Partisinin ilçe başkanlığına tekrar aday olduğunu açıklayan CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Tevfik Yıldırım, Eskişehir Net’ten Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtladı. Seçimlere beyaz listeyle girecek olan Yıldırım, örgütün ve tabanın desteğiyle, talebiyle aday olduğunu söyledi. Belediye başkanlarının kongreleri yönlendirdiği yönde yapılan açıklamaları değerlendiren Yıldırım, belli bir kesimin belediye başkanlarını örgütten soyutlamaya çalıştığını ifade etti. Beyaz listenin Tepebaşı’nda önde gittiğini de hatırlatan Yıldırım, sayısal olarak önde olmalarına rağmen rahat değil temkinli olduklarını belirtti.
“Örgütün desteğiyle tekrar aday oldum”
Odunpazarı’nda çok fazla isim adaylığını açıkladı. Odunpazarı’nda 4-5 tane aday varken Tepebaşı’nda sadece sizin aday olmanızı neye bağlıyorsunuz?
Tepebaşı’nda ben belediye meclis üyesiydim. Belediye meclis üyeliğinde ön seçim olmuştu. Ön seçimle beraber üyelerimizin hepsi oy kullanmıştı. Ben orada listeye girip daha sonrasında da yerel seçimlere girip yerel seçimlerde de aldığımız seçim sonuçlarıyla beraber belediye meclis üyesi olmuştum. Derken ilçemizde ilçe başkanımızın istifasıyla beraber ilçe başkanlığı koltuğu boşalmıştı. Ben bu koltuğa talip oldum. O süreçten bu yana yaklaşık 1 yıl 1 ay gibi bir zaman geçti. Bu 1 yıl 1 aylık süreç içinde gerek çalışmalarla gerek yönetim kurulumuzla beraber gerek konuştuğumuz üyelerle yaptığımız fikir alışverişinde üyelerin bu şekilce çalışmaların devam etmesi gerektiğine, örgütün benim arkamda, yönetimimin arkasında olduğuna ilişkin bir kanı oluştu. Ve örgütün desteğiyle beraber tekrar yeniden aday olacağımı söyledim. Ve aynı şekilde örgütümün arkamda olduğunu da bu vesileyle hissediyorum ben. Hem burada aday çıkmaması hem de mahallelerde ikinci bir delege listesinin de çıkmamasıyla bunu da görmüş oluyorum. Örgüt benim aday olmam gerektiğinden bahsetmişti. Tabandan gelen istek üzerine oluşunca bu şekilde devam ediyoruz.
Siz beyaz listeyle delege seçimlerine girdiniz. Tepebaşı’nda turuncu liste var. Turuncu listeyle hiç bir araya geldiniz mi? Onların eleştirileri, talepleri neler? Konuştunuz mu hiç?
Turuncu liste sadece bir mahallemizde ortaya çıkmıştı. Bu mahallemizde de görev sürem içinde mahalle sorumluluğuna atadığım kişilerce bunların ilerleyen süreç içinde görevleriyle alakalı yapılan uyumsuzluklar, uyuşmazlıklardan kaynaklı tekrardan görevden alınmasının neticesi olarak görüyorum ben turuncu listeyi. Elbette ki herkesin doğal hakkıdır seçimlere girmek, liste çıkarmak, delege olmaya çalışmak. Bu turuncu liste dediğim gibi Şirintepe özelinde çıkmış bir liste. Bunu da Şirintepe mahallesinin seçimi yapıldı. 251’e 125 oy alındı. 251 beyaz liste ile şu anda delegeler belirlendi diyebilirim. Burada elbette ki daha öncesinde oturduk, konuştuk. Daha sonra ki ilerleyen süreçte de bizim kapımız herkese açık. Burası genel başkanımızın söylediği gibi baba ocağı. Buraya herkes gelip gidebilir. Herkes her şekilde görüşlerini beyan edebilir.
“Örgütü belediye başkanlarından soyutlamak istiyorlar”
Belediye başkanları kongre sürecine dahil oluyor diye eleştiriler yapılıyor. Belediye başkanları kongreleri yönlendiriyor mu? Başkanlar kongrelerin neresinde durmalı sizce?
