Türkiye'de konut piyasası bir süredir yüksek faizler yüzünden yavaşlamış durumda. Ancak ekonomistler, yavaşlığın geçici olduğunu ve önümüzdeki dönemde fiyatlarda sert sıçramaların yaşanabileceğini belirtiyor. Özellikle yatırımcıların mevduata yönelmesiyle konut alımlarının zayıfladığı dönemde, kira fiyatlarındaki artış ve yeni konut üretiminin yavaşlaması, piyasada dengenin ciddi şekilde bozulduğunu gösteriyor.

Konut 8-9

Merkez Bankası’nın sürdürdüğü sıkı para politikası ve konut kredilerindeki faiz oranlarının %2,5'in üzerine çıkması, kredi ile ev sahibi olmayı planlayan vatandaşların önünü kesti. Aynı zamanda, %50 seviyelerine yaklaşan mevduat faizleri yatırımcının yönünü konuttan mevduata çevirmesine neden oldu.

YÜZDE 50'YE VARAN ZAM

Ev alamayan vatandaşların kiralık konutlara yönelmesiyle birlikte Türkiye genelinde kira fiyatlarında ciddi artışlar yaşandı. Bazı şehirlerde kiralara %50’ye varan zamlar yansırken, konut sahipliği oranı %55’e kadar düştü. Yeni projelerin yavaşlaması ise kiralık konut arzını daha da sınırlı hale getirdi.

Konut 16-6

Ekonomik getiriler karşılaştırıldığında, konut yatırımının kısa vadede mevduatın gerisinde kaldığı görülüyor. Örneğin, 7 milyon TL’lik bir konutun kira getirisi ortalama 40 bin TL seviyesindeyken, aynı miktarın mevduata yatırılması durumunda aylık kazanç 250 bin TL’ye kadar çıkabiliyor.

ARSAVEV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Öztürk, NTV’ye yaptığı değerlendirmede, mevcut fiyatların maliyet sınırında olduğunu ve yapay olarak baskılandığını ifade etti. Öztürk, faizlerdeki düşüşle birlikte piyasada hareketlenme başlayacağını ve bu durumun konut fiyatlarını 2 ila 3 kat artırabileceğini söyledi. 2025 yılı sonuna kadar 7 milyon TL’lik bir dairenin 10 milyon TL’yi geçebileceğini belirten Öztürk, bu yükselişin adım adım olacağını ancak kaçınılmaz olduğunu vurguladı.

Kaynak: NTV