Eskişehir Odunpazarı ilçesi Huzur Mahallesi’nde yaşayan Hüseyin Göçmen, 2020 yılında kaybettiği eşinin ardından iki çocuğuna hem annelik hem de babalık yapıyor. 80 yaşındaki annesinin bakımını da üstlenen Göçmen, yalnız başına verdiği yaşam mücadelesiyle örnek oluyor.

Eşini Ağustos 2020’de kalp krizi nedeniyle kaybeden Hüseyin Göçmen, 2,5 ve 4 yaşlarındaki çocuklarına tek başına bakmaya başladı. Günlük hayatında çocuklarını okuldan alan baba, oğlunun “Annem neden bizi okuldan almaya gelmiyor?” sorusuna, “Annen şu an biraz rahatsız, hastaneden çıkınca gelecek” cevabını veriyor.

Anne Baba Oldu

"HALKIMIZ ÇOK DETEK OLDU"

İlkokula giden 6 ve 7 yaşlarındaki biri kız diğeri erkek iki çocuğunu her gün okula bırakıp alan baba, çocuklarını genellikle çoğunluğu anne olan diğer öğrencilerin velileri ile birlikte bekliyor. 7 yaşındaki oğlunun bazen, "Annem de artık bizi okuldan alsın" şeklinde serzenişte bulunduğunu söyleyen Hüseyin Göçmen, oğluna "Annen hasta ileriki günlerde gelecek" diyerek gerçeği ondan sakladığını ifade etti. 8 yaşındaki kızının durumun farkında olduğunu söyleyen baba, evlatlarının dünya üzerindeki en kıymetli varlık olduğunun altını çizdi.

Eşini kaybettiği dönemden bahseden Hüseyin Göçmen, "O zaman Osman 2 buçuk yaşındaydı. Kızım ise 4 yaşındaydı. İkisi de henüz ilkokula gitmiyordu. Sonra okul hayatları başladı, okula gitmeye başladılar. Tabii sizin haberinizden sonra her şey çok değişti. Sağ olsun, insanlarımız çok yardımcı oldu. Evlerimize kadar geldiler, ziyaret edenler oldu. Telefonla arayanlar, "Bir isteğiniz, arzunuz olursa söyleyin" diyenler oldu. Halkımız, insanlarımız çok destek oldu, sağ olsunlar" ifadelerini kullandı.

Anne Baba Oldu (1)

"BABA ANNEM GELSİN DİYOR"

Çocukların hem anne hem de baba olmanın zor ve güzel yanlarından bahseden baba Hüseyin Göçmen, şu ifadeleri kullandı;
"Zor yanları da var, güzel yanları da. Zor tarafı, evin diğer işleri bize kaldığı için bu bizi yoruyor. Güzel yanı ise çocuklarla birlikte büyüyoruz. Onlarla beraber adeta çocukluğumuzu yeniden yaşıyoruz. Her günümüz böyle geçiyor. Kızım, annesinin vefat ettiğini biliyordu. Oğlum ise o zaman daha küçüktü, o bilmiyor. Bazen soruyor, "Baba, annem de gelsin, okula almaya" diyor. Ben de "Annen şu an pek müsait değil, biraz rahatsız, hastaneden çıkınca gelecek" diyorum. Onu böyle avutuyoruz. Genelde annelerini sorduklarında, oyunlarla geçiyor günlerimiz. Vallahi, evlat kadar değerli bir şey yok bence. Herkes evladına sahip çıksın. Çünkü onlar beni hayata bağlıyor."

Kaynak: İhlas Haber Ajansı