Türkiye’de her yıl 8 milyon araç el değiştiriyor. İkinci el piyasasının büyümesiyle ekspertiz sektörü de hızla genişledi. Ancak denetimsiz açılan firmalar, tüketiciyi korumak yerine mağdur ediyor. Ekspertiz raporlarının güvenlik için son kale olması gerekirken, bazı firmalar bu güveni zedeliyor. Özellikle sahte raporlar ve yüksek ücretler yeni bir sorun alanı yaratıyor.

Denetimsiz Büyüme Tehlike Yaratıyor

Türkiye’de ekspertiz firmaları her sokakta açılmaya başladı. Ancak bu büyüme çoğu zaman kontrolsüz ilerliyor. Kurumsal firmalar MYK belgeli teknisyenlerle hizmet verirken, kayıt dışı kişiler de piyasada faaliyet gösteriyor. Bu kişiler, “kapı önü ekspertizi” adıyla hileli raporlar hazırlıyor. Böylece tüketici güvenliği riske giriyor. Sektörde yalnızca 10-15 büyük kurumsal firma bulunuyor. Binlerce küçük işletme ise çoğu zaman kayıtdışı faaliyet yürütüyor. Bu durum piyasada güvensizlik yaratıyor.

Fahiş Fiyatlar Cebini Yakıyor

Ekspertiz hizmeti almak isteyen tüketiciler fiyat karmaşasıyla karşı karşıya. Basit bir diagnostik kontrol 3 bin liradan başlıyor. Daha kapsamlı paketlerde ücretler 20 bin liraya kadar çıkıyor. Küçük bir hasarın tespit edilmesi bile 8 bin 500 lirayı bulabiliyor. Paket isimlerinde de bir standart yok. Mini, standart, full ve ekstra full seçenekleri farklı firmalarda farklı içerikler sunuyor. Bu da tüketicinin kafasını karıştırıyor. Tüketici dernekleri, fiyatlardaki bu uçurumun kabul edilemez olduğunu vurguluyor.

Otomotiv sektöründe sarsıntı: 7 fabrikasını kapatıyor
Otomotiv sektöründe sarsıntı: 7 fabrikasını kapatıyor
İçeriği Görüntüle

Sahte Raporlarla Araç Satışı

İddiaya göre bazı galeriler, satmak istedikleri kazalı araçları anlaşmalı ekspertizlere götürüyor. Böylece araçlara “temiz” rapor hazırlanıyor. Daha sonra başka bir ekspertizde gerçek hasar ortaya çıkıyor. Bu durumda tüketici uzun dava süreçleriyle karşılaşıyor. Hileli raporların piyasayı zehirlediği ifade ediliyor. Vatandaşın güvenliğini riske atan bu yöntemlerin yaygınlaştığına dikkat çekiliyor.

Tüketici Derneklerinden Uyarı

Dernekler, ekspertiz raporlarının asli bir güvenlik hizmeti olduğunu hatırlatıyor. Fahiş fiyatların ve sahte belgelerin kabul edilemez olduğu belirtiliyor. Elden para alan ve fatura kesmeyen firmaların raporlarının güvenilir olmadığına işaret ediliyor. Ekspertizin dolandırıcılığa karşı son kale olması gerektiği vurgulanıyor. Ancak mevcut durumda bizzat sorun kaynağı haline geldiği ifade ediliyor. Yılda 8-10 milyon aracın geçtiği bu sektör için sıkı denetim çağrısı yapılıyor.

Uzmanlara göre denetimlerin artması hem tüketiciyi hem de kurumsal firmaları koruyacak. Aksi halde, ikinci el araç piyasasında mağduriyetler hızla artmaya devam edecek.

Kaynak: Türkiye Gazetesi