Kış aylarının gelmesiyle birlikte, milyonlarca hanenin en önemli gündem maddelerinden biri de ısınma maliyetleri oldu. Özellikle doğal gaz faturalarını kontrol altında tutmak isteyenler için "Kombiyi sürekli düşük ayarda mı çalıştırmalı, yoksa ihtiyaç anında açıp kapatmalı mı?" sorusu, her yıl olduğu gibi bu yıl da en çok tartışılan konuların başında geliyor. Konuya ilişkin çeşitli üniversitelerden ve enerji enstitülerinden yapılan bilimsel çalışmalar, iki farklı kullanım alışkanlığının enerji tüketimi üzerindeki etkilerini karşılaştırarak, en ekonomik yöntemin hangisi olduğuna dair önemli ipuçları sunuyor.

Bilimsel Araştırmalar Ne Söylüyor?

Enerji verimliliği üzerine yapılan bilimsel çalışmalara göre, bir ısıtma sistemini sürekli olarak tamamen durdurup, ardından tekrar yüksek seviyede çalıştırmak, cihazın soğumuş bir ortamı yeniden ısıtma sürecinde çok daha fazla enerji harcamasına neden oluyor. Bina Enerji Performansı üzerine yapılan bir akademik çalışmada, termostatın tamamen kapatılması yerine, ortam sıcaklığının birkaç derece düşürülerek düşük bir seviyede tutulmasının, daha istikrarlı ve verimli bir enerji tüketimi sağladığı saptandı. Araştırma ekibinin verileri, "set-back" olarak adlandırılan bu ısı düşürme yönteminin, kombiyi tamamen kapatıp yeniden açmaya kıyasla %10 ila %30 arasında bir tasarruf sağlayabildiğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, bunun temel nedenini şu şekilde açıklıyor: “Bir ev ne kadar soğursa, tekrar istenen sıcaklığa ulaşmak için o kadar fazla enerji gerekir. Sürekli ısı kaybeden duvarlar, zeminler ve eşyalar yeniden ısınırken, kombi maksimum güçte çalışarak yüksek miktarda gaz tüketimi gerçekleştirir.” Bu nedenle, kombinin tamamen kapatılması, özellikle dış hava sıcaklığının çok düşük olduğu zamanlarda, toplam tüketimi azaltmak yerine artırabiliyor.

Uzmanlara Göre En Tasarruflu Yöntem Hangisi?

Yapılan araştırmalar ve uzman görüşleri ışığında, en tasarruflu kombi kullanım yöntemi, evin kullanım alışkanlıklarına göre şekilleniyor. Uzmanlara göre net sonuç şöyle özetlenebilir:

  • Ev Kısa Süre Boş Kalacaksa: Eğer evden sadece birkaç saatliğine (örneğin alışveriş, kısa bir ziyaret vb.) ayrılıyorsanız, kombiyi tamamen kapatmak yerine düşük bir sıcaklık ayarında (örneğin 15-18 derece) sürekli çalışır halde bırakmak daha tasarrufludur.

  • Ev Tüm Gün Boş Kalacaksa: Ev halkı iş veya okul nedeniyle tüm gün dışarıda olacaksa, kombiyi tamamen kapatmak yerine "ekonomik mod"a almak veya sıcaklığı yine düşük bir seviyeye ayarlamak daha doğru bir yöntemdir.

  • Gece Boyunca: Uyku sırasında vücut ısısı düştüğü ve yorgan gibi ek korumalar olduğu için, oda sıcaklığını gündüze göre 2 ila 4 derece düşürmek, hem konforlu bir uyku ortamı sağlar hem de ciddi bir enerji tasarrufu sunar.

Bu bulgular, Avrupa ve Kuzey Amerika’daki enerji laboratuvarlarının ortak değerlendirmeleriyle de örtüşüyor.

Yalıtım Faktörü: Oyunun Kuralını Değiştiriyor

Uzmanların altını çizdiği en kritik noktalardan biri ise evin yalıtım durumu. Yalıtım, kombi kullanım stratejisini doğrudan etkileyen en önemli faktör olarak öne çıkıyor.

  • İyi Yalıtılmamış Evlerde: Dış cephe mantolaması, çift cam veya kaliteli pencere sistemleri bulunmayan, ısı kaçağının yüksek olduğu evlerde, kombiyi kapattığınızda ortam çok hızlı bir şekilde soğur. Bu durumda, kombiyi yeniden çalıştırdığınızda harcanan enerji, düşük ayarda sürekli çalıştırmanın maliyetini aşabilir. Bu tip evlerde bile, kombiyi çok düşük bir ayarda sabit tutmak genellikle daha avantajlıdır.

  • İyi Yalıtımlı Evlerde: Yalıtımı güçlü olan evlerde ise ısı kaybı çok daha yavaş gerçekleşir. Bu evlerde, kombinin düşük sıcaklıkta uzun süre çalışması, son derece verimli ve sabit bir enerji profili sunarak maliyetleri önemli ölçüde düşürür.

Sonuç olarak, kombiyi tamamen kapatmak kısa vadede mantıklı bir tasarruf yöntemi gibi görünse de, bilimsel veriler ve uzman görüşleri, çoğu durumda "düşük sıcaklıkta sürekli çalışma" yönteminin daha ekonomik olduğunu gösteriyor.

Kaynak: Haber Merkezi