Eskişehir’de bir maden şirketinde jeoloji mühendisi olarak görev yapan ve aynı zamanda Tarihi Avrupa Savaş Sanatları (HEMA) eğitmeni olan Konstantin Horkel’in öncülüğünde düzenlenen kılıç antrenmanları, farklı yaş gruplarından kadın ve erkekleri bir araya getiriyor. Katılımcılar hem hobi olarak çalışmalara katılıyor hem de uluslararası turnuvalara hazırlanıyor.
Yüzyıllardır sürdürülen bir spor dalı olan HEMA, günümüzde de yaşatılmaya devam ediyor. Kadın-erkek ayrımı olmaksızın herkesin yapabildiği bu spor, fiziksel güçten çok strateji ve zihinsel dayanıklılık üzerine kurulu. Farklı kültürlere ait pek çok kılıç türünü barındıran branşta, Türk kılıcı ya da Alman uzun kılıcı gibi kategorilerde müsabakalar gerçekleştirilebiliyor.
Halk arasında “Poldi” adıyla tanınan ve 18 yıldır bu sporla ilgilenen Konstantin Horkel, her yaştan çok sayıda öğrencisiyle birlikte hem ulusal hem de uluslararası turnuvalara hazırlandıklarını ifade etti.
"HEPİMİZ KORUYUCU KIYAFETLER GİYİYORUZ"
HEMA eğitmeni Konstantin, spora nasıl başladığını ve neler yaptıklarını şu ifadelerle anlattı:
"2007'den beri HEMA ile uğraşıyorum. HEMA, yani Historical European Martial Arts, tarihi eskrim gibi düşünebilirsiniz. Bu bir spor; film sahnelerinde gördüğünüz şovlarla karıştırılmamalı. Bizim beş ana kategorimiz var: Alman uzun kılıcı, Türk kılıcı, asker kılıcı, rapier ve kılıç-kalkan. Evet, tehlikeli görünüyor çünkü kılıçlarla temas ediyoruz. Ama aslında güvenli; çünkü hepimiz koruyucu kıyafetler giyiyoruz. Yeni başlayanlara önce tahta kılıçlarla teknikleri öğretiyoruz, böylece hareketlerin mantığını kavrıyorlar. Benim asıl işim maden sektöründe, burası tamamen hobi olarak başladı. Buradaki asıl motivasyonum daha çok öğrenci, daha çok spor arkadaşı kazanmak ve hem yerelde hem de yurtdışında turnuvalara katılmak."
"UKRAYNA'DAKİ TURNUVAYA KATILDIM"
Spora nasıl başladığını ve deneyimlerini anlatan Mete Işıkadalar, "Bir gün parkta dolaşırken antrenman yapan grubu gördüm ve hocamız Poldi ile tanıştım. Çok sıcak karşılandım, hemen ertesi antrenmana katıldım. Yıllarca parklarda çalıştık, sonra salon imkânı doğdu ve daha düzenli devam ettik. Türkiye'de kulüplerin çoğu turnuva ve seminer düzenliyor. Biz Eskişehir ekibi olarak bunlara katılıyoruz ve genelde başarılı oluyoruz. Yurtdışında da tecrübem oldu, Ukrayna'daki turnuvaya katıldım. O zaman yeniydim, derece alamadım ama şimdi daha fazla deneyimle ileride uluslararası turnuvalarda daha sık yer almayı hedefliyorum" dedi.
"O SÖZ MOTİVASYON KAYNAĞIM"
Bu sporun cinsiyetsiz yönüne dikkat çeken bir diğer sporcu Rüzgar Aydın ise, "Bir arkadaşım bu sporu tavsiye ettiğinde denemek için geldim ama kısa sürede bağlandım. HEMA'yı diğer sporlardan ayıran en önemli şeylerden biri, cinsiyet ayrımı yapmaması. Kadın ya da erkek olmanız değil, ne kadar teknik çalıştığınız ve strateji geliştirdiğiniz önemli. Hocamız Poldi'nin bir sözü vardır: ‘Bir bebeğe kılıç verirsem benden daha güçlü olur.' Bu aslında sporumuzun özünü çok iyi anlatıyor. Çünkü burada önemli olan kaba kuvvet değil, doğru teknik ve doğru zamanlama. Uzun boy avantaj sağlayabilir ama düzenli antrenmanla bu fark kapanıyor. Benim için en zorlayıcı yanı mental tarafı; strateji kurmak, kendini tanımak ve sürekli daha iyisini yapmak zorundasınız. Poldi bir keresinde bana, ‘Daha iyi olmak için gelmiyor musun?' demişti. O söz hâlâ motivasyon kaynağım. Zorlayıcı olmasına rağmen bu sporun beni sürekli geliştirmesi nedeniyle bırakmayı hiç düşünmedim" ifadelerine yer verdi.