Havaların soğumasıyla birlikte çocuk polikliniklerine başvurular hızla çoğalıyor. Kapalı ortamlarda geçirilen sürenin artması ve virüslerin kolay yayılması, özellikle çocukları enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale getiriyor. Memorial Antalya Hastanesi’nden Uzm. Dr. Soner Demirel, kış aylarında görülen birçok rahatsızlığın basit tedbirlerle önlenebileceğini belirterek aileleri uyardı.

Kışın en çok rastlanan çocuk hastalıkları

Demirel, kış mevsiminin solunum yolu enfeksiyonlarının zirve yaptığı dönem olduğunu vurgulayarak çocukların bağışıklık yapısının yetişkinlere göre daha hassas olmasının riskleri artırdığını söyledi. Bu dönemde en sık karşılaşılan hastalıkları şöyle açıkladı:

Grip (İnfluenza): Yüksek ateş, öksürük ve kas ağrılarıyla belirti gösterir, özellikle okullarda hızla bulaşabilir.

Soğuk algınlığı: Burun akıntısı, hapşırık ve hafif ateşle ortaya çıkar; çocuklar bir kış döneminde birkaç kez yaşayabilir.

Bronşiyolit: Daha çok bebeklerde görülür, nefes darlığı ve hırıltılı solunuma yol açabilir.

Zatürre (Pnömoni): Ateş, öksürük ve nefes sıkışmasıyla ilerleyen ciddi bir akciğer enfeksiyonudur.

Orta kulak iltihabı: Genellikle bir üst solunum yolu enfeksiyonu sonrası gelişir; kulak ağrısı ve ateşe neden olur.

Krup: Gece artan havlar tarzı öksürük ve ses kısıklığıyla kendini belli eder, özellikle 6 ay–3 yaş arasında yaygındır.

“Hastalığı başlamadan önlemek en etkili yöntemdir”

Dr. Demirel, kapalı alanlarda damlacık yoluyla bulaşmanın çok kolay olduğunu belirterek asıl hedefin hastalık ortaya çıkmadan koruyucu tedbirler almak olması gerektiğini vurguladı. Doğru uygulanan basit önlemler sayesinde bulaş riskinin yarı yarıya azaltılabileceğini ifade etti.

Çocukları korumak için 5 temel öneri

El hijyeni: Çocuklara düzenli el yıkama alışkanlığı kazandırılmalı; özellikle okuldan geldikten sonra, yemek öncesi ve tuvalet sonrası eller en az 20 saniye sabunla yıkanmalı.

Aşılar: Grip aşısının her yıl sonbaharda yapılması gerektiğini belirten Demirel, astım gibi kronik hastalığı olan çocuklarda bunun daha da önemli olduğunu söyledi. Pnömokok, Hib ve RSV aşılarının da ciddi enfeksiyonlara karşı koruyucu olduğuna dikkat çekti.

Havalandırma: Ev ve okul ortamlarının düzenli havalandırılması gerektiğini vurgulayan uzman, ideal nem oranının %40–60 olduğunu, kuru havanın virüs yayılımını hızlandırdığını belirtti.

Tütün dumanından kaçınma: Sigara dumanının çocuk sağlığı için ciddi bir tehdit olduğunu ifade etti.

Maske ve kalabalıktan uzak durma: Salgın dönemlerinde maske kullanımının koruyucu olduğunu hatırlatan Demirel, AVM ve toplu taşıma gibi mekanların bulaş açısından en riskli yerler olduğunu söyledi. Ayrıca çocukların terleyip üşümemesi için kat kat giydirilmesi, atkı-bere-eldiven kullanımının ihmal edilmemesi gerektiğini ekledi.

Bağışıklığı güçlendirmek: Hastalıklara karşı doğal savunma

Demirel, güçlü bir bağışıklık sisteminin çocukların kış hastalıklarını daha hafif atlatmasını sağladığını belirterek şu önerilerde bulundu:

Dengeli beslenme: C vitamini içeren meyveler, çinko kaynakları ve probiyotik besinler bağışıklık için önemli katkı sağlar.

Yeterli uyku: Çocukların günlük 10–12 saat uyuması gerektiğini ifade etti.

Fiziksel aktivite: Soğuk havaya rağmen açık havada yapılan kısa yürüyüşlerin bağışıklığı desteklediğini söyledi.

Stres yönetimi: Aile içinde huzurlu bir ortam ve çocukların sevdiği aktiviteler stresin azaltılmasına yardımcı olur.

Düzenli doktor kontrolü: Alerji, astım gibi kronik durumların erken fark edilmesinin önemli olduğunu belirtti.

Uzm. Dr. Soner Demirel, ailelerin bilinçli ve dikkatli davranmasının çocukların kış aylarını daha sağlıklı geçirmesinde büyük rol oynadığını ifade ederek uyarılarını tekrarladı.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı