Ayrılık, yalnızca romantik bir bağın sona ermesiyle sınırlı değildir. Beraber kurulan düzen, oluşturulan alışkanlıklar, birlikte geçirilen zamanlar ve hatta ortak rutinler bir anda anlamını yitirebilir. Psikolojik olarak bu durum, insan zihninde ve bedeninde bir boşluk yaratır. Bu boşluk, duyguların bastırılmadan yaşanması gereken bir yas sürecini tetikler.

‘’DUYGULARINIZI BASTIRMAK YERİNE ONLARI YAŞAYIN’’

Klinik Psikolog Dr. Merve Yılmaz, bu dönemin sağlıklı atlatılması için şu uyarıda bulunuyor:
“Ayrılık sonrası yas sürecinin her bireyde farklı işlediğini unutmayın. Bu süreçte duygularınızı bastırmak yerine onları yaşamak ve gerekirse bir uzmandan destek almak çok kıymetlidir. Bu bir zayıflık değil, iyileşmenin kapısını aralamaktır.”

sdf_ uykusuzluğun_sebepleri_nelerdir_ciddi_sağlık_sorunlarına_yol_açabilir!

5 EVRELİ MODEL: İNKAR, ÖFKE, PAZARLIK, DEPRESYON, KABUL

İsviçreli psikiyati Elisabeth Kübler-Ross’un geliştirdiği 5 evreli yas modeli, yalnızca ölüm gibi büyük kayıplar için değil, ilişki sonlarında yaşanan duygusal geçişleri de anlamak için kullanılır. Kübler-Ross’a göre bu süreç; inkar, öfke, pazarlık, depresyon ve kabul evrelerinden oluşur. İlk başta ayrılığı reddetmek, ardından hayal kırıklığı ve öfkeyle yüzleşmek, “belki yeniden olabilir” düşünceleriyle pazarlığa girmek, derin bir boşluk ve kederle depresyona sürüklenmek bu sürecin doğal parçalarıdır. Son aşamada ise kişi, yaşananların geri döndürülemez olduğunu kabullenerek kendi iç dengesini yeniden kurmaya başlar.

Sosyal Medya Kullananlar Dikkat Bu Emojiler Taciz Sayildi

SOSYAL MEDYA DETOKSU YAPIN

Ayrılık sonrası zihinsel iyileşmenin önündeki en büyük engellerden biri de dijital bağlardır. Eski partnerin sosyal medyada hala görünür olması, duygusal kopuşu zorlaştırır. Bu nedenle uzmanlar, ilişki sonrası sosyal medya detoksunu öneriyor. Kişinin eski partneriyle bağlantılarını bir süreliğine kesmesi hem duygusal sınırların korunmasını sağlar hem de iyileşme sürecini hızlandırır.

Bir ilişkiden sonra yas tutmak, sanılanın aksine zayıflık değil, tam tersine duygusal olgunluğun göstergesidir. İlişkide yaşanan güzel anıları, kırgınlıkları, pişmanlıkları kabul etmek ve bu duygularla yüzleşmek, bireyin gelecekte kuracağı bağların daha sağlıklı olmasına da zemin hazırlar.

KARANLIKLARIN ARDINDAN YENİ BİR SABAH DOĞAR

Unutmamak gerekir ki her bitiş, aynı zamanda başka bir başlangıcın habercisidir. Ayrılıklar acı verse de bireyin kendini yeniden keşfetmesine, hayatına başka bir gözle bakmasına ve geleceğe daha sağlam adımlarla ilerlemesine fırsat sunar. Yas süreci gelip geçicidir ama bu süreçte edinilen farkındalıklar kalıcı olabilir. Kendinize izin verin, yasınızı yaşayın; ama orada takılı kalmayın. Çünkü duygusal karanlıkların ardından, mutlaka yeni bir sabah doğar.

Kaynak: Posta