İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları ekim ayından bu yana şiddetini artırarak devam ediyor. Hastanelerin, ibadet yerlerinin, okulların ve sivil yerleşim yerlerinin hedef alındığı saldırılarda binlerce masum insan hayatını kaybetti. Dünyanın farklı noktalarında İsrail’e yönelik protestolar devam etse de İsrail, milyonların gözü önünde Filistin halkına yönelik saldırılarına son vermiyor.

ESOGÜ TIP FAKÜLTESİNDE DOKTORA YAPIYOR

Filistin’in Gazze şehrinden Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi’ne doktora yapmaya gelen Halil Majdalawi ile buluştuk. Lisans eğitimini Gazze’de eczacılık üzerine alan Halil Majdalawi, yüksek lisans eğitimini Lübnan’da tamamlamış. Bir süredir de ESOGÜ’de doktorasını yapan Majdalawi, eşi ve 2 yaşındaki kızıyla Eskişehir’de yaşıyor. 

BOMBALANAN ŞİFA HASTANESİ’NDE 7 YIL ÇALIŞMIŞ

Anne babasının ve kardeşinin Kuzey Gazze’de yaşadığını söyleyen Halil Majdalawi, doktora eğitimi biter bitmez Gazze’ye döneceğini belirtti. İsrail’in geçtiğimiz aylarda bombaladığı Şifa Hastanesi’nde 7 yıl çalıştığını anlatan Halil Majdalawi, “Ben geceleri uyuyamıyorum. Burada yaşıyorum ama aklım orada” dedi. 

“SAVAŞTAN İKİ HAFTA ÖNCE GELDİM ESKİŞEHİR’E”

Eskişehir.net’e konuşan Halil Majdalawi şunları söyledi:

“Burada doktora yapıyorum. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde. Ben bir buçuk senedir Eskişehir’deyim. Gazze’ye beş ay gittim. Savaştan iki hafta önce geldim Eskişehir’e. Ben iki sene sonra doktora bittikten sonra Gazze’ye tekrar dönmek istiyorum. Lisansı Gazze’de yaptım. Yüksek lisans Ürdün’de yaptım. Doktora da burada. Eczacıyım ama şimdi tıp fakültesinde ilaçlarla ilgili doktora yapıyorum.

“AİLEM KUZEY GAZZE’DE OTURUYOR”

Ben zaten dört savaş yaşadım Gazze’de. Ama tabi bu savaş çok farklı, çok daha şiddetli. Bu savaş değil zaten. Bu soykırım. Büyük bir katliam. Tüm ailem orada maalesef. Onların yanında olmak istiyorum ama tabi olmuyor. Ailem Kuzey Gazze’de oturuyor. Babam, annem, kardeşim orada. Tüm akrabalarım, arkadaşlarım orada hala oturuyorlar. Durum çok zor insanlar özellikle çocuklar hem bombalardan hem açlıktan hem hastalıktan ölüyorlar. Malumunuz hiçbir hastane, klinik hatta ilk yardım noktaları kalmadı Kuzey Gazze’de. Küçük, basit bir yara oluyorsa insanlar ölüyorlar. Normal hayat sürdürmek çok zor. Temel ihtiyaçlar yok. Su kısıldı. İsrail suyu kıstı, elektriği kıstı, doğal gaz kısıldı. İnternet kısıldı. Her şey kısıldı.

ANNEM GÜNDE SADECE BİR DEFA YEMEK YİYOR

Benim annem mesela her gün oruç tutuyor. Sadece günde bir defa akşam yemeği yiyor. Yemek bulamadıkları için. Hem yemek yok hem sevap oluyor yani. Annem hasta. Yüksek tansiyon hastası. Onun ilaçları bitti. Temin edilmez. Çok zor durumdalar yani. Ekmek yok, su yok. Sadece bakliyat filan yiyorlar. En zor şey bana göre hastaneler yok. Bu çok zor. Hasta insan çok, yaralı insanlar var. Hastane yok. İnsanlara yer yok. Durum çok zor, kötü maalesef.

“AİLEMLE DİREKT KONUŞAMIYORUM”

Onlar bir okulda kalıyor. İletişim çok zor. Ben direkt haber almıyorum. Ama dolaylı bir şekilde haber alıyorum. Ben mesela 5 gün önce bir arkadaşımla haberleştim. O benim annem, babam ve kardeşime yakın yerde oturuyor. Bu şekilde haber alıyorum. Ama direkt olarak konuşmuyoruz maalesef. 

