Çocuklarda epilepsiyi tanımlamada en önemli yardımcıların anne ve baba olduğunu belirten Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, beyin MR’ı ve tomografi gibi nöro görüntüleme çalışmaları ile beynin yapısını tespit ettiklerini söyledi. Metabolik veya gelişimsel hastalıklar varsa bunları tespit etmek için kan ve idrar tahlillerinin yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, gözlerde kayma, kolda-bacakta sıçrama, duraksama, boş bakma ve yaptığı işe kısa süreli ara verme gibi olağan dışı durumlar gördüklerinde hekime başvurmaları gerektiğini vurguladı.

“Reçete edilen ilaçları çocuğa her gün vermek gerekiyor”
Erken tanı ve tedavinin hastalığın kontrol altına alınabilmesi açısından önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, epilepsi tanısı konulduktan sonra tedavinin bir ekip işi olduğunu ve bu ekibin temelinin de reçete edilen ilaçları çocuğa her gün vermek durumunda olan anne-babalar olduğunu kaydetti. Epilepsi ilaçlarında yan etkilerin nadir de olsa görülebildiğini ve bu yan etkilerden dolayı ebeveynlerce ilaçların verilmek istenmeyebildiğini belirten Prof. Dr. Çarman, yan etki görülmesi halinde neler yapmaları gerektiğini anlattı. Çocuk büyüdükten sonra ekibe öğretmenin de dâhil olduğunu dile getiren Prof. Dr. Çarman, çocuklarının tanısının öğretmeni ile mutlaka paylaşılması gerektiğini çünkü okuldaki olası bir nöbet halinde öğretmenin buna doğru yaklaşım ve müdahalesinin önemli olduğunu ifade etti.

“İlacın düzenli kullanılması gerekiyor”
Epilepside geçirilen nöbetlerin karakteristiği, özelliği ve süresi ile buna uygun ilacın seçilmesinin önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Çarman, ilacın uygun dozda ve düzenli kullanılmasının gerektiğini kaydetti. Çocuklarda epilepsiye ilaç dışında uyguladıkları tedavilere de değinen Prof. Dr. Çarman, çocukluk çağında bazı özel durumlarda ketojenik diyet uygulayabildiklerini ve bu diyet türünün belli nöbetleri kontrol altına alma ya da nöbet sıklığını azaltmada kendilerine yardımcı olduğunu söyledi. Epilepsinin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu, epilepsili kişilerin de eğitim görebileceğini, iş ve meslek sahibi olabileceğini belirten Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, hastalığa yönelik toplumdaki algının değişmesi gerektiğini vurguladı.