Türkiye genelinde mart ayının kira sözleşmesini yenileyecek olanlar için yeni zam oranları belirlendi. TÜİK'in açıkladığı şubat ayı enflasyon verileri, kira artışlarında yeni bir döneme işaret ediyor. Peki, kira zam oranı ne kadar oldu ve nelere dikkat etmek gerekiyor?

Geçtiğimiz aylarda yüzde 25'lik kira artışının bolluğunun ardından, kira zamları artık enflasyon verileri hesabı hesaplanıyor. TÜİK'in sistemlerine göre, Şubat ayındaki enflasyon aylık yüzde 2,27, yıllık ise yüzde 39,05 olarak açıklandı. İki aylıklara göre ortalamaya göre hesaplanan kira artış oranı ise yüzde 53,83 olarak belirlendi.

Kira Artış Oranı Nasıl Hesaplanıyor?

Mart ayında kira sözleşmesi yenilenecek olanlar için zam oranı yüzde 53,83 olacak. İşte kira artışına örnek programlamalar;

Mevcut kira: 10.000 TL

Zam oranı: %53,83

Yeni kira: 15.383 TL

Mevcut kira: 11.000 TL

Zam oranı: %53,83

Yeni kira: 16.921 TL

Mevcut kira: 12.000 TL

Zam oranı: %53,83

Yeni kira: 18.460 TL

Ev Sahipleri ve Kiracılar Nelere Dikkat Etmeli?

Kira artışının belirlenmesinde TÜFE'nin üzerinde iki aylık kaydedilmiyor alınıyor. Ancak, ev sahipleri ve sahipleri arasındaki anlaşmazlıkların önünden geçmek için bazı noktalara dikkat edilmesi gerekiyor:

  • Kira süresinin şartları açık ve net olmalıdır.

  • Kira artış oranı, yasal olarak oluşturulabilir.

  • Ev sahibi ve yapıcı, karşılıklı olarak uzlaşmaya varmaya çalışmalı.

  • Anlaşmazlık durumunda, hukuki yollara başvurulmalıdır.

Kira Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk

Kira anlaşmazlıklarının çözümü için arabuluculuk da bir seçenek olabilir. Arabuluculuk, herkesi bir araya getirerek, bağımsız bir arabulucu yoluyla çözüm çözümlerini sağlıyor. Arabuluculuk süreci, mahkemeye gidildikten sonra daha hızlı ve daha ekonomik bir çözüm yolu olabilir.

Konut Piyasasında Neler Oluyor?

Kira artışlarının yanı sıra, konut fiyatlarındaki artışlar da dikkat çekiyor. Özellikle büyük şehirlerde konut fiyatlarının yükselmesi, ev sahibi olmayı zorlaştırırken, kiracıların da daha yüksek kira ödemelerine neden oluyor. Konut piyasasının dengelenmesi ve uygun maliyetli konut projelerinin gerçeğe uygun olması, bu sorunun çözümü için önemli adımlar olabilir.

Kaynak: Haber Merkezi