Eskişehir Türk Ocağı Başkanı Prof. Dr. Nedim Ünal'n bayramlaşma törenin gerçekleştirdiği konuşma şu şekilde;
Türkiye 5-6 aydan bu tarafa bir gündemle meşgul olmaktadır. 10 sene önce ilki teşebbüs edilen açılım sürecinin bir benzeri ümit ediyoruz ki tekrarlanmaz. O dönemde yapılan rezaletler halen Türk Milletinin hafızasında canlılığını muhafaza etmektedir. Yaklaşık bir asırdır emperyalizmin bu coğrafya ile ilgili hedefi bu coğrafyada Irak, İran, Suriye ve Türkiye’den koparılan topraklar ile konfederasyon şeklinde sun’i bir devlet kurdurmaktır. Bu gündemle meşgul olanlar ümid ediyoruz ki emperyalizmin amacının ne olduğunun farkındadır ve önceki yapılan hatalar bir daha tekrarlanmaz. Bu gün Türk milletinin bağrında mevcut olan dip dalga, sessiz çoğunluk bu gelişmeleri vakur bir şekilde takip ediyor, birileri bu sessizliği tepkisizlik olarak düşünmemeli, harekete geçtiği taktirde bu dip dalgasının neye yol açabileceğini bu Millet Kuvayi Milliye’de ortaya kondu. Bu dip dalgası milletin sigortası, garantisi ve geleceğidir. Bu dip dalga ezilirse geleceğimiz yok edilir. “Terörsüz Türkiye’yi” şüphesiz istemeyen kimse olmaz ne var ki Türk Milleti bu sloganla korkutarak, ürküterek baskı altında tutulmak isteniyorsa bilinsin ki bu geri teper! Türk devleti ağaç kovuğundan çıkmış bir yapı değil yılını ve yaşını hâlâ kimsenin hesaplayamayacağı engin bir tecrübe ve tarih şuuruna sahip büyük bir milletin oluşturduğu bir devlettir ve binlerce insanımızın canına mal olmuş bir rezil Terör örgütünün terekesine indirilemez ve pazarlık konusu yapılamaz, Türk Devlet’inin muhatabı olamaz. Siyasi partilerin konuştuğu anayasa değişikliği ile neler olabileceğini Türk milleti merakla ve endişe ile merak etmektedir. Ümit edilir ki Anayasanın değiştirilemez maddeleri dillerde pelesenk haline getirilemez.
Dünyanın kalpgâhı, enerji havzasının merkezi olan coğrafya 300 milyonluk Türk Dünyası’dır. Türk Devleti mevcut enerjisini, imkânlarını, heyecanlarını buraya aktarmalıdır. Türk Dünyası ile birlikte yeni bir güneş doğmaktadır. Yönümüz, geleceğimiz, hayallerimiz ve enerjimiz buraya Azerbaycan’a Kazakistan’a Türkmenistan’a Kırgızistan’a Özbekistan’a dönmelidir. Türk Devletleri Teşkilatı hedefine yönelik, daha teşkilatlı, daha planlı ve daha ciddi çalışmalar yapması, kurumlaşması, gerçekçi olması beklenir.
Aziz dostlar Türk Eğitimi maalesef çok düşük bir seviyede olup hayallerimizden, hedeflerimizden uzaktır. Politikamız gençlerimizi üniversite kapılarına yığarak heyecanlarını söndürmekte ve lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde işsiz, geleceği karamsar nesiller yetiştirmekteyiz.
Türkiye’nin önemli bir diğer meselesi de nüfus meselemizdir. Son yıllarda doğurganlık hızımız sıfıra yaklaşmakta, evlilik yaşının ileri yaşa geçtiği görülmektedir. Yeteri kadar çocuk yuvası, bala bahçesi açılmadıkça aileler ne yapabilecektir? Devletin okulları saat 15.00 da kapandıktan sonra aileler çocuklarını nereye bırakacağını bilememekte. Devletin bu konuda çözüm üretmesi beklenmektedir. Anaokullarının, bala bahçelerinin sayısı artırılmalı, yeni doğum yapan annelerin çocukları anaokuluna başlayana kadar (takriben 3 yaş) sigortası devam ettirilmeli, ülkemizin zenginlikleri bu yönde değerlendirilmelidir. Çocuklarının geleceğini Türk devleti üstlenmesi halinde ailelerden ancak o zaman bir şeyler beklemek mümkün olabilir.
Bundan asırlar önce Avrupa menşeili emperyalizm koloniyal sistemi( sömürge) ilgili ülkenin zenginliklerinin kendi ülkelerine taşıması veya kendi ülkeleri için kullanmasıydı. Ancak şu an emperyalizm coğrafya üzerinden değil insanlarda zihniyet kolonyalizmini oluşturarak sömürmeye devam etmektedir. Kişinin zihninde kolonyolizm oluştuysa sınırların değişmesine müstemleke ülke inşasına gerek kalmaz çünkü o zihinler kendisini başkasına teslim etmiş ve ülkeden gitmesinin de önü açılmıştır. Türkiye ideolojik dar kalıplarla, siyasi söylemlerle koşturulmadan bizim en büyük avantajımız olan bu gençlerimizin zihinleri ve gönülleri inşa edilmelidir.
Türk milleti Türk Devletinden çözüm beklemektedir.
Okuyan düşünen Türk milletinin meselelerine çözüm üreten nesiller yetiştirmek gerekmektedir.
Yarın güzel rüyalar görmek, doğmakta olan Türk Dünyası güneşinin farkında olup geleceğimizi o istikamette hazırlanmak Güney Türkistan’da Gazze’de 1949’dan ağızlarının tadı olmayan Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin de huzur içinde ulaşacakları bayramları görmek
Niyetiyle bayramınızı tebrik ediyorum.