Örgüt tanımımıza dönüp baktığımız zaman özellikle orayı irdelemek lazım. Örgütü tamamen belediye başkanlarından soyutlamak isteyen bir kesim var. O eleştiriler o söylemler biraz da bundan kaynaklı diye düşünüyorum. Belediye başkanlarını örgütün bir parçası olarak düşünüyoruz biz, yorumluyoruz. Elbette ki örgütten bağımsız düşünülemez belediye başkanları. Zira belediye başkanlarının çalışmaları neticesinde en son yaptığımız yerel seçimlerde biz çoğu ili aldık, çoğu ilçeyi aldık. Yerel seçimler itibariyle iktidar olan partiyiz şu an. Burada da sosyal demokrat belediyeciliği gösterdi belediye başkanlarımız. Bundan kaynaklı olarak da aslında örgütün belediye başkanlarına da ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz. Belediye başkanlarının direkt seçimlere müdahil olması hususunda birazcık dediğim gibi tamamen soyutlamak isteyenlerin söylemleridir. Tamamen soyutlanamaz. Belediye başkanlarının elbette ki bir düşünceleri vardır, görüşleri vardır. Siz neden böyle düşünüyorsunuz ya da siz neden bunu destekliyorsunuz veya desteklemiyorsunuz gibi söylemler de afakidir.
“Belediye başkanlarının selamıyla aranmasını yanlış bulmuyorum”
Sosyal medyada bazı partililer belediye başkanların isimleriyle üyelerin arandığını ve bu şekilde destek istendiğini paylaşıyor. Bu paylaşımlar doğru mu?
Belediye başkanlarının ismini kullanan kimdir, kim kimi neden aramıştır bunların biraz daha detayına inmek gerekiyor. Yoksa burada mahalleler özelinde diyebilirim, mahalleler özelinde delege çıkartıp da delege adaylarını seçtiremeyecek kişiler buna daha çok sığınıyor. Ve diğer tarafları da biatçı olarak yorumlamaya başlıyor. Belediye başkanları direkt etki ediyor, arıyor, arattırıyor şeklinde lanse ediyor. Ama böyle bir şeyler söz konusu değil. Ve belediye başkanlarının da selamıyla aranması kısmında da yanlış olduğunu düşündüğüm bir konu değil benim şahsi düşüncemi soracak olursanız.
“Talat Yalaz’ın destek verdiği isimleri açıklaması gayet doğal”
Kongre sürecinde aday olan Talat Yalaz’ın tarafsız durmadığına dair eleştiriler yapılıyor. Talat Yalaz’ın sizi ve Rahmi Çınar’ı desteklemesi neden eleştiriliyor?
Örgütün istediği aday, tabanın desteklediği aday olarak kendimi lanse ettiğim kısım da aynı şekilde Talat Yalaz’ı da örgüt istiyor. Kimle konuşursak konuşalım Talat Yalaz ismini veriyor. Partili dahi olmayan kişilerden biz Talat Yalaz ismini duyabiliyoruz. Üye olmayan kişiler dahi Talat Yalaz’ın çalışmaları bir şekilde etki etmiş, ismini uyurmuş. Biz de bunlara kulak tıkayacak değiliz. Aynı şekilde bu süreç içinde beyaz liste benim listem diyebiliyorsam gönül rahatlığıyla aynı şekilde Rahmi Başkan da mavi liste benim listem diyebiliyorsa bu delege seçimlerinde bu delegeler ilçe başkanlıklarını belirleyecek. İlçe başkanlıkları belirlenirken ön yüzünde ilçe yönetimleri arka yüzünde de il delege adayları olmuş olacak. İl delege adayları da il kongresinde il başkanını seçecekler. Yani mahallelerde yapılan delege seçimleri benim seçimimi etkileyecek. Benim seçimim ilerleyen süreç içinde Talat Yalaz’ın seçimlerini etkileyecek. Haliyle Talat Yalaz’ın da seçimi olmuş oluyor mahallelerde, ilçede yapılan seçimler. Bundan kaynaklı olarak Talat Yalaz’ın elbette beyanatlarıyla beraber beyaz ve mavi liste isimlerini desteklemesi gayet tabi doğal.
“Rahat değiliz temkinliyiz”
Beyaz liste Tepebaşı’nda sayısal olarak önde gidiyor. Ama bu önde gitme durumu sizi rahatlatıyor mu yoksa temkinli misiniz?
