Gazetecilik, yalnızca haber aktarmak değil; toplumsal vicdanı ve adalet duygusunu yansıtmakla da yükümlü bir meslek. Bu zorlu yolculuğun perde arkasını beyaz perdeye taşıyan filmler, hem mesleğin risklerini hem de etik sorumluluklarını izleyiciye aktarıyor. İşte gerçek hikayelerden ilham alan ve gazeteciliğin bilinmeyen yüzünü gösteren yapımlar...
SPOTLİGHT
Boston Globe’un 2002’de Katolik Kilisesi’ndeki istismar vakalarını ortaya çıkarmasını konu alan Spotlight, araştırmacı gazeteciliğin sabır ve titizlikle yürütüldüğünde toplumu nasıl değiştirebileceğini gösteriyor.
THE POST
1971’deki Pentagon Belgeleri skandalını anlatan The Post, Washington Post’un basın özgürlüğü uğruna verdiği mücadeleyi aktarıyor. Hükümet baskılarına rağmen gerçeği yayımlama kararı, gazeteciliğin toplum karşısındaki sorumluluğunu hatırlatıyor.
SHATTERED GLASS
Genç gazeteci Stephen Glass’ın uydurma haberlerini merkezine alan film, basında güvenin ne kadar kırılgan olduğunu vurguluyor. Habercilikte doğruluk, editoryal sorumluluk ve teyit mekanizmalarının önemi çarpıcı bir şekilde sorgulanıyor.
NİGHTCRAWLER
Los Angeles’ta suç olaylarını kameraya alarak televizyonlara satan Lou Bloom’un hikayesini anlatan film, reyting hırsının haberciliği nasıl gölgeleyebileceğini gösteriyor. Etik değerlerin hiçe sayılması, medyanın tehlikeli bir silaha dönüşebileceğini gözler önüne seriyor.
NETWORK
1976 yapımı klasik film Network, haberin reyting uğruna eğlenceye dönüştürülmesini eleştiriyor. Spiker Howard Beale’ın öfkeli tiradı, medya patronlarının ticari baskılar altında gazeteciliği nasıl şekillendirdiğini gözler önüne seriyor.
