Yapay zekanın hızlı gelişimi, sadece ders içeriklerinin değil, eğitim hedeflerinin de köklü bir revizyona tabi tutulması gerektiğini ortaya koyuyor. Forward College’ın kurucusu Boris Walbaum, Les Echos’taki yazısında, yapay zekaya uyumlu yeni bir eğitim yaklaşımının zorunluluğuna dikkat çekiyor.
İŞSİZLİK RİSKİ BULUNUYOR
Walbaum, teknoloji girişimcisi Dario Amodei’nin beş yıl içinde nitelikli pozisyonların yarısının yok olabileceği öngörüsünü aktararak, mevcut eğitim sistemlerinin bu duruma hazırlıksız olduğunu ve genç mezunlar arasında kitlesel işsizlik riskinin bulunduğunu belirtiyor. Bu nedenle eğitimin sadece “yeni mesleklere” uyarlanması yeterli olmayacak. Çünkü bugünün yeni meslekleri de uzun ömürlü olmayabilir. Uzmanlara göre öğrencileri belirsizlik ve sürekli değişimle başa çıkmaya hazırlayacak yapay zeka sonrası eğitim anlayışı geliştirmek artık bir zorunluluk.
"TEMBELLEŞMİŞ ZİHİNLERİN DÜŞMANI"
Eurotopics’te yer alan habere göre, yapay zeka araçları şimdiden okullarda kullanılmaya başlandı ve öğrenme süreçlerini dönüştürüyor. Ancak öğrencilerin bu teknolojileri pasif tüketim aracı olarak kullanması, öğrenme becerilerinin körelmesine yol açabilir. Uzmanlar, yapay zekanın doğru kullanıldığında öğrencilerin en büyük destekçisi, yanlış kullanıldığında ise “tembelleşmiş zihinlerin düşmanı” olabileceğini belirtiyor.
YAPAY ZEKA YETERSİZ KALABİLİR
Eğitimci Gergely Nádori, yapay zekanın bilgi çoğaltma, özet çıkarma ve anlama gibi görevlerde başarılı olduğunu kabul ediyor. Ancak işbirliği, yaratıcılık, eleştirel düşünme ve problem çözme gibi insani beceriler söz konusu olduğunda yapay zekanın yetersiz kaldığını vurguluyor. Nádori’ye göre yapay zeka, öğretmenlere yalnızca temel süreçlerde destek olabilir. Öğrencilerin ise üzerine kendi yaratıcılıklarını, duygusal zekalarını ve eleştirel düşünme becerilerini inşa etmeleri gerekmektedir.
