Altın, küresel ekonomik belirsizlikler karşısında yatırımcıların yöneldiği güvenli limanlardan biri olmayı sürdürüyor. ABD merkezli yatırım kuruluşu Fidelity, yayımladığı analizle 2026 yılına kadar ons fiyatının 4.000 dolara ulaşabileceğini öne sürdü. Değerlendirme, doların zayıflaması, merkez bankalarının güçlü alım eğilimi ve Fed’in faiz politikası gibi etkenlere dayanıyor. Fidelity International’ın çoklu varlık fonları yöneticisi Ian Samson, Nisan ayında altının 3.500 doları aşarak rekor kırdığını hatırlattı. Samson, yaşanan geri çekilmelerin uzun vadeli yatırımcılar için fırsat sunduğunu da ekledi.
Merkez Bankaları Güçlü Alımlarla Piyasayı Destekliyor
Altına yönelik talep yalnızca bireysel yatırımcılarla sınırlı değil. Dünya genelindeki merkez bankaları da rezervlerini artırmak amacıyla altın alımlarını sürdürüyor. Ian Samson, büyük ölçekli yatırım fonlarının da portföy çeşitlendirmesi çerçevesinde altına yöneldiğini belirtiyor. Yatırım fonlarında altının payı yüzde 5 seviyesinden yüzde 10’a çıkarılmış durumda. Yaz dönemlerinde işlem hacmindeki düşüş ise altına olan talebi daha görünür hale getiriyor.
Jeopolitik Riskler Altına Yönelimi Artırıyor
Altın fiyatlarındaki yükselişin bir diğer tetikleyicisi de küresel düzeyde artan jeopolitik gerginlikler olarak öne çıkıyor. Orta Doğu’daki istikrarsızlık, Rusya-Ukrayna savaşı ve ABD’nin dış ticaretteki korumacı adımları, yatırımcıları güvenli limanlara yönlendiriyor. 2024 yılında altının yüzde 25'in üzerinde değer kazanması da bu yönelimi destekliyor. Ancak bazı dönemlerde yaşanan diplomatik yumuşamalar, fiyatlar üzerinde geçici dalgalanmalara neden olabiliyor. Bu durum, yatırım kararlarını etkileyen bir belirsizlik ortamı yaratıyor.
Ekonomik Politikaların Etkisi Dikkatle İzleniyor
Fidelity’nin analizinde, ABD’nin ithalat vergilerindeki artışa da özel bir vurgu yapılıyor. Vergi oranlarının yüzde 15’e yaklaşmasının ekonomik büyüme üzerinde baskı yaratabileceği ifade ediliyor. Ian Samson, bu durumun doların değer kaybına neden olabileceğini ve altın için destekleyici bir ortam sunacağını belirtiyor. Ayrıca, 2025 Mayıs ayında Jerome Powell’ın görev süresinin sona erecek olması, Fed’in yönünü belirleyecek yeni isimlerin etkisini gündeme taşıyor. Donald Trump’ın faiz indirimi yönündeki talepleri de para politikalarında değişim ihtimalini artırıyor.
Piyasalarda Belirsizlik Sürerken Gözler Fed’de
Fidelity'nin 4.000 dolarlık öngörüsü, Goldman Sachs’ın benzer yönlü tahminleriyle benzeşiyor. Ancak Citigroup, fiyatlarda gerileme ihtimalini dışlamıyor. Spot altın şu anda 3.310 dolar seviyesinden işlem görüyor. Bu hafta yapılacak Fed toplantısında faiz kararı beklenmese de, Başkan Powell’ın açıklamaları piyasaların yönünü etkileyebilir. Altının seyrini, hem Fed’in mesajları hem de küresel ekonomik gelişmeler belirleyecek.
Not: Burada yer alan değerlendirmeler yatırım kapsamında değildir. Haberimizde kesinlikle yatırım tavsiyesi verilmemiştir.