Küresel enerji piyasalarındaki belirsizlikler, Türkiye'deki akaryakıt fiyatlarını doğrudan şekillendirmeye devam ediyor. Brent petrol fiyatlarındaki hareketlilik, döviz kurundaki dalgalanmalarla birleşince pompa fiyatlarında istikrarsız bir tablo ortaya çıkıyor. Milyonlarca araç sahibi, 10 Kasım 2025 Pazar günü itibarıyla geçerli olan güncel benzin, motorin ve LPG fiyatlarını öğrenmek için akaryakıt istasyonlarına yöneldi. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan vatandaşlar, günlük ulaşım maliyetlerini hesaplarken artan fiyatların bütçeleri üzerindeki etkisini hissediyor. Akaryakıt maliyetlerindeki değişimler, sadece bireysel ulaşımı değil, aynı zamanda taşımacılık ve lojistik sektörlerini de yakından ilgilendiriyor.

İstanbul'da Yakıt Fiyatları İki Yakada Farklılaşıyor

Türkiye'nin en kalabalık metropolü olan İstanbul'da akaryakıt fiyatları, Avrupa ve Anadolu yakaları arasında küçük farklılıklar gösteriyor. Dağıtım maliyetlerindeki değişkenlikler, pompa fiyatlarına yansıyarak iki yaka arasında fiyat makasının oluşmasına neden oluyor. İstanbul Avrupa Yakası'nda, 10 Kasım 2025 Pazar sabahı itibarıyla benzinin litre fiyatı 53.72 TL olarak belirlendi. Aynı yakada motorinin litre fiyatı ise 57.58 TL seviyesinden sürücülere sunuluyor. Otogaz (LPG) kullanıcıları için litre fiyatı 27.71 TL olarak istasyon tabelalarında yerini aldı. Anadolu Yakası'na geçildiğinde ise fiyatlarda hafif bir düşüş gözlemleniyor. İstanbul Anadolu Yakası'nda benzinin litre fiyatı 53.54 TL olarak uygulanıyor. Motorinin litre fiyatı ise 57.43 TL olarak pompaya yansıyor. LPG'nin litre fiyatı 27.08 TL olarak belirlenmiş durumda. Şehirdeki fiyat farklılıkları, sürücülerin yakıt alırken daha ekonomik seçenekleri araştırmasına neden oluyor.

Başkent Ankara'da Fiyatlar Yüksek Seviyede

Başkent Ankara'da da akaryakıt fiyatları, sürücülerin bütçesini zorlayan seviyelerde seyrediyor. Şehrin memur yoğunluğu ve merkezi konumu, yakıt tüketimini her zaman yüksek tutuyor. Ankara'da benzinin litre fiyatı 54.57 TL olarak belirlendi. Dizel araç sahipleri için motorinin litre fiyatı 58.61 TL'ye ulaştı. Başkentte LPG'nin litre fiyatı ise 27.60 TL olarak kaydedildi. Ankara'daki fiyatlar, İstanbul'a kıyasla bir miktar daha yüksek seyrederek dikkat çekiyor. Lojistik ve ulaşım maliyetleri, başkentteki pompa fiyatlarının belirlenmesinde önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Özellikle kış aylarına girilirken, ısınma ve ulaşım maliyetlerindeki artış endişe yaratıyor. Vatandaşlar, akaryakıt zamlarının iğneden ipliğe her ürüne yansımasından endişe duyuyor. Hükümetin vergi politikaları da nihai pompa fiyatını belirleyen unsurlar arasında bulunuyor.

Ege'nin İncisi İzmir'de Motorin 59 Liraya Dayandı

Ege Bölgesi'nin en büyük metropolü İzmir'de de akaryakıt fiyatları yükselişini sürdürüyor. Turizm ve tarım merkezi olan şehirde, yakıt maliyetleri ekonomik faaliyetleri doğrudan etkiliyor. İzmir'de benzinin litre fiyatı 54.90 TL olarak istasyonlarda yerini aldı. Motorinin litre fiyatı ise 58.94 TL ile 59 lira sınırına dayandı. Şehirdeki LPG kullanıcıları için litre fiyatı 27.53 TL olarak açıklandı. İzmir, listedeki diğer büyükşehirlere göre en yüksek benzin ve motorin fiyatlarına sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Liman kenti olması ve lojistik hareketliliğin yoğunluğu, fiyatlandırmada etkili oluyor. Artan maliyetler, özellikle tarımsal üretim yapan çiftçiler için ek bir yük oluşturuyor. Traktör ve tarım makinelerinde kullanılan motorin, üretim maliyetlerinin önemli bir parçasını teşkil ediyor. Sürücüler, indirim kampanyalarını ve daha uygun fiyat sunan istasyonları takip ederek tasarruf etmeye çalışıyor.

Fiyatları Etkileyen Küresel ve Yerel Faktörler

Akaryakıt pompa fiyatlarının belirlenmesinde birden fazla dinamik rol oynuyor. Uluslararası piyasalarda Brent petrolün varil fiyatı, en temel belirleyici olarak kabul ediliyor. OPEC+ ülkelerinin üretim kararları ve küresel jeopolitik gelişmeler, Brent petrol fiyatlarında ani dalgalanmalara neden olabiliyor. Yurt içinde ise Dolar/TL kurundaki değişimler, ithal edilen ham petrolün maliyetini doğrudan etkiliyor. Rafineri çıkış fiyatına eklenen Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Katma Değer Vergisi (KDV) gibi vergiler, nihai pompa fiyatının önemli bir kısmını oluşturuyor. Devletin vergi politikalarında yapacağı herhangi bir değişiklik, fiyatlara anında yansıma potansiyeli taşıyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), fiyatlandırma mekanizmasını denetleyerek tavan fiyat uygulamalarını kontrol ediyor. Dağıtım şirketlerinin kâr marjları da fiyatlandırmada etkili olan bir diğer unsurdur. Tüm unsurlar bir araya geldiğinde, vatandaşların araçlarına doldurduğu yakıtın maliyeti ortaya çıkıyor. Piyasalardaki belirsizlik sürdükçe, akaryakıt fiyatlarındaki hareketliliğin devam etmesi bekleniyor.

Kaynak: Haber Merkezi