“Erkek adalet değil gerçek adalet”

Selin Çelik

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Birleşik Metal-İş Sendikası Eskişehir Şube Kadın Komisyonu, Eskişehir’de öldürülen “Serap Bor'a adalet” sloganı ile Eskişehir Adliyesi önünde bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi.

Yapılan basın açıklamasında üyeler adalet için mücadelelerine devam edeceklerinin altını çizdi.

Birleşik Metal-İş Sendikası Eskişehir Şube Kadın Komisyonu yaptıkları açıklamada şunları belirtti:

“Serap Bor’un yaklaşık iki buçuk ay önce başlayan ilk duruşmasında “erkek adalet değil gerçek adalet” talebiyle toplanmıştık. Bugünde ikinci duruşmada talebimizi tekrarlamak için buradayız. Serap Bor, 19 Mayıs 2022 tarihinde eski kocasının azmettirmesi sonucunda 15 yaşındaki oğlu tarafından öldürüldü. İlk duruşmada, kocası için ömür boyu hapis istenirken, oğlu için 19 yıl hapis talebi ile yargılama devam ediyor. Serap Bor davasında adil yargılama istiyoruz. Cinsiyetçi ceza indirimlerinin uygulanmasını istemiyoruz. Biliyoruz sesimizi yükseltmezsek, katiller cinsiyetçi indirimlerle kısa sürede çıkacaklar. Kadınları korumayan devlet politikası, planlanarak tasarlanarak yapılan kadın katliamlarına verilen cinsiyetçi cezalar erkekleri cesaretlendiriyor. Biliyoruz hiçbirimiz güvende değiliz, katiller cezalandırılsın diye sesimizi yükseltmek zorundayız. Birleşik Metal-İş Sendikası Eşkişehir Şube Kadın Komisyonu olarak, Serap Bor’un katillerinin hak ettiği cezayı almaları için davanın sonuna kadar takipçisi olacağız. Kadına yönelik şiddet ve tacize, kadın cinayetlerine dur demek için tüm demokratik emek ve meslek örgütlerini, sendikaları harekete geçmeye çağırıyoruz.”

Kadın meclisleri adına konuşma yapan Berfin Ercan ise, konuşmasında Tepebaşı ilçesine bağlı Fevziçakmak Mahallesi’nde oturan Serap Bor’un öldürülmesine ilişkin davanın takipçisi olacaklarını söyledi.

Ercan konuşmasında şunları kaydetti:

“2022 yılında tam 334 kadın cinayeti ve 245 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Bu kadınların 158’i tıpkı Serap Bor gibi evlerinde, 139’u ise ateşli silahlarla öldürüldü. Kadınlar en çok evli oldukları, birlikte oldukları, boşandıkları erkekler veya akrabaları tarafından evlerinde öldürülüyor. Bu verilere baktığımızda görüyoruz ki kadın cinayetlerinin sorumluları, İstanbul Sözleşmesi'nden imzayı çekenler, şiddete karşı yasaları etkin uygulamayanlar, bireysel silahlanmanın önünü açanlardır. Eskişehir'de yaşanan tüm kadın cinayetleri ve şüpheli ölümlerde olduğu gibi Tuğçe Can için, Ayşenur Çolakoğlu için, Zerin Kılınç ve Fadime Aslan için adalet mücadelemizi yürüteceğiz. Bizler özgürlük mücadelemizden, haklarımızdan ve kazanımlarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Eskişehir Kadın Meclisi olarak bugün Eskişehir Adliyesinde olduğumuz gibi tüm kadınlar, çocuklar ve LGBTİQ+’lar için Türkiye’nin her adliyesinde her meydanında mücadele etmeye devam edeceğiz. Serap Bor davasında adalet sağlanana dek sürecin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bu süreçte Serap'ın yakınları asla yalnız yürümeyecek.”