Çalışanlara sunulan yemek kartları, gündelik yaşamı kolaylaştıran önemli bir yan hak olarak kabul görüyor. Ancak, kartların kullanım amacı dışına çıkılması, çalışanlar için beklenmedik sonuçlar doğurma potansiyeli taşıyor. Özellikle yemek giderleri için tahsis edilen bakiyelerin farklı alışverişlerde değerlendirilmesi, işverenler nezdinde sorun teşkil edebilmekte. Konuyla ilgili uzmanlar, yemek kartı kullanım koşullarına dikkat edilmemesinin hukuki yaptırımlara neden olabileceğini ifade ediyor.

Yemek Kartı Kullanımının Altın Kuralları

Yemek kartları temel olarak çalışanların öğle yemeği veya gıda ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla verilir. Kartların market alışverişlerinde veya amacı dışında kalan harcamalarda kullanılması, işverenler için haklı fesih nedeni oluşturabilir. Hürriyet gazetesinden Noyan Doğan'ın kaleme aldığı yazıya göre, işveren, kartın yalnızca yemek tüketimi için kullanılacağını yazılı bir şekilde çalışanına bildirmişse, kural ihlali durumunda iş sözleşmesini sonlandırabilir. Dolayısıyla, çalışanların kendilerine sunulan kartın kullanım şartlarını net bir şekilde öğrenmesi büyük önem arz etmektedir. Kullanım koşulları genellikle iş sözleşmesi eklerinde veya ayrı bir taahhütname ile personele tebliğ edilir.

İş Sözleşmesi ve Kişisel Verilerin Korunumu Dengesi

İş Hukuku Uzmanı Zühal Akbel, işverenin yemek kartı kullanımına dair getirdiği kısıtlamaların yasal geçerliliği için yazılı belgenin şart olduğunu belirtiyor. Akbel'e göre, "Yemek kartı yalnızca yemek yenilen yerlerde kullanılabilir" gibi net bir ifadenin iş sözleşmesine eklenmesi veya çalışandan konuyla ilgili imzalı bir belge alınması, olası bir uyuşmazlıkta işverenin elini güçlendirecektir. Öte yandan, işverenin çalışanının harcamalarını takip etmesi, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında değerlendirilmektedir. Çalışan harcamalarının izlenebilmesi için işverenin, KVKK uyarınca çalışanından açık rıza alması yasal bir zorunluluktur. Aksi takdirde, veri ihlali gündeme gelebilir ve işveren için ek yaptırımlar söz konusu olabilir.

Kural İhlali Durumunda Sonuçlar ve Yargı Süreci

Çalışanın, işveren tarafından belirlenen yemek kartı kullanım kurallarını ihlal etmesi ve ilgili durumun iş sözleşmesinde açıkça belirtilmiş olması halinde, işveren açısından İş Kanunu’nun 25/2. maddesi devreye girebilir. Söz konusu madde, ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışları gerekçe göstererek işverene tazminatsız fesih hakkı tanımaktadır. Eğer kart, farkında olunmadan restoran haricinde bir yerde kullanılırsa, SGK’nın 2022/22 sayılı genelgesine göre, kartların sadece yemek amacıyla kullanıldığında vergi ve prim avantajı sağladığı unutulmamalıdır. Amaç dışı kullanımlar tespit edildiğinde, işveren yasal sorumluluklarla yüzleşebilir ve durumu belgelerse iş akdini feshedebilir veya çalışana yazılı bir ihtar verebilir. Bir çalışanın yemek kartını amacı dışında kullandığı gerekçesiyle işten çıkarılması ve konuyu yargıya taşıması durumunda, mahkeme kararını iş sözleşmesindeki maddelere, imzalanmış olabilecek taahhütnamelere ve olayın özgül koşullarına göre şekillendirecektir. Yemek yardımı, çalışana sağlanan sosyal bir hak olup, Asgari Ücret Yönetmeliği uyarınca asgari ücretin yerine geçemez ve SGK, günlük 158 TL'yi aşan yemek ödemelerinin prime tabi olduğunu belirtmektedir. Çalışanın yemek kartı yerine nakit ödeme talep etmesi mümkün olsa da, nihai karar işverene aittir ve işveren değişikliği kabul etmekle yükümlü değildir.

Kaynak: Haber Merkezi