Sofraların vazgeçilmezlerinden olan domates, yalnızca lezzetiyle değil, sağlık üzerindeki etkileriyle de dikkat çekiyor.
Günlük olarak tüketildiğinde kolesterolü düşürdüğü, bağışıklık sistemini güçlendirdiği ve kansere karşı koruyucu etki sağladığı bilinen domatesin özellikle suyunun bardak bardak içilmesi öneriliyor.
Uzmanlara göre, doğru şekilde tüketilen domatesin sağlık üzerindeki olumlu etkileri saymakla bitmiyor.
DOMATES HER DERDE DEVA
Antioksidanlar açısından oldukça zengin olan bu mucizevi sebze, likopen içeriği sayesinde serbest radikallerle savaşarak hücreleri koruyor ve kalp sağlığını destekliyor. Pişmiş domateslerde likopen oranı daha da artarken, kolesterol seviyelerinin düşmesinde ve damar tıkanıklıklarının önlenmesinde aktif rol oynuyor.
İçeriğindeki yüksek C vitamini ile bağışıklık sistemini güçlendiren domates, aynı zamanda cilt sağlığını destekliyor, kolajen üretimini artırıyor ve güneşin zararlı etkilerine karşı doğal bir kalkan görevi görüyor. Ayrıca göz sağlığına katkı sağlayan beta-karoten, lutein ve zeaksantin gibi bileşenlerle yaşa bağlı göz rahatsızlıklarının önüne geçmeye yardımcı oluyor.
Sindirim sistemini düzenleyen lif içeriği sayesinde mideyi rahatlatan ve kabızlığı önleyen domates, K vitamini ve kalsiyum yönünden zengin olmasıyla kemik sağlığına da katkı sağlıyor. Düşük glisemik indeks değeriyle kan şekerini dengelemeye yardımcı olurken, özellikle diyabet riski taşıyan bireyler için sağlıklı bir tercih olarak öne çıkıyor.
100 gram çiğ domates yalnızca 18 kalori içerirken, günlük C vitamini ihtiyacının %23’ünü karşılayabiliyor. Bu da domatesi düşük kalorili ama yüksek faydalı bir süper besin haline getiriyor. Suyunu taze sıkıp tüketen bireylerin, kalp-damar sağlığından cilt yenilenmesine kadar pek çok faydayı daha etkili şekilde gördüğü ifade ediliyor.