımlarını ve sosyal bağlam içerisinde üstlendiği anlamları bilmek önemlidir. Osmanlı tarihi ve Osmanlı’da eğitim tarihi konusunda çalışma yapanların karşılaşacağı materyaller ağırlıklı olarak el yazısı veya matbu Osmanlıca arşiv belgeleri, kitap, gazete vb. dokümanlardır. Günümüzde tarihi döneme ilişkin veriler sunan gerek matbu gerekse yazma eserlere, yerinde ulaşamayan araştırmacılar için bugün e-kütüphaneler cazip hale gelmiştir. Öte yandan yaşadığımız pandemi şartları, bu kaynakların muhafazası ve zarar görmeden saklanması bakımından elektronik ortamda sunulmasını lüzumlu hale getirmiştir. Bu yazıda Osmanlıca eserler okumak ve onlarla amatör düzeyde çalışmak isteyenlerin başvurabilecekleri belli başlı elektronik kütüphaneler ve veritabanlarını tanıtmayı hedefledim.

Osmanlıca Elektronik Kütüphane ve Veritabanları

Kuşkusuz Osmanlıca kitap türünde on binlerce el yazması esere ulaşılabilecek elektronik kütüphanelerin başında Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren Türkiye Yazma eserler Kurumu Başkanlığı'nın portalı gelmektedir. Bu portala https://www.yazmalar.gov.tr sitesi üzerinden ulaşılabilmektedir. Bu sitede katalogda tarama yapılabilmesinin yanında yazma eserlerin tarihçesi, bunların şekil, yazı, cilt, süsleme özellikleri ve muhafaza şekilleri gibi açıklayıcı bilgilere de yer verilmektedir. Yazmalar kataloğunda veritabanındaki eserle ilgili bilgilere ulaşılabilmekte, ayrıca Türk araştırmacılar üyelik girişi yaparak kurumsal kimlikleri ve talep formu ile yazma eserleri ücretsiz olarak elektronik ortamda sipariş edebilmektedir. Akademik kurum kimliğine sahip olmayanlar araştırmacılar ise belirli bir ücret karşılığında eserleri temin edilebilmektedir. Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivi’ne de e-devlet üzerinden giriş yapılarak belge taraması yapılabilmekte ve belgeler elektronik olarak görüntülenebilmektedir. Bununla birlikte Türkiye İslam Araştırmaları Merkezi'nin hazırlamış olduğu Osmanlıca makale ve risaleler veritabanı da söz konusu eserlere elektronik ortamda ulaşılabilmesine imkân tanımaktadır.

Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Nadir Eserler Kütüphanesi'nde de üyelik kaydı yapıldıktan sonra veri tabanındaki kitaplar ücretsiz bir şekilde indirilebilmektir. Aynı şekilde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı’nın web sitesi üzerinden katalog taraması yapılabilmekte ve üye girişi ile Osmanlıca eserlere ulaşılabilmektedir. Üyelik girişi ile Osmanlıca eserlere tam metin olarak erişilebilecek kütüphaneler arasında TBMM, Diyanet İşleri Başkanlığı, Türk Tarih Kurumu kütüphanelerini ve Milli Kütüphane’yi zikretmek gerekir. Bununla birlikte az sayıda da olsa bazı üniversite kütüphaneleri de çeşitli Osmanlıca eserlere açık erişimle ulaşım imkânı sağlamaktadır.

Son yollarda elektronik ortamda katalog tarama ve kaynaklara erişim hizmetinin ötesine geçen yeni hizmetler de sunulmaktadır. Örneğin yapay zekâ temelli dijital bir kütüphane olan İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Farabi Sayısal Kütüphanesi'ne aktarılan Osmanlıca eserler üzerinden kelime taraması yapılabilmekte ve böylece seçilen anahtar kelimelerin yer aldığı eserlere daha hızlı bir şekilde erişilebilmektedir. Benzer şekilde Wikilala veri tabanı da matbaanın icadından sonra basılmış, yani yaklaşık 200 yıllık bir geçmişe sahip Osmanlıca gazete, dergi, kitap ve belge gibi metinler içerisinde arama yapılmasına imkân tanıyan dijital bir kütüphanedir. Yine İstanbul Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı tarafından hizmete sunulan “Gazeteden Tarihe Bakış Projesi” ile 1928-1942 yılları arasında Osmanlıca dahil farklı dillerde yayın yapan 18442 cilt gazete üzerinden kelime araması yaparak katalog taraması yapılabilmektedir.

Yukarıda zikredilen e-kütüphaneler kuşkusuz artırılabilir. Ancak bu kütüphaneler sayısız tarihi malzeme ile ilgililerini ve araştırmacılarını beklemektedir. Unutulmamalıdır ki bu kütüphanelerde yer alan bütün dokümanlar geçmiş ve günümüz arasındaki bağları kuvvetlendirebileceğimiz ve tarihi daha iyi anlayabileceğimiz bir kültür mirasıdır. Bu mirasın en iyi şekilde muhafaza edilmesi ve geleceğe aktarılması da bizlerin sorumluluğundadır. Kıymetinin bilinmesi temennisiyle.