Eskişehir’de yaşayan ve 15 yıldır gönüllü olarak arama kurtarma çalışmalarına katılan Yakup Sarıtaş, afet bölgelerindeki deneyimlerini paylaşarak gönüllü ekiplerin üstlendiği ağır sorumluluğa dikkat çekti. Türkiye’de depremler, seller ve yangınlar gibi afetlerde hızlı ve organize müdahalenin hayat kurtardığını vurgulayan Sarıtaş, gönüllülüğün afetle mücadeledeki önemini dile getirdi.
Sarıtaş, afet bölgelerine giderken yalnızca fiziksel değil, psikolojik hazırlığın da gerektiğini belirtti. “Ekipler, hava şartları ne olursa olsun koruyucu kıyafetlerini giyerek göreve çıkıyor. Yangın için itfaiyeden, deprem için AFAD’dan, sel içinse cankurtaran gibi kurumlardan özel eğitimler alıyoruz. Göreve çıkmadan önce her ihtimale karşı hazırlıklı hale geliyoruz” ifadelerini kullandı.
Deneyimli gönüllü, afet anında sahada karşılaşılan zorlukların sadece teknik değil, duygusal açıdan da yoğun olduğunu belirterek, gönüllülerin fedakârlığının toplum için büyük bir değer taşıdığını söyledi.
"ELİNİZDEN GELENDEN DAHA FAZLASINI YAPMAK İSTİYORSUNUZ"
Özellikle orman yangınlarında yaşanan zorluklara dikkat çeken Sarıtaş, sahada her zaman bir geri çekilme planının bulunduğunu, yangının büyümesi durumunda çıkış yollarının hızla kapanabildiğini vurguluyor. "Orman yangınları, normal yangınlara benzemez. Isı seviyesi çok yüksek oluyor ve yoğun duman nedeniyle görüş alanımız daralıyor. Genellikle çam ağaçları yandığı için beyaz duman oluşuyor. Bu da yön bulmayı zorlaştırıyor" dedi.
Görevine devam etmesindeki en büyük nedenin vatan sevgisi ve vicdanı olduğunu söyleyen Sarıtaş şu ifadeleri kullandı, "Başlamadan önce tereddütlerim vardı ama sahaya çıktığınızda her şey değişiyor. İçerideki can sanki sizin kardeşiniz gibi oluyor. Elinizden gelenin fazlasını yapmak istiyorsunuz. Yangında bir kedi yavrusu bile görsek önce onu kurtarır, sonra müdahaleye devam ederiz."
"ÜLKE ADINA ÇOK KIYMETLİ BİR GÖREV"
Gönüllü ekiplerin AFAD'a bağlı olarak çalıştığını belirten Sarıtaş, olay anında AFAD'dan gelen çağrıyla derneklerde toplanarak hızlıca olay bölgesine yöneldiklerini söyledi. Yangın gibi olaylarda ise gaz maskesi gibi gerekli ekipmanları alarak organize bir şekilde hareket ettiklerini aktardı. Görev sırasında halktan büyük destek gördüklerini ifade eden Yakup Sarıtaş, "Su ve yemek gibi ihtiyaçlarımız halk tarafından karşılanıyor. Onların bizimle birlikte mücadele vermesi bize moral oluyor" ifadelerini kullandı.
Görevlerin uzun sürmesi durumunda ekip içinde vardiyalı çalışma sistemine geçtiklerini belirten Sarıtaş, "Bazen günlerce uyumadığımız oluyor. Dinlenmeye çekilsek bile vicdanen sahadan ayrılmak zor oluyor. Yaşınız kaç olursa olsun, STK'lara başvurarak gönüllü olabilirsiniz. Bu hem vicdanen hem de ülke adına çok kıymetli bir görev" dedi.