“BURADA YAŞIYORUM AMA AKLIM ORADA”

Ben geceleri uyuyamıyorum. Aklım orada. Annem babam nasıl yaşıyorlar? Bir de özellikle bu dönemde Gazze’de çok yağmur yağıyor. Onlar mecburen evden çıktılar. Okula gittiler. Bu okul çok kalabalık. İnsanlar çadırda kalıyorlar. Yağmur yağdığında çok zor oluyor. Çok endişeliyim. Ben maalesef aynı zamanda normal bir hayat sürdürmeye mecburum. Ama çok zor. Burada yaşıyorum ama aklım orada. 

“AİLEM KUZEY GAZZE’DEN ÇIKMAYARAK DİRENİYOR”

Benim ailem direniyor. Mesela İsrail savaşın ilk haftasında Güney Gazze’ye insanları göndermek istiyor ama benim ailem reddetti. Kabul etmedi. Kuzey Gazze’de oturuyorlar. Neden? Direnmek için. Dayanmak için. Onlar İsrail’in istediği şeyi yapmak istemiyorlar. Gazze’den hiçbir yere gitmek istemiyorlar. Başka bir ülkede mülteci olarak yaşamak istemiyorlar. Gazze onların toprağı. Bu yüzden direniyorlar. İnanç çok güçlü. Allah sabır veriyor onlara. Hala direniyorlar çok şükür. Kuzey Gazze’de hala 300 bin insan oturuyor. Genellikle eğitim için geliyorlar. Çok Filistinli arkadaşım var burada. Eskişehir’de 60 tane öğrenci var. Biz toplanıyoruz. Konuşuyoruz savaş hakkında. 

“AKRABALARIMDAN 80 KİŞİ ŞEHİT OLDU”

Ailemde vefat edenler çok maalesef. Belki 80 tane akrabalarımdan şehit oldular. Teyzem, halam, onun tüm oğlu ve kızları, tüm aile öldü. Kuzenim, dört arkadaşım, çok akrabalarım, çok komşularım maalesef. Gazze’de 2 milyon insan yaşıyor orada. Şimdi yaklaşık 35 bin insan şehit oldu. İnsanlar hem bombalardan hem açlıktan, hastalıktan ölüyorlar.

“SİYASET TEPKİ GÖSTERMELİ”

Tepkilerimiz bence yeterli değil. Bu çok büyük bir soykırım. İnsan yüz yıl bu kadar bir soykırım olmadı. Bu tepki yeterli değil. Hem halk hem hükümet olarak tepki yeterli değil. Daha etkili bir tepki vermeli. İsrail’e baskı uygulamalı. Soykırımı durdurulmak için gerçek bir baskı lazım. Yani siyaset olarak. Halk protesto yapıyor, boykot yapıyor. Bu faydalı ama soykırım durmuyor. Devletler, kurumlar, hükümetler daha etkili bir şekilde ilişkiler kesilmeli, ticaret de. Siyaset tepki göstermeli.

“BEN GAZZE’YE GİTMEK İSTİYORUM”

Onlar Gazze’den çıkmak istemiyorlar. Mısır’ın kapısı kapalı. Ben hatta Gazze’ye gitmek istiyorum. Ama gidemem. Her şey kapalı. Giriş çıkış çok zor. Sadece hasta insanalar tedavi için gidebilirler. 

“HALKIMA YARDIMCI OLMAK İSTİYORUM”

Ben halkıma yardımcı olmak istiyorum. Doktora bittikten sonra oraya gitmek istiyorum. Ben Şifa Hastanesi’nde çalışıyordum. Şifa Hastanesi mahvedildi. Ben Şifa Hastanesi’nde 7 yıl çalıştım. Ben sadece izin aldım eğitim için. Ama bittikten sonra tekrar gitmek istiyorum. Ben eczacıyım. Halkıma yardımcı olmak çok önemli benim için.

“ŞİMDİ MAALESEF HİÇBİR DESTEK, YARDIM GİTMİYOR”

Ekonomik durumlar çok zor. Para yetmiyor. Her şey çok az ve çok pahalı. Ama insanlar birbirine yardım ediyor. 

Daha destek versinler. Maddi manevi destek önemli ama şimdi maalesef hiçbir destek, yardım gitmiyor Gazze’ye. Bu yüzden en önemli destek manevi ve siyasi destek. Türkiye’nin halk daha destek verebilir. Hükümet İsrail’e baskı uygulamalı. Boykot çok önemli bir şey. Devam edebilmeli.

“ESKİŞEHİR’DE IRKÇI TEPKİLER GÖRMEDİM”

Eskişehir’den çok memnunum. Eskişehir’de yabancı insanlara tepki çok güzel. Irkçı tepkiler görmedim çok şükür. Memnumum. Filistinli olduğumu söylediğimde çok saygı gösteriyorlar. Soruyorlar. Durum nasıl diyorlar. Dua ediyorlar halklar Filistin’i çok seviyorlar. 

Kaynak: Eskisehir Net Haber Merkezi