Asırlardır Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan konar-göçer çadır geleneğini yaşatan aileler, sabahın ilk ışıklarıyla mesailerine başlıyor. Ormandan kesilen meşe odunları traktörlerle ocak alanına taşınıyor, burada boyutlarına göre ayrılıp koni şeklinde dizilerek saman ve toprakla kaplanıyor. Ortalama 400–500 derecelik ısıyla günlerce kontrollü şekilde yakılan odunlar, yoğun duman ve yüksek ısıyla geçen yorucu sürecin sonunda kaliteli mangal kömürüne dönüşüyor.

Kömürün tamamen yanıp kül olmaması için gece gündüz nöbet tutuluyor. Duman ve ateşle iç içe süren nöbetlerde aile bireyleri sabaha kadar ocak başında bekleyerek ateşi kontrol altında tutuyor. Yüzlerin isi kapladığı, gözlerin yandığı bu ağır mesai, hem geçim hem de köklü bir geleneğin devamı anlamını taşıyor.

Kadınlar ise hem yemek hazırlayarak, hem çocuklara bakarak hem de ihtiyaç olduğunda üretim alanında destek vererek sürecin önemli bir parçası oluyor. Ailenin en küçük üyesi, 11 aylık Muhammed ise zorlu çalışma koşullarına rağmen çadır kampının en neşeli yüzü olarak aileye moral katıyor.

Üreticiler, emeklerinin karşılığını zor şartlar altında aldıklarını belirterek taleplerin yoğun olduğunu söylüyor. Torlukçu İbrahim Aksakal, süreci şöyle anlattı:

“Odunları getiriyoruz, ster yapıyoruz. Orman işletmesinin kontrolünde çalışıyoruz. Torluklara dizip kömür hâline getiriyoruz, sonra paketleyip satıyoruz. İstanbul, Antalya, Mersin gibi illere gönderiyoruz. Geçen yıl kilosunu 23 liraya sattık, bu yıl 28 liradan anlaştık.”

Ocaklarda nöbetin önemine dikkat çeken İbrahim Ertekin ise, “Kömürü terk edersen kül olur, bütün emek boşa gider. Gece gündüz nöbet olmazsa bu iş olmaz” dedi.

Ailede yemek ve çocuk bakımından sorumlu olan Rabia Aksakal da süreci şu sözlerle anlattı: “Diyarbakır’dan buraya kömür yapmaya geldik. Yemek hazırlıyorum, çamaşır yıkıyorum, çocuklara bakıyorum. Çok yoğun olduklarında biz de destek oluyoruz.”

Zorlu şartlara rağmen üretimi sürdüren torlukçular, hem geleneklerini yaşatıyor hem de alın terleriyle ailelerini geçindiriyor.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı