Goldman Sachs ve JPMorgan gibi finans devleri, altının önümüzdeki 12 ila 15 ay içerisinde yeni bir rekor kıracağını tahmin ediyor. Bu beklenti, altının sadece güvenli liman olarak değil, aynı zamanda yüksek getirili bir yatırım aracı olarak da konumunu güçlendirmesiyle bağlantılı. FactSet verilerine göre altın, 2.000 dolar seviyesini ilk kez 2023 Nisan’da aşarken, 3.000 dolar eşiği ise Mart 2025’te geçildi. Analistlere göre bu ivme, 4.000 dolara giden yolu daha kısa sürede açabilir.
Madencilik Hisseleri Yükselişe Geçti
Altın fiyatlarındaki artış, değerli maden sektöründeki hisselere de yansıdı. 79 hisseden oluşan altın, gümüş ve değerli taş madenciliği endeksi yılın ilk yarısında %45’in üzerinde yükseldi. Öne çıkan şirketlerden bazıları şu şekilde:
-
Newmont (NEM): %60’tan fazla değer kazandı
-
Wheaton Precious Metals (WPM): %60’ın üzerinde yükseldi
-
Kinross Gold (KGC): %71 artış kaydetti
-
Royal Gold (RGLD): %354 oranında değer kazandı
-
Sandstorm Gold (SAND): Horizon Copper satın alımı sonrası %6,7 artış gösterdi
Merkez Bankaları Altına Yöneliyor
2024 sonunda merkez bankalarının altın rezervlerinin yaklaşık 36.200 ton seviyesine çıkacağı öngörülüyor. Bu oran, 2023 sonunda %15 iken, 2024’te resmi rezervlerin %20’sine denk gelmesi bekleniyor. JPMorgan, 2025 yılı boyunca yaklaşık 900 ton daha altın alımı yapılacağını belirtiyor. Bu durum, merkez bankalarının ABD dolarına olan güveninde yaşanan kırılmanın bir sonucu olarak yorumlanıyor.
BRICS Ülkeleri ve Çin Etkisi
Özellikle BRICS ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika), altın alımlarında ön plana çıkıyor. Çin Merkez Bankası, Mayıs itibarıyla altın rezervlerini yedinci ay üst üste artırdı ve toplamda 3,285 trilyon dolarlık seviyeye ulaştı. Aynı dönemde ABD hazine tahvili varlıkları düşüş gösterdi. Bu tablo, Çin’in dolar bağımlılığını azaltma stratejisinin sürdüğünü ortaya koyuyor.
Jeopolitik Riskler Altını Öne Çekiyor
Rusya-Ukrayna savaşı sonrası başlayan rezerv yönelimi, dünya genelinde güvenli liman arayışını güçlendirdi. TRX Gold CEO’su Stephen Mullowney’e göre, önümüzdeki 12–18 ay içinde jeopolitik risklerde artış yaşanması muhtemel. Bu da yatırımcıların güvenli liman olarak altına yönelmesini hızlandırabilir. Ayrıca, ABD’nin uygulamaya koyduğu yeni ticaret tarifelerinin tüketici fiyatlarını artırma potansiyeli, altını enflasyona karşı koruyucu bir araç haline getiriyor.
Altın yatırımcısı için önümüzdeki dönemde fiyatların seyrini belirleyecek temel unsurlar; merkez bankalarının stratejileri, küresel jeopolitik gelişmeler ve ABD ekonomisindeki politika değişiklikleri olacak. Şimdilik, büyük yatırım kuruluşlarının ortak beklentisi: Altının ons fiyatı 2026’da 4.000 doları görecek.