Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş. tarafından Eskişehir’in Mihalgazi ilçesine bağlı Alpagut ve Tepebaşı ilçesine bağlı Atalan mahallelerine siyanürlü altın-gümüş madeni yapılmak isteniyor. Başta Eskişehir olmak üzere tüm Sakarya Havzası’nı ve yaşam alanlarını tehdit eden projenin İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı 4 Temmuz’da yeniden yapılacak. Proje, Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş. tarafından yürütülüyor ve daha önce Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunun eksik olduğu gerekçesiyle 9 Nisan 2025’te durdurulmuştu.
Platform 4 Temmuz’daki İDK’ya hazırlanıyor
Altın madenine karşı uzun zamandır ciddi bir mücadele yürüten Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, Odunpazarı Belediyesi tarafından düzenlenen 3. Çevre Şenliği’nde stant açtı. Madene ilişkin Eskişehir Net’ten Meltem Karakaş’a açıklamalarda bulunan Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu’ndan Cevat Aydemir, sokakta ve bölgede mücadele etmeye devam ettiklerini söyledi. 4 Temmuz’da yapılacak olan İDK toplantısı öncesinde teknik ekiplerinin çalıştığını ifade eden Aydemir, bir tek ağacı dahi vermemek için gereken tüm mücadeleyi yürüteceklerini belirtti.
“Mücadelemize hem sokakta hem bölgede devam edeceğiz”
Şirketin arkasına iktidarı ve bakanlığı aldığını söyleyen Aydemir, “4 Temmuz tarihi bizim için çok erken gelen bir tarih. Biz bu kadar yakın zamanda İDK beklemiyorduk. Çünkü bunun öncesindeki İDK’da biz aslında projeyi durdurmuştuk, ruhsat durmuştu ama şirket iktidarı da arkasına alarak Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan da güç alarak projesini çok hızlı bir şekilde yürüttü ama hızlı yapılan bir iş eksiklerle doludur diye düşünüyoruz. O gün her şey ortaya çıkacaktır ama. Hiçbir şey bitmiş değil. Biz mücadelemize hem sokakta hem bölgede devam edeceğiz” dedi.
“Bir tek ağacımızı dahi vermeyeceğiz”
Aydemir, “Şirkete, iktidara gücümüz yetmediğinde de hukuksal mücadele devam etmiş olacak. Biz orada ‘bir tek ağacımızı dahi vermeyeceğiz’ derken, bunu içini doldurarak söyledik. O ağacı vermemek için, o bir damla suyu vermemek için gereken bütün adımları gereken bütün mücadeleyi Doğa ve Yaşam Platformu olarak yapmaya kararlıyız. Önümüzdeki günlerde İDK’nın Eskişehir kamuoyu ile duyurulması için eylem ve etkenliklerimiz olacak. 4 Temmuz için teknik komisyondaki arkadaşlarımız çalışmalarını yapıyor. Mücadeleyi kesmiş değiliz” diye konuştu.
“Altın lobisi broşürleri dağıtıyor”
Bir süredir kimliği belirsiz kişiler tarafından evlerin kapılarına ve apartman girişlerine bırakılan “Altın madenciliği milli mücadelemiz” yazılı broşürler hakkında da konuşan Aydemir, “Kim tarafından basıldığı belli olmayan birtakım bilgileri içeren broşürler var. Biz şöyle adlandırıyoruz onları: Altın lobisi. Çünkü hem pahalı maliyetli bir broşür. Biz altın madeni mücadelesi verirken böyle broşür bastırmaya ekonomik anlamda gücümüz yetmeyeceği için bu yöntemi tercih etmedik. Ama bunlar bu yollar ve kurye aracılığıyla bu projeleri kapı kapı her apartmanın girişine onlarca broşür koydular. Biz günlerce sokaklardan, kapılardan o broşürleri toplayarak geri dönüşüme gönderdik. Belediyelere de sunduk bu konuyu. Hala kenar mahallelerden haber alıyoruz, oralarda da dağıtım yapıyorlarmış. Sadece kapılara bırakılmıyor, gelişigüzel sokaklara atılıyor. Dolayısıyla çevre kirliği de söz konusu” şeklinde konuştu.
“Broşürlerin üzerinde kurum ismi ve telefon numarası yok”
Broşürlerin üzerine telefon numarası ve kurum ismi olması gerektiğinin altını çizen Aydemir, “Biz broşür bastırdığımızda altına hem telefon numaramızı hem de kurumumuzun adını yazıyoruz. Bu zorunluluktur. Çünkü kimden geldiği belli olsun. Mevzuata göre zaten böyle bir zorunluluk var. Ama bu broşürlerde hiçbir muhatap yok. Hukuksal anlamda bir müracaatımız olsa bile muhatabımızı bulamayacağız. Biz de kamuoyu oluşturarak bu olayı afişe etmeye çalışıyoruz. Ama bu broşür dağıtım işi sadece Eskişehir'de, şu anda. Arkasında iktidardan güç alan altın madeni şirketlerinin Eskişehir özelinde yatırımlarını ve Eskişehir’e özel düşüncelerini buradan anlamak mümkün” dedi.
“Gizli kapaklı, illegal bir sistemle dağıtılan broşürler var”
Aydemir konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Eskişehir yağmalanacak. Buradan valiliğe ve emniyete de sesleniyoruz: “Herkes öyle benim binama gelip broşür koymamalı. Kimin bastığı belli olmayan, kimin dağıttığı belli olmayan… Kuryeyi arkadaşımızın birisi görmüştü. Kurye elemanı ama herhangi bir logo, bir isim kuryenin şirketinin adının bulunmadığı bir arkadaş. Dolayısıyla gizli kapaklı, illegal bir sistemle dağıtılan broşürler var. Biz de bu konuda halkı uyarmaya devam ediyoruz. Biz mücadelemizi yürütürken, bütün halkı kapsayacak şekilde yani altın madeni yapılmak istenen Sarıcakaya, Mihalgazi bölgesindeki köyleri her birini dörder, beşer kez, günlerce orada ziyaretlerde bulunup bilgilendirmeler, sunumlar yaptık. Toplantılar yaptık. Dolayısıyla altın madeni için şirketler kendilerine yandaş bulamadılar. Kendilerine destek bulamadılar, broşür yolu şeklinde kendilerine bir yol olarak belirlemiş oldular. Ama yanlış ve eksik bilgilerle donatılmış bir broşür.”
