Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı Fesih Bingöl, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türkiye’nin kasasının boş olduğunu söyleyen Bingöl, toplanan gelirlerin yatırımlara yönelik kullanılmadığını belirtti. Bingöl, belediyelere yönelik ekonomik kısıtlamaların ve baskıların da kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Kaynakların artırılacağına kısıtlamaya gidildi”

Fesih Bingöl, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Belediyeler konusunda da tasarruf tedbirleri çerçevesinde belediyelere ödenen miktarlar düşürüldü. Bunu kabul etmek mümkün değil. Daha önce de ifade ettiğim gibi, belediyelerin halka hizmet götürmesi esastı. Kaynakların arttırılması gerekirken maalesef tam tersine kısıtlamalara gidildi. Bunun gerekçesi ise muhalif belediyelerin başarılı olmaması için önlerine engel çıkarılmasıdır. Dolayısıyla belediyelerin adeta eli kolu bağlandı. Ancak belediyeler de kendilerine ayrılan kaynakları doğru kullanmıyor, yatırımlar konusunda yeterli planlama yapmıyorlar. Burada ciddi bir çelişki var. Bence bu çelişkinin çözülmesi gerekiyor. Merkezi hükümet faiz giderlerini azaltarak yerel belediyelerin kaynaklarını arttırmak zorundadır. Hem merkezi hükümetin hem de yerel yönetimlerin sorumlulukları vardır. Yerel belediyeler stratejik planlar yapmalı ve kaynakları doğru yatırımlara yönlendirmelidir.

“Eskişehir’de imar, altyapı ve trafik çok önemli sorunlardır”

Eskişehir özelinde daha önce de söyledim; imar, altyapı ve trafik çok önemli sorunlardır. Ancak bir de beklenen deprem riski var. Bu nedenle kentsel dönüşüm hızlandırılmalı ve şehir depreme dayanıklı hale getirilmelidir. Ayrıca 2030 yılında ciddi bir su problemiyle karşılaşmamız bekleniyor. Su kaynaklarının şimdiden bulunması gerekiyor.

Eskişehir’de eğitim ve teknoloji iş birliği protokolü imzalandı
Eskişehir’de eğitim ve teknoloji iş birliği protokolü imzalandı
İçeriği Görüntüle

“Belediye sadece para harcamamalı, kaynak da yaratmalı”

Burada hem yerel belediyelerin hem de merkezi hükümetin üreten bir ekonomi planlaması yapması lazım. Yani yüksek teknolojiye dayalı, üretime odaklanan bir ekonomi. Bunu çok net söylüyorum ve net bir şekilde anlaşılmasını istiyorum. Eskişehir özelinde bir örnek verecek olursam; şu an Eskişehir Su ve Kanalizasyon İdaresi ayda 25 milyon lira elektrik parası ödüyor. Bu çok büyük bir rakam. Eğer belediye kendi elektriğini üretebilseydi, ayda 25 milyon liralık bu ödeme yapılmazdı. Bu da doğrudan bir tasarruftur. Benzer şekilde diğer birçok alanda da tasarruf sağlanabilir, kaynak üretilebilir. Belediyeler yalnızca para harcayan kurumlar değil, aynı zamanda üreten ve kaynak yaratan kurumlar olmalıdır.”

Kaynak: Meltem Karakaş