Eskişehir İki Eylül Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Hasan Kuzu, belediyelerin sosyal hizmet adı altında yürüttüğü bazı uygulamaların esnaf ve sanatkârı zor durumda bıraktığını ifade etti. Kuzu, özellikle Halk Lokantası, Halk Et ve Kent Berberi gibi projelerin esnafın gelir kaybına neden olduğunu söyleyerek konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

“Belediyelerimiz esnafımızın kasasına ortak oldu gibi gözüküyor”

Kuzu, Halk Lokantaları etrafındaki işletmelerin durumuna dikkat çekerek, “Belediyeler esnafı ve de halkımızı karşı karşıya getirmekte. Kaba tabir olmazsa şu cümleyi kullanmak iyi olacak: Sanki bizim belediyelerimiz esnafımızın kasasına ortak oldu gibi gözüküyor.

Baktık ki Halk Lokantaları kuruldu. İhtiyaç sahiplerine yemek veriyor ancak bunlar yapılırken esnaf ve sanatkar hiç göz önüne alınmadı, hiç onlara sahip çıkılmadı. Halk Lokantaları'nın etrafındaki esnaf ve sanatkar bitmiş durumda. Biliyorsunuz ki ben bir Esnaf Kredi Kooperatifi başkanı olarak oradaki tüm esnaf ve sanatkar kredi kullanmaya mecburiyetinde kalmaya başladı. Neden? İşlerini çeviremiyorlar.

Sorduğumuzda diyorlar ki, "Günlük biz 3 saat hizmet veriyoruz." 3 saat hizmet veriyorsunuz ama hizmet verdiğiniz saat aralığı zaten yemek saati ve de esnafın en çok iş yapacağı bir saat. İşte haftanın 5 günü ve 5 bin kişinin üzerinde, 75 TL'ye yemek satılıyor. Biz bunu esnaf ve sanatkar için kötü durumda olduğunu düşünüyoruz” dedi.

“Kazıkçı gibi bakıyor”

Halk Et uygulamasının da piyasayı olumsuz etkilediğini belirten Kuzu, “Şehrimizde bir mezbaha yok ama Halk Kasabı var. Onu da inceliyoruz. Bakıyoruz Halk Kasabı'nın etrafındaki zincir marketlerde ve de oradaki yerel esnafta, hemen hemen Halk Et'in daha da aşağıda, ucuza satabiliyorlar. Sanki burada esnaf mı belediyeyle rekabet ediyor? Bir de şöyle bir algı olmaya başladı: Halk bu sefer esnafa, esnaf ve sanatkâra tepki gösteriyor. Kaba bir tabir olacak ama "kazıkçı" gibi bakıyor” ifadelerini kullandı.

Kent Berberi uygulamasına da değinen Kuzu, “Fevzi Çakmak Mahallesi’ndeki Kent Berberi’ne otobüslerle insanlar taşınıyor. Tıraş ücretsiz olunca berber ve kuaför esnafı ne yapacak? 2026’dan sonra 100 TL olacağı söyleniyor ancak o zamana kadar esnaf neyle geçinecek?” diye konuştu.

“Kamu kurumu ticaret yapmaktan vazgeçsin”

Kuzu, kamu kurumlarının asli görevlerine dönmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Kamu kurumu ticaret yapmaktan vazgeçsin. Ticaret yapılacaksa da esnaf ve sanatkâr üzerinden yapılsın. Aksi halde esnaf daha da zorlanacak.”

“Herkes kendi işini yapmalı”

Kuzu şaşkınlık yaşadığını ifade ederek,”Bundan sonra acaba Kent Kundura açılacak mı? Halk Manavı açılacak mı? Halk Pastanesi açılacak mı? Halk Bakkalı? Bakkallarla da alakalı bir sıkıntı var: Ekmek büfeleri var, şimdi onların yanında da işte süt satılmaya başladı, yumurta satılmaya başladı. Aslında burada herkes kendi işini yapmalı. Süt satılacaksa, yumurta satılacaksa bunlar şarküterilerde ve bakkallarda satılmalı”dedi.

“Herkes dükkanı kapatsın gitsin o zaman”

Odunpazarı Belediyesi’nin festival alanı kiralamalarını da eleştiren Kuzu, Odunpazarı Belediye Başkanımız Kazım Kurt da belediye binasının yanındaki araziyi festivallere kiraya veriyor. Bu sefer festival adı altında esnaf ve sanatkar yine mağdur. Sağlıksız ürünler satılmakta. Sağlıksız ürünler satılmakla birlikte burada o işi yapan esnaf ve sanatkar da o festivalin zamanı yani o günü, 3 gün, 5 gün, 7 gün, neyse herkes dükkanı kapatsın, gitsin o zaman. Bunlar da çok büyük bir Eskişehir'deki esnaf ve sanatkâra zararı olmakta” ifadelerini kullandı.

“Belediyeler esnafla halkı karşı karşıya getirmesinler”

Kuzu, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Büyükşehir Belediye Başkanımız Ayşe Ünlüce’ye, Tepebaşı Belediye Başkanımız Ahmet Ataç’a ve Odunpazarı Belediye Başkanımız Kazım Kurt’a sesleniyorum: Esnafla halkı karşı karşıya getirmesinler. Sosyal belediyecilik yapılacaksa Halk Otoparkı yapılsın, ücretsiz olsun. Esnafın zarar görmediği modeller tercih edilmeli.”

Kaynak: Tuğçe Kamalı