Tabi ki temkinliyiz. Zira bizim takvimimize baktığımız zaman biz hemen hemen bazı günlerde iki bazı günlerde üç bazı günlerde dört mahalleyi aynı anda seçim yapma planlaması içinde seçimlere götürdük ve seçimleri gerçekleştiriyoruz. Turuncu liste olarak tek bir mahallede karşımıza liste çıktı. Diğer iki mahallede de liste çıktı ama bunlardan birisi 8 birisi 10 oy aldığı için onlar çok etkili bir şekilde bir seçim çalışması içinde olmamışlar. Turuncu liste elbette ki 125 oy aldı. Bu 125’i Şirintepe mahallesinde ilerleyen süreç içinde de diğer mahallelerde var mıdır yok mudur bunlara baka baka ilerleyeceğiz, ilerliyoruz da. Yapığımız seçimler tamimiyle şeffaf. Aynı zamanda daha öncesinde de çalışmaların yapıldığı seçimler. Her mahalleyi biz daha öncesinde tüm üyeler kapsamında teker teker çalışmalarımızı geçekleştiriyoruz. Yeri geliyor biz ev ziyaretleri de gerçekleştiriyoruz. Bu haliyle biz seçimlere olması gerektiği gibi hazırlanıyoruz. Bir rehavete kapılma gibi bir algı oluşmasın. İlerleyen süreç içinde de yapacağımız mahallerdeki seçimlerde biz çalışmalarımıza devam edeceğiz ve bu çalışmalar neticesinde de meyvelerini toplayacağımıza inanıyorum.
“Şirintepe’de yüzde 70 katılım oldu”
Eskişehir’de CHP’nin üye sayısı 23 bini buldu. 23 bin üyesi olan bir partinin delege seçimlerinde yoğunluk oluyor mu? Partililer delege seçimlerine katılım durumu nasıl?
Ben Tepebaşı ilçe başkanlığına başladığım zamanlarda 4 bin 500 civarında üyemiz vardı. Bugün itibariyle 7 bin 300 oy kullanabilir üyemiz var. Oy kullanamayacak üyelerimizle beraber bu sayı 8 binler civarında diyebilirim. Bu süreç içinde katılım son bir yılda özellikle üye katılımı hem bizim çalışmalarımızın neticesinde gerçekleşti hem de biz 19 Mart darbesini yaşadık bu ülkede. 19 Mart darbesiyle beraber yoğun bir şekilde üye kayıtlarımız oldu, olmaya da devam ediyor hala. Bunun neticesi de zaten sandıklara yansıyor. O süreç içinde üye olan insanlar bir şekilde seslerini çıkarmak için daha önce CHP’ye gönül vermiş ama bunu resmiyete dökmemiş üyelerimizdi. Şu an için resmiyete dökülmüş üyeliklerle beraber ilgi göstere aşamasındalar. Şu anda biz seçimlerde üçte bir çoğunluğu sağladığımız taktirde seçimlerimizi birinci turda gerçekleşiyoruz. Şu ana kadar bütün mahallelerde çoğunluğu sağladık. Şirintepe’de yüzde 70 katılıma ulaştık örneğin. Çift liste olmasının avantajıydı bu. Şu anda özellikle son bir yılda gelen üyeler daha çok ilgi gösteriyor.
Yönetiminizde değişiklikler olacak mı?
Yönetimde değişiklikler olma ihtimali yüksek. Zaten bu son tüzük kurultayımızla beraber belediye, belediye iştiralarında çalışanlara ilişkin aday olamama gibi bir kıstas gelmişti. Bu kıstasa ilişkin zaten yönetim kadrolarında değişikliklerin olacağı mecburi. Bunun yanı sıra da ilerleyen süreç içinde de elbette ki bu yöneticiler üzerinde de detaylı çalışmaları yapacağız.
“Belediye tandanslı değil kendi hür fikriyle hareket eden”
Belediye çalışanlarının parti yönetimlerinde görev alamaması, delege olamaması kararını nasıl değerlendiriyorsunuz? Rahmi Çınar’ın bu karara eleştirileri var. Belediye çalışanlarının da seçme ve seçilme hakkı var demişti. Sizce bu karar doğru mu?
Bunu biraz iki yönlü olarak cevaplayabilirim. Ben elbette ki kişini seçme ve seçilme hakkını elinden alınan bir durummuş gibi şu anda karşımıza çıkıyor. Elbette ki bu durum ilerleyen süreç içinde avantajları olduğu gibi dezavantajları da karşımıza çıkacaktır. Ancak ben şu pencereden de bakıyorum: Burada az önce de bahsettik biatçı yakıştırmasından ziyade belediyelerin direkt etkisinin olmasından bahsediliyor. Bunu Eskişehir özelinde söyleyemem ben ama biat kelimesini illerde diğer teşkilatlarda bunun daha yaygın bir şekilde kullanıldığında elbette ki duyuyoruz, görüyoruz. Birazcık daha onun önüne geçebilmek adına belediye tandanslı yönetimlerden ziyade gerçekten bu işe gönül vermiş, CHP’ye belediye çalışanlarının gönül vermediğinden bahsetmiyorum ama oradan bir abiyene tabirle biat usulü olmadan tamimiyle kendi hür fikriyle hareket edebilecek adaylıkların oluşmasını amaçlayan bir çalışma bu. Bu yönden de olumlu buluyorum bu tüzükte değiştirilen maddeyi.